Ah Tamara

Değerli okurlar öyküler bizlere yaşamın içinden hayat hikâyeleri anlatır. Duygu ve düşüncelerimizi, davranışlarımızı, çevremizi, tarih ve kültürümüzü öğretir, yaşamımıza bilgi ve anlam katarlar. Öykü okumanın edebi okumaların en zevkli alanlarından biri olduğunu da belirtmek isterim.

Değerli okurlar; öyküler bizlere yaşamın içinden hayat hikâyeleri anlatır. Duygu ve düşüncelerimizi, davranışlarımızı, çevremizi, tarih ve kültürümüzü öğretir, yaşamımıza bilgi ve anlam katarlar. Öykü okumanın edebi okumaların en zevkli alanlarından biri olduğunu da belirtmek isterim.

 

Bu hafta sizlere tanıtmaya çalışacağım "Ah Tamara" isimli kitabın yazarı Şahin Akçap Hocamız son derece başarılı bir öykü yazarıydı. Anlattığı öyküler çoğunlukla bizden birilerinindi. Öykülerine konu olan olayları yaşamış, duymuş ya da şahit olmuşuzdur. Öykülerini anlattığı mekân ve zaman çoğunlukla yöremizle ilgilidir. Öykülerinin kahramanları içimizden birileridir. Haliyle öyküleri bizlere biraz daha tanıdıktır ve bize aittir.

 

"Topçu" isimli öyküsünde yetmişli yıllarda Van'da yetişip Fenerbahçe Futbol Kulübünde top koşturan Niyazi Gülseven'in futbol başarısının Vanlı bir ailede nasıl yankılandığını anlatır. Çocuğunun futbol oynama isteğine şiddetle karşı duran ailenin, bu başarılı örneği gördükten sonra futbola ilgisini işler. Bizlerden bir aileyi anlatır.

 

"Türbülans Yaylasının Hayırseverleri" öyküsünde "iyiler, mutlaka yetişen kuşaklara tanıtılmalıdır."der ve ekler; Hiçbir iş kolay değildir, hiçbir iş de başarılmayacak kadar zor değildir diyeceksin. Kötülerin, köşe başlarını zapt ettiği bilinciyle korkup sinen insanlar; iyilerin ne kadar çok olduğunu görünce; yüreklenip, düşlerdeki yaşanılası dünyayı yaratacaklardır."der ve yarınlara umutla bakmamız gerektiğini telkin eder.

 

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

Bakmadan Geçme