Bayraktar: Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 'Siber tehditlerin nereden ne zaman geleceğini bilmek mümkün değil. Bu alandaki mücadelemizi çok katmanlı ve 7-24 esaslı olacak şekilde sürdürüyoruz. Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz' dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ‘Enerji Sektöründe Siber Savunma Simülasyonu' programına katıldı. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ev sahipliğinde düzenlenen programda siber savunmanın finans, sağlık, savunma ve enerji alanlarındaki önemine vurgu yapıldı.
Programda bir konuşma gerçekleştiren Bakan Bayraktar, son yıllarda dijitalleşmenin hemen her sektörde öne çıkan en önemli alanlardan biri olduğunu belirterek, akıllı uygulamalara her geçen gün yenilerinin eklendiğini ve evlerin, günlük kullanılan cihazların ve şebekelerin bile akıllı hale geldiğini aktardı.
Bakan Bayraktar, yapay zekanın, hayatın her noktasında konforlu çözümler ürettiğini vurgulayarak, “Tüm bunlar dünyada üretilen veri miktarında da ciddi bir artışa neden oluyor. Bu baş döndüren hız karşısında, elbette ki verilen hizmetin devamlılığını sağlamak, sürdürülebilir kılmak büyük önem arz ediyor. Burada da iki konu ön plana çıkıyor. Bunların ilki, hemen her alan için kritik öneme sahip büyük veri akışının devasa elektrik ihtiyacı ve buna uygun bir altyapının olması, diğer konu ise bu hizmet ve çözümleri sunan altyapıları siber risk ve tehditlere karşı korunması” açıklamasında bulundu.
“Dijital risklere karşı hatlarımızın güvenliğini sağlıyoruz”
Türkiye'nin ekonomisi büyüyen, üreten, sanayisi güçlü bir ülke olduğu dikkati çeken Bayraktar, hızla büyüyen yapay zeka ve büyük veri kaynaklı elektrik talebiyle elektrik tüketiminin daha da artacağını ifade ederek, “Enerjide arz güvenliği sadece bizim değil, bütün ülkelerin temel gündem maddesi olmaya devam ediyor. Jeopolitik gelişmeler, küresel piyasalarda yaşanan sıkıntılar, artan sermaye maliyetleri, tedarik zinciri problemleri gibi temel belirsizlik ve risklerle karşı karşıya olan enerji sektörü için maalesef başka bazı tehdit alanları da söz konusu. Bunlardan biri fiziki tehditler. Bilhassa elektrik, doğal gaz ve petrol iletim şebekelerine yönelik saldırı riskleri. Bu hususta gerek oluşturduğumuz tesis güvenlik standartlarıyla gerekse de kurduğumuz kameralı dijital sistemler ve kontrollerle fiziksel anlamda hatlarımızın güvenliğini sağlıyoruz” diye konuştu.
“Tüm devletler siber güvenlik konusuna ciddi bütçeler ayırarak çeşitli önlemler alıyor”
Gelişen teknolojideki bir diğer riskin siber saldırılar olduğunu işaret eden Bayraktar, “Tüm dünya; devletler, şirketler ve bireyler siber güvenlik konusuna ciddi bütçeler ayırarak çeşitli önlemler alıyor. Bu alana küresel ölçekte çok daha komplike, çok daha büyük yatırımlar yapılıyor. 2024 yılı sonu itibarıyla siber suçların küresel maliyetinin yıllık yaklaşık 10 trilyon dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu anlamda yakın gelecekte siber tehditlere karşı siber savunmaya çok daha fazla önem verileceği ortaya çıkıyor” şeklinde konuştu.
“Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz”
Türkiye'nin, bulunduğu jeopolitik konumu ve son 22 yılda ekonomideki büyümesi ve teknoloji alanında gerçekleştirdiği hamlelerle bölgesinde lider bir ülke olduğunu dile getiren Bayraktar, “Geliştirdiğimiz yerli ve milli çözümlerle enerji, sağlık, bankacılık, haberleşme gibi kritik altyapılarda karşı karşıya kalınması muhtemel siber risklerden korunmak için etkin adımlar atıyoruz. Elbette günümüz dünyasında siber tehditlerin nereden ne zaman geleceğini bilmek mümkün değil. Bu nedenle bu alandaki mücadelemizi çok katmanlı ve 7-24 esaslı olacak şekilde sürdürüyoruz. Enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Bayraktar, enerji sektörünün; dijitalleşmenin ve otomasyonun hızla büyüdüğü bir alan olarak öne çıktığını kaydeden Bayraktar, elektrik, petrol, doğal gaz gibi enerji kaynaklarının üretim, dağıtım ve yönetimi giderek daha fazla dijital sistemler üzerinden sağlandığı bilgisini aktardı.
Bu çerçevede enerji üretim tesislerine, elektrik şebekelerine ve petrol hatlarına yönelik saldırıların yoğunlaştığını da söyleyen Bayraktar, üretim ve iletim dışında, kullanılan cihazların dijitalleşmesiyle tüketim tarafında da yeni siber riskler oluştuğunu vurguladı.
“Siber saldırılara yönelik geliştirilen SCADA sistemi Batman Dörtyol Ham Petrol Boru Hattı' üzerinde kullanmaya başlandı”
Hem arz kesintilerinin önüne geçmek hem de ekonomik kayıpları engellemek adına enerji sektöründe de siber saldırıları önlemek amacıyla çeşitli siber güvenlik uygulamaları geliştirdikleri bilgisini paylaşan Bayraktar, “Bunlardan biri de bu ihtiyaca yönelik geliştirilen özelleşmiş SCADA sistemleri. Milli şirketimiz BOTAŞ, Aselsan ortaklığında yerli ve milli imkanlarla geliştirilen SCADA sistemini, ülkemizin petrol ihtiyacı için kritik öneme sahip ‘Batman Dörtyol Ham Petrol Boru Hattı' üzerinde kullanmaya başladı. Bu sistemi tüm doğal gaz altyapısında kullanmak için de ilgili kuruluşlarımızla çalışmalarımız devam ediyor. Diğer yandan yaklaşık 75 bin kilometrelik elektrik iletim hattımızın işletmesinden sorumlu kurumumuz TEİAŞ da siber saldırılara karşı güvenlik için önemli bir altyapıya sahip” değerlendirmesinde bulundu.
“Düzenli olarak yaptığımız sızma testleriyle saldırılara karşı güvenliği ön planda tutuyoruz”
Tüm siber güvenlik şebekelerinin enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlığında bulunun Siber Güvenlik Operasyon Merkezinden 7-24 esaslı izlendiğini söyleyen Bayraktar, “Olası bir felaket durumunda veri merkezimizin devamlılığını sağlamak için Ankara dışında da bir Felaket Kurtarma Merkezimiz bulunuyor. Düzenli olarak yaptığımız sızma testleri ve kapalı devre iletişim altyapısıyla olası saldırılara karşı güvenliği ön planda tutuyoruz” dedi.
“Daha güvenli yazılım teknolojileri geliştirilmesi için ilgili kurumlarla işbirliğine gidilmeli”
Programda konuşan EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz ise siber güvenlik alanında meydana gelen tehditlerle mücadelede özel sektör ile kamu arasındaki işbirliğinin önemine vurgu yaparak, “Buradan özellikle sektör temsilcilerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum. Siber güvenlikte başarılı olmanın yolu daima yerlilik ilkesine öncelik vermekten geçmektedir. Veri güvenliğimizi yabancı çözümlerle sağlamaya çalışmanın bizler için ne kadar büyük bir risk olduğu aşikardır. Daha güvenli yazılım teknolojileri geliştirilmesi için mutlak surette ilgili kurumlarla işbirliğine gidilmeli, yazılım geliştirme ve test etme aşamalarında üniversitelerimizden ve genç beyinlerimizden mutlak surette faydalanılmalıdır” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından basına kapalı olarak devam eden programa Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank, ve EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz'ın yanı sıra birçok sektör temsilcisi katılım sağladı.