Bayrak Gibi Bir Aralıktı Giden

Pek tembel bir yazarınız var, biliyorum. Son iki üç haftada neler neler oldu da yazarınızdan bir yazı görmediniz, farkındayım.

Pek tembel bir yazarınız var, biliyorum.

Son iki üç haftada neler neler oldu da yazarınızdan bir yazı görmediniz, farkındayım.

Bu olayların kanaatimce en büyüğü 3. Kitap Fuarı idi. Erciş Yolu'nda ulusal kalkınmanın anıtı gibi duran Organize Sanayi Bölgemizin muhteşem fuar alanında, şanlı Türk Bayrağı'nın gölgesinde tam bir bilgi ve edebiyat şöleni yaşadık.

Ulusal çaptaki yayınevlerimizin birbirinden zengin stantlar açtıkları fuarımız, göğsümüzü kabarttı. Van'ın kaybedilmiş ya da işgal altında bir toprak parçası olmadığını, her köşesinde al bayrağın dalgalandığı şanlı bir yurt köşesi olduğunu gören yayınevi temsilcileri, sanırım bundan sonraki fuarlara daha bir istekli geleceklerdir.

Tembel yazarınızın değinmediği ikinci olay, fakirin üyesi olmaktan şeref duyduğu, Van Türk Musıki Derneğimizin 22 Aralık'ta verdiği konserdi. Elbette Türk kültürünün bu büyük ocağının her konseri ayrı bir kültür şöleni. Fakat bu kez, sahnemizi kanun sazının yaşayan büyük ustalarından Göksel Baktagir, Canpare Grubu'ndan arkadaşları Can Olgun ve Murat Süngü ile paylaştık.

Hiç duyulmayan olaylardan biri de millî yüzücümüz Alper Sunaçoğlu'nun 27 Aralık'ta Akdamar'a yüzmesiydi. Millî yüzücümüz, 1915 Ermeni isyanı ve mezaliminde bir cephanelik, karargâh ve tecavüz merkezi olarak kullanılmış (ve sonrasında adeta Türk adına bir hakaret gibi bağrına haç saplanarak restore edilen) Akdamar Manastırı'na götürülürlerken namuslarını korumak için kendilerini Van Denizi'ne atan elli kahraman Türk kadınını anmak için, yüzdü. Millî yüzücümüzün çabasını burada anmazsak vefasızlık etmiş oluruz.

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

Bakmadan Geçme