Allah Beterinden Korusun…

Elazığ merkezli, Malatya, Adıyaman, Urfa, Batman ve Diyarbakır'ı da etkileyen depremde hayatını kaybetmiş yurttaşlarımıza Allah tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim.

Deprem afetinden kurtulabilme şansımız yok.

Her zaman deprem olacak, deprem gerçeği ile yüzleşeceğiz.

Depremin öldürmediği, depreme dayanıklı olmayan yapıların öldürdüğü gerçeğini bilmeyen yok.

Ne yazık ki bu gerçeği bile bile köklü bir tedbir alınmadığı gerçeğini de görmezlikten gelemeyiz.

Geçmişimin 50 yılını net bir şekilde hatırlamaktayım. Erzincan depreminin çok büyük bir afet olduğunu duymuştum. Çok sayıda can ve mal kaybına uğramıştık. Çaldıran depremi de korkunç bir felaketti. Binlerce insanımız yaşamını kaybetti. Bingöl depremi, Simav depremi, Körfez felaketi, Van depremi ve Elazığ depremi.

Bu depremlerde binlerce insanımız hayatını kaybetti.

Yine hatırlıyorum; Körfez depreminde binlerce insanımız hayatını kaybetmişti. Çok büyük bir felaket yaşamıştık… Ankara ile deprem olan bölgenin arası binek arabası ile üç saat mesafedeydi. O dönemin Başbakanı depremden üç gün sonra deprem bölgesine gidebildi. Deprem için gönderilen nakdi yardımlar da depremzedelere verilmedi. Devlet adeta bitik durumdaydı. Körfezli depremzedelerinin mağduriyetleri giderilmedi. Kaderleri ile baş başa kaldılar.

Deprem mağdurları için gönderilen nakdi yardımların memur ve işçi maaşı olarak dağıtıldığı sonradan itiraf edildi.

Van depremi olduğunda ben de Van'daydım. Deprem saat 13.40 gibi meydana geldi. Zamanın başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dı. Depremin olduğu gün saat 18.00'de Van'a geldi. Erciş'e gitti. Bakanlarını görevlendirdi. Devletin tüm ilgili kurumlarını seferber etti. Bir yıl içinde tam 25 bin konut yapılarak depremzedelere teslim edildi. Yaralar kısa zamanda sarıldı. Vatandaşlara nakdi yardımlar yapıldı. Kira bedelleri ödendi. Gıda yardımları ile destek olundu. Dünyada bir ilki gerçekleştirerek eksi 30 derece kış şartlarında kalıp tünel sistemiyle 10 ay gibi kısa sürede deprem konutları yapılarak vatandaşlar açık ve soğuktan kurtarılarak konutlara yerleştirildi.

Devlet ve millet el ele yeni bir VAN inşa edildi.

Erdoğan ve ekibi ülke genelinde depreme dayanıklı konutların yapılması için kentsel dönüşüm projesini gündeme getirerek birçok bölgede de projenin uygulamasına başlandı.

Son deprem Elazığ depremi… Devletin ilgili birimleri anında deprem bölgesine intikal ettiler. İçişleri, Sağlık ve Şehircilik bakanları bölgede görev başındaydılar… Cumhurbaşkanımızda bölgeye giderek yaralıları ziyaret etti. Cenaze namazlarına katıldı.

81 ilden deprem bölgesine yardım yağmaya başladı. Devlet ve millet iş birliği ile bölgenin tüm yaraları sarılarak depremzedelerin mağduriyetleri giderildi.

Ülkemin tüm insanları biri birlerine kenetlenerek kardeşlik gereği olan dayanışmayı sergilediler.

Böyle kaliteli bir halkın bir mensubu olarak ülkemden onur duyuyorum.

Tüm depremzedelere Devletimiz tarafından kira yardımı, gıda yardımı ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak için nakdi yardımlar yapılmaya başlandı.

En kısa zamanda yaraların sarılarak mağduriyetlerin giderileceği inancındayım.

Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin.

Ancak ne yazık ki; bütün bu yapılanları görmek istemeyen hainler ve nankörler sosyal medyada alçakça, namussuzca yaptıkları paylaşımlarla siyasi çıkar peşine düşmüşlerdir.

Bu ne korkunç bir kindir.

Ne korkunç bir nefrettir.

Sanki depremi Erdoğan yaptırmış.

Kin ve nefret kusan bu alçaklar kendi kusmaklarında boğulurlar inşallah.

Provokatörler algı operasyonları yaratmaya çalışarak bir kaç kişiyi kandırma peşindedirler.

Ama ne yaparsanız yapın her şey her kesin gözü önünde oluyor.

Kimse bu olup biten gerçekleri görmemezlikten gelemez.

Sizin yalan ve fitneleriniz tutmayacak.

O kin ve nefretlerinizle baş başa kalacaksınız.

Halkımız her şeyi görüyor ve biliyor.

Allah ülkemizi bu ihanetçi alçakların şerrinden korusun.