Büyük balık küçük balığı yutar

Birleşmiş Milletler teşkilatı 192 devletten teşekkül etmiş ancak bunların beş tanesi daimi üye yada kurucu üye diğerleri ise hikayeden üyelerdir. Beş üye söz ve karar sahibidir. Bunlar sırasıyla : Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa devletleridir. Bu devletlerden her hangi birisi bir karara itiraz ettikleri taktirde o karar uygulanamaz. Yani bu teşkilat her şeyi kendilerinin çıkarları doğrultusunda dizayn etmişlerdir. Utanmadan da adına Birleşmiş Milletler Teşkilatı demişler. Bunun neresi 192 Devleti temsil ediyor? tabiki etmiyor. 192 Devlet beş daimi üye devletin emir ve görüşüne arz olunmuştur.

Evet değerli okurlarım, Dünyadaki tüm olayları, kendi çıkarları doğrultusunda dizayn eden bu beş büyük ülke ihtiyaç duydukları her türlü malzemeyi almak için gereğini yaparlar ve hiç bir güç te onlara karşı çıkamaz. Sadam'ın elinde nükler sihah ver gerekçesi ile Irakı işgal eden Amerika Devleti, Irakın petrol kaynaklarını 100 yıllığına kendisine akmasını sağladı. Yüzbinlerce insan katledildi. Ne Rusya, ne Çin, ne Fransa nede İngiltere karşı çıkmadı. Rusya Ukrayna' yı işgal etti. Moğulistan'ı ilhak etti. Daimi üyelerden çıt yok. Göstermelik bir eleştirinin dışında yapılan bir şey yok. Suriye'nin faşist lideri bir milyona yakın insanı katletti. Rusya Esad'e sahiplenince kimseden çıt çıkmadı.

Dünyada ki tüm devletlerin yer altı ve yer üstü kaynakları bu beş canavar tarafından tesbit ediliyor. Aralarında anlaşarak paylaşılıyor. Yani küçük balığı yutma planları yapılıyor. Bu teşkilata hiç kimse karşı koyamıyor. Dünyada ilk kez, Cumhurbaşkanımız, ülkemizin onuru Recep Tayyip Erdoğan aslanlar gibi bu yapıya karşı çıkarak 'Dünya beşten büyüktür' diyerek tepkisini koymuştur. Bu tepki Dünyadaki tüm mazlum ülkeler adına konulan bir tepkidir. Bu tepkiden hoşnut olmayan Dünya emperyalizminin temsilcileri beş daimi üye ve onların yerli işbirlikçileri Erdoğan düşmanlığı yaratarak ülkemizi bir kaos ortamı içine itmeye çalışmaktadırlar. Ülkemizin bu haklı başkaldırısı anti demokratik yapının yıkılarak, Birleşmiş Milletler Teşkilatının demokratik bir yapıya kavuşmasının ilk adımı olacaktır.

Antalyada yapılan G-20 toplantısında konuşan Cumhurbaşkanımız, Çok kazanan ve gözü doymazlara bir çağrıda bulunarak ' kazancınızın küçük de olsa bir bölümünü Dünyadaki yoksullara ayırırsanız, dünyada zengin ve yoksul arasında bir denge sağlanmış olur' dedi. Bu insani çağrı örnek bir çağrıdır. Dünya devletlerinin liderlerine insani ve vicdani bir ders verme çağrısıdır. Emine Erdoğan konuşmasında ' gelişmiş olmanın asgari ölçüsü, insani değerlerin gelişmesiyle eş değerde olmalıdır' derken, İnsani değerleriniz gelişmemiş ise, sizin gelişmiş olmanız beş para etmez. anlamında kullanılan bu cümleye kitaplar yazılır. Cumhuriyet tarihi boyunca, ülkemizde ilk kez Dünyanın en güçlü liderlerinin toplantısında onlara insanlık dersi vermenin mutluluğunu yaşattıkları için sayın Recep Tayyıp Erdoğan ve sayın Emine Erdoğan'a şükranlarımızı sunuyorum.

Değerli okurlarım, bundan önceki yazımda da 'Dünyadaki savaş sonsuza kadar devam edecektir' derken, dünyayı yöneten beşibirlikçiler ve onların yandaşları olan Almanya, İsrail, Hollanda, Avusturya, İtalya, İspanya ve diyer ülkelerin vicdansızlığından, merhametsizliklerinden, insani değerleri yalnızca kendileri için geçerli sayan anlayış içinde olmalarından kaynaklı adiliklerinden etkilenerek söylemiştim. İsrar ediyorum Birleşmiş Milletlerin bu yapısı bu şekilde devam ettiği sürece savaşlar kesinlikle bitmez. Savaşın bitmesi için Birleşmiş Milletler Teşkilatının adilane bir biçimde yeniden yapılanmasına bağlıdır.

Dünyada bu yapının bozuk bir yapı olduğunu ve bu yapı ile adaletin dağıtılmasının mümkün olamayacağını seslendiren tek ülke Türkiye'dir. 192 devletten yalnızca yirmi devletin tuzu kuru. Diyer 172 devlet Birleşmiş Milletler teşkilatının figüranlarıdırlar. Cumhurbaşkanımız bu mazlum ülkeler adına öncülük yapmaktadır. Tek başına Erdoğan yetmez. Bir çok Erdoğan lara ihtiyacı vardır dünyamızın. Allah Erdoğan'ın ve Erdoğan gibilerinin yardımcısı olsun. Saygılarımla.