Acaba?..

İnsanın güvesi olur mu? Niçin olmasın!.. İnsanın güvesi kendi benliğinde bulunur ama, çoğu kimse bunun farkında olmaz...

İnsanın güvesi olur mu? Niçin olmasın!.. İnsanın güvesi kendi benliğinde bulunur ama, çoğu kimse bunun farkında olmaz...

Aklınca yaşar gider, içindeki kuşkularla...

"Acaba"larla...

İki heceli "Acaba?.." sözcüğüyle...

Kültürel, sanatsal, bilimsel anlamda kendisini geliştirmemiş insanın; benliğini/belleğini her zaman kemiren bir güvedir "acaba? sorusu.

Sonuçta; az-çok kendine özgüveni olmayan bir kimliği, kişiliği var her toplumun...

Kendine özgü değer yargısı olmayan, verdiği kararları çoğu kez kulak dolması boş dedikodulara dayandıran/besleyen insanların; beyinlerinde oluşan "acaba"lar, onları tutsak aldığında, toplumsal krizler, buhranlar, sıkıntılar başlar ister-istemez.

Böyle bir durumda, sorunların özünde/temelinde her zaman bu bilgisizliğin sırıtıp/yattığının farkında da değildir çoğunluk...

"Acaba" sorularının oluşturduğu "kuşku ordusu"; toplumsal korkuya/ürküntüye dönüştüğünde ise ülkesel sorunlar başlar böylece...

Çünkü, "acaba çoğunluğu"nun verdiği ve özünde bilgisizliğin yattığı kararların; toplumsal yaralara neden olacağını da bilmez böyleleri.

Böyle bir durumda; "Acaba" sorusu yanıt bulmamış olmasına karşın, toplumsal çoğunluk kararının; yalan havasında herkes mutludur şimdi...

Bilimin, aklın kabul etmediği zaferin birer neferidir bilinçsiz çoğunluk...

Önemli olan da zaten budur, böylesi çoğunluk için!..

xxx

Herşeyi bilmek diye bir ön koşulu yok yaşamın...

Yeter ki insan; yaşam alanının sınırlarını çizen demokratik insan hakları konusunu bilsin ve bu alanı genişletmek konusunda sevdalanıp bilgilensin...

İnsan olarak saygıda kusur etmesin, saygı görsün.

Böyle bir öngörüyle yaşamını bilimle; kültür, sanatla olgunlaştırma tutkusuna kendisini kaptıran insandır toplumun temel taşları...

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme