'THK'da değişim şart!'
Havacılıkta yepyeni bir vizyon için yola çıkan Erdal Dursun: Dünyanın en büyük finansal yapılarıyla prensipte anlaştık, ihtiyacımız olan tek şey yönetime gelebilmek.
Türk Hava Kurumunun (THK) olağan genel kurulu 13-14 Ekim'de gerçekleştirilecek. Üç yılda bir yapılan seçimlerde adaylardan biri İstanbul Esenyurt Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Öğr. Üyesi Erdal Dursun... Uzun yıllar THK'ya hizmet veren Dursun bu seçimlerde oldukça iddialı... Havacılıkta yepyeni bir vizyon için yola çıkan Erdal Dursun'la bir araya geldik. Faaliyetlerini ve projelerini anlatan Dursun'un verdiği cevaplar özetle şu şekilde:
Öncelikle THK'nın esas görevi nedir? Kurban derisi ile tanıdığımız THK özünde ne yapar?
1925 yılında Türk Tayyare Cemiyeti olarak kurulan sonrasında Türk Hava Kurumu adını alan bu güzide teşekkülün esas görevi başta amatör ve sportif havacılık olmak üzere sivil havacılık faaliyetlerini geliştirmek. Ülke genelindeki şubeleri vasıtasıyla faaliyetlerini yaygınlaştırır. Ancak kurum olaya odaklanamadığından dolayı THK hep deri toplayan ve fitre-zekât zarfları dağıtan bir organizasyon olarak bilindi.
Mevcut gidişata neden ‘dur' diyorsunuz. Siz farklı neler yapacaksınız?
Mevcut yönetim liyakatsiz bir insan kaynakları politikası izliyor. Özellikle kurumun kira geliri sağlayan değerli gayrimenkullerini satıyor ve yenilerini satmak için gelecek döneme yönelik planlamalar yapıyor. Peki, biz ne yapacağız? En önemlisi “küçülerek büyüme” stratejisini uygulayacağız. Zarar eden faaliyetleri derhâl sonlandıracağız. Alın teri döken şube başkanlarımız ve yönetim kurullarımız âdeta unutulmuş ve genel merkez yönetimi karşısında ötekileştirilmiş... Bizim dönemimizde şube başkanlarımız ve şube yönetimlerimiz altın çağını yaşayacak. Genel başkan, ulaşılmaz bir konumda olmayacak.
Seçildiğiniz takdirde yol haritanız ve projeleriniz ne olacak?
THK'nın bağımsız denetim kuruluşlarınca en ince ayrıntısına kadar tetkik edilmesini ve incelenmesini sağlayacağım. Böylelikle karanlık ve kangrenli bölgeleri daha hızlı ve tarafsız şekilde tespit edeceğiz. Sonraki adım ise bu noktalara gerekli neşterin vurulması olacak. Bir diğer uygulamamız “müteşebbis şubeler projesi” olacak. Kurum kendisini var eden şubeler sayesinde ülke içerisindeki mevcudiyetini muhafaza ettiğinin bilincinde olacak. Bunun dışında “Kamusal İş Birliği ve Etkin Koordinasyon Stratejisi”, “Nitelikli İnsan Gücü Modeli”, “Kurum İmajını Yükseköğretimle Güçlendirme Strateji” bizim yönetimimizde uygulanacak özgün ve katma değerli yöntemler olacaktır. İcraatlarımızın belki de en önemlisi genel kurul salonunda açıklayacağımız şube başkanlarımıza yönelik iki özgün uygulama... Sonrasında yer yerinden oynayacak. Bu konuda çok iddialıyız.
”Kurumun hasret duyduğu dönemlere kavuşmasına sayılı günler kaldı” demişsiniz. Bunu biraz açar mısınız?
Bizler, görevdeki mevcut yönetimle kurumun hiçbir zaman başarıya ulaşamayacağı kanaatindeyiz... THK'nın bu kriz ve kaos ortamından kurtulmasının yegane alternatifi bizleriz. 24 saat çalışma esasına dayanan bir iş gücü temposuyla bu darboğazı aşacağız. Dünyanın en büyük finansal yapılarıyla prensipte anlaştık, ihtiyacımız olan tek şey yönetime gelebilmek.
Yapılacak seçimi Erdal Dursun neden “son şans” olarak görüyor?
Çünkü Türk Hava Kurumunun hâlihazırda uygulanmakta olan gayrimenkul satışına dayalı idare şekliyle bir dönem daha ayakta kalma takati kesinlikle yok. Bu gidişatı değiştirmek ve profesyonel bir yönetim dönemi oluşturmak için kurumun 45'inci Büyük Genel Kurulu son şans niteliğinde.
Yeniliğe hasret var
“Kendimizi ve niyetimizi en doğru şekilde seçim günü oy kullanacak delegelere anlatmaya çalışıyoruz” diyen Dursun şunları söyledi: Olabildiğince şeffaf ve farkındalık oluşturacak veriler paylaşmaya gayret sarf ediyoruz. Bu doğrultuda beklediğimizin çok üstünde coşku, şevk ve heyecan hisseden bir kitlenin desteğini arkamıza aldık. Değişime hasret kesimlerin bize olan katkı ve yardımları muazzam seviyede. Kamuoyunun nabzını tutmak amacıyla oluşturulan online anket uygulamalarında ise mevcut yönetimin yaklaşık on katı kadar bir tercih desteği aldık. Bu durum doğru yolda olduğumuzun bir göstergesi mahiyetindeydi ve bizi ziyadesiyle motive etti. Ben ve ekibimin yeni yönetimin en güçlü adayı olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim.