Bayramınız kutlu olsun

Eski bayramları özlemle anar dururuz.

Onları ışıltılı kılan şeylerden biri o günlerin coşkuyla yaşanmış olmaları ise bir diğeri de o günlerin çocukluk dönemlerimize rastlamış olmalarıdır.

Bugün artık birer yetişkiniz ve o günlerin coşkusu büyük ölçüde buharlaşmıştır.

Peki sadece zaman ve insan mı değişmiştir? Hayır çevre ve koşulları da değişmiş ve bu değişimler bayramların ışıltısını azaltmıştır.

Çocukluğumuzun birbirine yakın mahalleleri bahçeli evleri çok katlı beton binalara dönüşmüştür. Mahalle halkının hep birlikte ve baştan aşağı bütün mahalleyi ziyaret ettikleri bu arada varsa küskünleri barıştırdıkları bayramlar kimi yerlerde tarihe karışmıştır.

Şimdi artık altlı üstlü ve bitişik nizam apartman dairelerinde oturan insanlar biribirlerini tanımadıkları gibi çoğu kez tanışmayı akıllarına bile getirmektedirler. Hali vakti biraz iyi olanlar bayram günlerini tatil fırsatı olarak değerlendirip bölge dışına çıkmaktadırlar. Eski bayramlarda cıvıl cıvıl olan şehirler adeta yetim kalmaktadır.

Artık evlerin şipanalarının önünde çocukların milav çukuru kazıp fındık oynamaları, ev ev dolaşıp şeker, fındık, mendil toplamaları pek çok yerde bitmiştir.

Şimdi artık eskiden kimi yerlerde yapıldığı gibi evlerin püfür püfür serin esintili bahçelerine sandalye çıkartıp misafirliğe gelenlere semaver çayı ikram etmenin olanağı yoktur.

Ellerimizdeki elektronik cihazlar, internet, uydu bağlantıları özlem duygusunu köreltmiş, mesafeleri hükümsüz hale getirmiş, bayramı bayram kılan temellerin birini zayıflatmıştır. Yetmemiş, herkesin zahmetsiz ve vakit harcamadan ulaşabildiği çeşitli, renkli hazır bayram mesajlarıyla adeta son darbesini vurmuş, bayram fikrini de sendeletmiştir.

Çocukluğumuzun bayramlarında arife gününden ya da öncesinden hazırlanan ev yapımı baklavaların malzemelerinin temini, çocukların meraklı bakışları nezaretinde hazırlanmaları, pişirilmeleri, aşurelerin kazanlarda kaynatılmaları artık birer hayaldir. Çarşı pazar türlü türlü hazır tatlılarla doludur ve onlar da hazır bayram mesajları gibi yapaydırlar.

Maddi nitelikleri bu kadar değişmiş olan bayramların maddi olmayan yanları da onlar kadar değişmiş, tadını rengini, kokusunu yitirmiştir.

Bütün bunların yanına sosyal medyanın ve küresel etkileşimin tetiklediği, dünyanın her yerinde yükselen ve her toplumu etkileyen, geleneklerden ve inançlardan uzaklaşma eğilimi de eklenmiş, kayıpları artırmıştır.

*

Bayramlar ortak sevinç, barış, tanışma, buluşma, görüşme günlerimizdir.

Bayramlar içimizdeki yaşama sevincimizi artıran zaman dilimleridir.

Dini bayramlarımız yardımlaşma, küskünlüklere son verme dönemleridir.

Bireysel ve toplumsal eksiklerimizi gidererek ve yanlışlarımızdan dönerek eski ışıltılı bayramların peşine düşebiliriz ve düşmeliyiz.

Bizden sonraki kuşakların bizim çocukluk zamanlarımıza benzer anıları olsun istiyorsak, bunu yapmalıyız.

Görüşmemenin, konuşmamanın toplumsal barışımızda neden olduğu küçük çatlakları onarmak, daha barışık ve mutlu bir toplum oluşturmak istiyorsak bunu yapmalıyız.

Dünyayı sarsan pandemiden kurtulur kurtulmaz bunun peşine düşmeliyiz. Kapanmış kapıları açmalı; zarar görmüş köprüleri onarmalıyız.

Bütün Müslüman leminin Kurban Bayramı kutlu olsun.

Bayram coşkumuzu paylaşan herkesin bayramı kutlu olsun.

Bakmadan Geçme