Ali Babacan: Ekonomide anlattıkları 'palavra'

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, 'Amerika'daki seçim süreci sonrasında, gelişmekte olan ülkelerin paraları dolar karşısında değer kazanırken Türk Lirası hızla değer kaybediyor. Bunun tek nedeni kötü yönetim. Öyle dış güçlermiş, iç güçlermiş, lobilermiş… Bunlar palavra' diye konuştu.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Zonguldak ve Bartın il kongrelerine katıldı. Türk lirası'nın değer kaybetmesinin artık kara mizaha dönüştüğünü belirten Babacan, sosyal yardımların sadece mevcut hükümet yolu ile devlet tarafından sunulan bir lütuf değil daima yürütülecek, verilen bir hak olarak uygulayacaklarını söyledi.

PALAVRA, KARA MİZAH VAR ORTADA

Kongrede Türk lirasının değer kaybına değinen Babacan durumu 'kara mizah' olarak değerlendirip şöyle konuştu:

'Amerika'daki seçim süreci sonrasında, gelişmekte olan ülkelerin paraları dolar karşısında değer kazanırken Türk Lirası hızla değer kaybediyor. Bunun tek nedeni kötü yönetim. Öyle dış güçlermiş, iç güçlermiş, lobilermiş… Bunlar palavra. Sosyal medyada gençler gülüyor ağlanacak halimize. Ne yapsınlar, kara mizah var ortada. Bir fotoğraf gösterdiler. Biliyorsunuz metal 2 Euro'luk bozuk para var. Bir masanın üstüne bunlardan 5 tane demir koymuşlar üst üste. 100 lira ediyor. Çok acı arkadaşlar. Paramız eriyor.'

'EKONOMİ YÖNETİMİNİN AMACI ÜÇ-BEŞ ZENGİN TÜRETMEK OLAMAZ'

Gelir dağılımının adil olması ile zenginleşmenin sağlanacağını belirten Babacan, 'Zenginleşmeyi şöyle anlıyorlar: Üç beş tane zengin türerse, zenginleştik zannediyorlar. Ekonomi yönetiminin amacı üç beş tane zengin türetmek olamaz. Ekonomi yönetiminin amacı bir ülkeyi topyekûn zenginleştirmektir. Refahın tabana yayılmasını sağlamaktır. Zengin ile fakir arasındaki uçurumun kapanmasını, gelir dağılımının daha adil olmasını sağlamaktır' diye konuştu.

'SOSYAL YARDIMLAR İKTİDARIN LÜTFU DEĞİL, HAKTIR'

Hangi hükümet iş başında olursa olsun sosyal yardımın vatandaşın hakkı olduğunu kaydeden Babacan, şöyle konuştu:

'Sosyal yardımlar kendileri giderse yok olacakmış gibi, artık verilmeyecekmiş gibi hava oluşturmaya çalışıyorlar. Bu tablo şu andaki hükûmetin işine geliyor olabilir. 'Bizim desteğimizle, kolilerimizle geçinen vatandaş sayısı çok olursa, onlardan garantili oy alırız, iktidarı sürdürürüz' gibi bir hesapları olabilir. Düşünmesi bile ürkütücü. Öyle bir şey yok. Kimse bundan korkmasın. Biz tam tersine sosyal yardımları hak temelli bir sisteme oturtacağız. Bu yardımlar devletin iktidar partisinin lütfu değil, vatandaşımızın zaten hakkıdır ve biz onu yerine getirmek için yardım yapacağız. En önemlisi vatandaşlarımızı sosyal yardıma muhtaç durumdan kurtaracağız.'

Cumhuriyet

Bakmadan Geçme