Basın Özgür Mü?

Bir kaç gün önce İzmir'de EGE WEB TV ile bir röportaj yaptık. Sizce Ülkemizde Basın özgür müdür? diye sordular. Onlara cevabım aynen şu oldu: 'Ülkesine ihanet eden, Ülkesinin gizli sırlarını Devleti ve yasalarını hiçe sayarak yayınlayan hain Gazeteciler var. Ülkemiz düşmanlarına jurnallık yapan, yerli iş birlikçi ajanlar, bu ülkede Basın mensubu olarak ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlar. Mesleklerini de sürdürüyorlar. Daha nasıl özgürlük olsun.”

Değerli okurlarım, Gazetecilik ve Yazarlıkla birlikte bir de Anadolu Basın Yayın Birliği'nin Yüksek Danışma Kurulu Başkanlığı gibi bir görevim var. Bu görevi yürütürken Ülkemizdeki Basının sıkıntılarını, çıkmazlarını, sorunlarını takip ederek ilgililere ulaşmasını sağlamada, çözüm önerileri sunmada önemli de bir misyon yüklenmiş bulunuyorum.

Basın yasası yeniden ele alınmalıdır. Böyle ahlaksız bir Basın özgürlüğü olamaz. Küfür etmek, hakaret etmek, iftira etmek, ajanlık yapmak, ülkenin gizli sırlarını deşifre etmek, teröre övgüler düzenlemek, kişilerin özgürlük sınırlarına tecavüz etmek gibi fiilleri Basın özgürlüğü olarak kabul etmek mümkün değildir. Bu yasa yeniden yapılandırılarak, kendi kültürümüz ve değerlerimize uygun bir basın yasası çıkarılmalıdır. Bu konuyu hükümetimiz kesinlikle gündemine almak zorundadır.

Ülkemizde düzeltilmesi zorunlu olan onlarca konumuz var… Sorunlar dağ gibi birikmiştir. 20 ay gibi önemli bir zaman heba edilmiştir. Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım, yıldırım hızı ile bu arayı kapatmalıdır.

Özgür Gündem Gazetesi PKK'nın Basın organıdır. Kapatılmasına karar verilmiştir. Çok geç de olsa güzel bir başlangıçtır. Özgür Basın susturulamaz. Tabii ki özgür Basın susturulmasın. Düşmanlık yapan Basın, mensupları ile birlikte PKK'nın kazdığı hendeklere gömülsün. Özgür Gündem gazetesi yetmez. Onun gibi Ülkemize düşmanlık eden bir çok Gazete, Radyo ve Televizyonra da gereği yapılmalıdır. Bu noktada Devlet yürekli bir tavır sergilemek zorundadır. Bu ülke düşmanlarının hayatiyetlerini sürdürmelerine izin verilmemelidir.

Akşam Gazetesi Ankara temsilcisi ve aynı zamanda gazetenin köşe yazarı olan, sayın Emin Pazarcı ile Facebook'tan arkadaşız. Üsdat bir şey paylaşmış. Paylaşımını aynen aktarıyorum. 'Çok oturdu… Çok yakıştı... Can Dündar, PKK'nın yayın organı Özgür Gündemin bir günlük yayın yönetmenliğini üstlendi. Abdullah Öcalanın fotoğrafı önünde gündem toplantısı yaptı. Hoş son dönemde Cumhuriyet'in de Özgür Gündem'den bir farkı kalmamıştı, ama bu defa tam oturdu' Çok doğru bir tesbitte bulunan değerli yazara şükranlarımı sunuyorum. Ben de bu paylaşımı beyenerek bir yorum yazdım. Yorumumu aynen aktarıyorum. 'Ülkesine ihanet eden, Ülkemiz düşmanları ile işbirliği içinde olan bu gün oğlu fırdöndüden başka ne beklenir?'

Evet, değerli okurlarım, alçaklıkların sınırı yok. Tam bağımsızlık yolunda önemli bir mesafe kat eden ülkemizin bağımsızlığını bir türlü hazmedemeyen emperyalist güçler büyük bir şaşkınlık içindedirler. Nasıl olur da Türkiye yönetimi bizi dinlemez ve elinin tersiyle bizi iter.

Önceleri Erdoğanın şaka yaptığını sanmışlar. “Erdoğan hangi güçle, hangi cüretle bize karşı koyar. Bu ya şaka ya da biz rüya görüyoruz” diye aralarında konuşuyorlar. Ancak gerçeği görünce “Erdoğan düşmanlığını yaygınlaştırmak için tüm güçlerini seferler etme konusunda mutabakata varıyorlar”. PKK maşalarını dahi devreye sokuyorlar.

Tünellerle, hendeklerle Türkiye'yi kaos ortamı sürüklemeye çalışanların oyunları bozulmuştur. Haçlı Şeytanlarla beraber tüm yerli işbirlikçileri de mağlup edilmiştir.

FETO terör örgütü, PKK terör örgütü, Kılıçdaroğlu, Can Dündarlar gibi, ihanetçi Basın mensupları ile ortaklaşa yürütecekleri algı operasyonları da Allahın izniyle fiyasko ile sonuçlanacaktır.

Ülkemiz Liderinin komutasında yürütülen VATANIMIZIN KURTULUŞ SAVAŞI mutlaka kazanılacaktır.

YÜCE ALLAH, ÜLKEMİZİ HAÇLI ŞEYTANLARIN ve YERLİ UŞAKLARININ ŞERRİNDEN ÜLKEMİZİ KORUSUN.

VE, ÇIKILAN BU KUTLU YÜRÜYÜŞTE YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN.

SAYGILARIMLA…