Bilinçsizce toplanan bitkiler yok olma tehlikesi altında

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Eğitim Fakültesi Biyoloji Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Mehmet Fırat, her sene aynı bölgede toplanan bazı bitkilerin popülasyonunda azalmalar olurken, bazı bitkilerin de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyledi.

Bu yıl kış ve ilkbahar mevsiminde bölge genelinde bol yağışlı geçmesi bitki örtüsündeki popülasyonu arttırdı. Köylüler tarafından yüksek kesimlerde toplanan siyabo, tirşik, sping, sirmo, pung, revas, sebisk ve kereng gibi çok sayıda bitki çeşidi getirildikleri çarşı pazara renk kattı. Bölge halkının önemli geçim kaynağı haline gelen bitkiler, ülkenin dört bir tarafına tonlarca gönderiliyor. Ancak uzmanlar, her yıl gelişigüzel aynı bölgede kökünden toplanan bitkilerin yok olmayla karşı karşıya kaldığını belirtiyor.


Ünlü botanikçi Araştırma Görevlisi Mehmet Fırat, Türkiye'nin bitki tür popülasyonu bakımında çok zengin bir ülke olduğunu belirtti. Bu yıl yağışların bol olmasına bağlı olarak Van ve çevre illerdeki pazarlarda çok yoğun bir şekilde bitkilerin satışa sunulduğunu ifade eden ünlü botanikçi Fırat, “Köylüler tarafından dağ, ova, bayır gibi kırsal alanlarda toplanan bitkiler getirilip pazarlarda satılmaktadır. Köylüler bitkileri bu şekilde satarak bütçelerine katkı sağlıyor. Tabi bunun bazı sakıncaları vardır. Her sene aynı bölgede toplanan bitkilerin popülasyonunda azalmalar oluyor. Özellikle kökünden çıkarılan bitkiler tamamen yok edilmiş oluyor” dedi.

“Bitkilerdeki bolluğun pazara yansıdığını görebiliyoruz”
Bu yılın bitki popülasyonun çok yüksek olduğunu dile getiren Fırat, “2019 yılında yağışlar çok yüksek oldu. Hatta haziran ayına girmemize rağmen bazı yerlerde kar görebiliyorsunuz. Arazi çalışmalarım sırasında gittiğim Bahçesaray'ın Karabet Geçidi civarında 3 metreye kadar kar vardı. Bu yıl bitkilerdeki bolluğun pazara da yansıdığını görebiliyoruz. Geçtiğimiz yıl ise, pazarlar daha az şendi ve türler yüksek fiyata satılıyordu. Bu yıl hem bol hem çeşit fazla hem de fiyatlar çok düştü” diye konuştu.

“Yerleşim yerine yakın bitkiler tükendi”
Köylülerin zamanla bitkileri kökünden toplaması nedeniyle özellikle yerleşim yerine yakın bitkilerin tükendiğine dikkat çeken Fırat, “İnsanlar doğadaki nimetlerden istifade etmeli ama doğayı tahrip etmeden, besin zincirini bozmandan, biyoçeşitliliği yok etmeden istifade etmelidir. Köylüler zamanla bitkileri kökünden toplaya toplaya yerleşim yerine yakın bitkiler tükendi. Bu bitkilerin bazısı yok olmayla karşı karşıya, bir kısmı gelecekte yok olacaktır, bir kısmı ise gıda azaldığı için insanlar o efsanevi tatları bir daha bulamayacaktır” şeklinde konuştu.

“Şu an bazı türlerin yok olduğunu görebiliyoruz”
Bitkiye zarar vermemek için o bitkiyi her yıl aynı bölgeden toplanmaması gerektiği konusunda uyarıda bulunan Fırat, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir yıl köyünüzün güneyini toplamışsanız, ikinci yıl o köyün kuzeyinden toplayacaksınız. Bir sene bitki dinlenecek ki ikinci sene kendisini toparladığında daha güçlü bir şekilde yetişsin. Hem bu şekilde verim de atmış olacaktır. Bunun önüne geçmek için de ilgili bakanlığın ve ya ilgili müdürlüklerin kırsalda bitki toplayan halkımıza eğitimler vermesi lazımdır. Biz şu an bazı türlerin yok olduğunu görebiliyoruz. Hatta 6-7 yıl boyunca Bahçesaray'da siyabo bitkisini ardım ve kırsalda bu bitkiye rastlayamadım. En son İhtiyarşahap Dağlarında küçük bir popülasyona rastlayabildik. İşte biz bu bitkiyi bilinçsiz toplama sonucu yok ettik.”

Bakmadan Geçme