ÇELİK'TEN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'A MEKTUP

Van ve Gaziantep Eski Milletvekili, Kültür ve Milli Eğitim Eski Bakanı, Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hitaben bir mektup yayınlayarak üniversitelerin uzaktan eğitime geçirilmesi kararından vazgeçilmesi çağrısı yaptı.

Basın Bülteni

Eski bakan Prof. Dr. Hüseyin Çelik, deprem nedeniyle üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi kararına karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hitaben açık mektup kaleme aldı.

Erdoğan'a seslenen Çelik, 'Üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi ile ilgili alınan karardan dönülmesi gerektiğini zatilinize ve kamuoyuna saygı ile arz ederim. Bilir ve takdir edersiniz ki, yanlıştan dönmek erdemdir' dedi.

Çelik mektubunda YÖK'ün 'yükseköğretime zarar verdiğini' belirterek, YÖK Başkanı'nın rektörleri tehdit ettiğini öne sürdü.

Çelik mektubunda şu ifadelere yer verdi;

TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN YARALAR AÇACAKTIR

'Sayın Cumhurbaşkanım, deprem felaketinden dolayı ülke çapında bütün üniversitelerimizin uzaktan eğitime geçirilmiş olması vahim bir hata olmuştur. Bu millet, Birinci Dünya Savaşı'nda dokuz cephede savaşırken bile tek üniversitesi olan İstanbul Darülfününu'nu kapatmamıştır. Eski bir Milli Eğitim Bakanı, kırk yıllık bir öğretim üyesi ve dünyadaki en iyi üniversiteleri yakından bilen birisi olarak söylüyorum ki, bu uygulama, telafisi mümkün olmayan yaralar açacaktır.

YAZIKTIR, GÜNAHTIR

Zaten pandemiden dolayı doğru dürüst üniversite yüzü görmeyen öğrencilerimiz, bir şekilde okullarını bitirecekler ama karşımıza diplomalı ancak mesleki bilgi ve beceriden yoksun mezunlar olarak çıkacaklardır. Yazıktır, günahtır! Ülkemizde, örgün eğitime devam eden üniversite öğrenci sayısı yaklaşık 4 milyondur. KYK'nin yurt kapasitesi ise sadece 850 bin kişiliktir. Yani üniversite öğrencilerimizin sadece yüzde 25'i KYK yurtlarında barınmaktadır. Hal böyleyken bütün üniversitelerimiz hangi mantıkla uzaktan eğitime geçirilir?Daha önce de belirtmiştim. Yurtlardaki iki kişilik odalar 4'e; 4 kişilik odalar 8'e çıkarılarak ve gerekirse ranza sistemine geçilerek yurtların yarı kapasitesi boşa çıkarılıp depremzedelere tahsis edilebilir. Mademki milli bir felaketle karşı karşıyayız, herkes gibi üniversite öğrencilerimiz de paylarına düşen fedakrlıktan eminim ki kaçınmayacaklardır.

REKTÖRLER, YÖK BAŞKANININ KENDİLERİNİ TEHDİT ETTİĞİNİ İFADE ETTİLER

Sayın Cumhurbaşkanım, 12 Eylül darbesini yapan militarist zihniyetin tüm üniversiteleri kışla nizamına sokmak için kurduğu YÖK, bugünkü kafa ve işleyişiyle kesinlikle yükseköğretimimize zarar vermektedir. Onlarca rektörle konuştum, YÖK başkanının kendilerini, aykırı bir görüş serdetmemeleri ve kesinlikle örgün eğitim yapmamaları hususunda aleni olarak tehdit ettiğini ifade ettiler. Kısa vadede YÖK'ün Milli Eğitim Bakanlığı'yla ilişkili bir kurum haline getirilmesi, orta vadede ise bu kurumun demokratik ve gelişmiş dünya ülkelerindeki benzeri kurumlar haline getirilmesi elzemdir. YÖK başkanı, bunca işleriniz arasında Cumhurbaşkanlığı makamıyla bir ayda kaç kere görüşme şansı bulabilir ki?

YAĞCILIK YAPMADIĞINDAN EMİN OLDUĞUNUZ REKTÖRLERE SORUN

Depremden etkilenen illerimizdeki üniversite öğrencilerine ve bölgeden olup da diğer 70 ilimizde okuyan öğrencilerimize elbette kolaylıklar sağlanmalıdır. Ancak mevcut uygulama, öğrencilerimize değil, YÖK'e kolaylık sağladığı için zatilinize teklif edilmiştir. Lütfedip konuyu YÖK Başkanı'na değil de yağcılık ve tabasbus yapmadığından emin olduğunuz rektörlere sorun. Eminin ki, size arz ettiklerim dışında bir şey söylemeyeceklerdir. Üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi ile ilgili alınan karardan dönülmesi gerektiğini zatilinize ve kamuoyuna saygı ile arz ederim. Bilir ve takdir edersiniz ki, yanlıştan dönmek erdemdir.'

Yorumlar 2
Can ve mal kayıpları, elim bir trajedi ve ekonomik yıkım olmaması için 24 Şubat 2023 10:08

Ülkemizde 7 kere deprem yönetmeliği çıktı. 1998 ve özellikle 2007'deki deprem ve bina yönetmelikleri önemlidir. 2018'de ise son deprem yönetmeliği geniş bir çalıştayla revize edildi ve çok önemli maddeler ve hususlar içermektedir. VAN VE 13 İLÇESİNDE 1950'lerden bu yana, son yetmiş yılda bütün yöneticiler, mimarlar, mühendisler, denetmenler, denetim firmaları, belediyeler, tek katlı veya çok katlı özel yapı yapan vatandaşlar, yapıları inşa eden işçiler sorumluluklarını gerektiği gibi ve mevzuatlar çerçevesinde tam yapmışsa mesele yok. Ama zemin etüdü yoksa, gevşek ve sıvı zeminler mevcutsa, yapılarda kullanılan demir yetersiz, ince ve kalitesizse, toprakla karışık, elenmemiş, yıkanmamış, kalitesiz kum kullanılmışsa, yapılarda temeller zayıf, kolon ve kirişler zayıf, duvarlar zayıfsa, yapılar özel yapı denetim firmaları veya belediyeler tarafından titizlikle ve hakkıyla denetlenmemişse, kaçak yapı veya kaçak kat varsa, ömrünü tamamlamış eski ve dayanıksız yapılar varsa o zaman yapı stoğu için endişe etmek gerekir. ŞAYET bu durumlar yoksa Allah'ın izniyle endişe etmeye gerek yok. AMA bütün bunların olup olmadığını tespit etmek için de ehil, dürüst ve profesyonel ekipler marifetiyle şehirdeki yüzbinlerce yapının tek tek her bakımdan acilen titiz bir biçimde denetlenmesinde yarar var. Denetlenen her yapıya detaylı, titiz ve mevzuata uygun raporlar çıkarılmalı. Yapıya dair her şey raporlarda açık açık yazılmalıdır. Yapı sahibine de verilmeli, ilgili kurum ve kuruluşlarda da olmalı. Raporların gereği de hemen yapılmalıdır. Köylerdeki yapıların da bu bakışla denetlenmesi çok acil bir ihtiyaçtır. □Olası bir yıkıcı deprem öncesi yapılması gereken bütün hazırlıklar,□ deprem anı için yapılması gereken bütün hazırlıklar ve □deprem sonrası için yapılması gereken bütün hazırlıklar 13 ilçemizde topyekün bir seferberlik halinde bütün resmi ve özel paydaşlar tarafından hemen başlatılmalıdır. Önce tedbir, sonra tevekkül...

Can ve mal kayıpları, elim bir trajedi ve ekonomik yıkım olmaması için 24 Şubat 2023 10:08

Ülkemizde 7 kere deprem yönetmeliği çıktı. 1998 ve özellikle 2007'deki deprem ve bina yönetmelikleri önemlidir. 2018'de ise son deprem yönetmeliği geniş bir çalıştayla revize edildi ve çok önemli maddeler ve hususlar içermektedir. VAN VE 13 İLÇESİNDE 1950'lerden bu yana, son yetmiş yılda bütün yöneticiler, mimarlar, mühendisler, denetmenler, denetim firmaları, belediyeler, tek katlı veya çok katlı özel yapı yapan vatandaşlar, yapıları inşa eden işçiler sorumluluklarını gerektiği gibi ve mevzuatlar çerçevesinde tam yapmışsa mesele yok. Ama zemin etüdü yoksa, gevşek ve sıvı zeminler mevcutsa, yapılarda kullanılan demir yetersiz, ince ve kalitesizse, toprakla karışık, elenmemiş, yıkanmamış, kalitesiz kum kullanılmışsa, yapılarda temeller zayıf, kolon ve kirişler zayıf, duvarlar zayıfsa, yapılar özel yapı denetim firmaları veya belediyeler tarafından titizlikle ve hakkıyla denetlenmemişse, kaçak yapı veya kaçak kat varsa, ömrünü tamamlamış eski ve dayanıksız yapılar varsa o zaman yapı stoğu için endişe etmek gerekir. ŞAYET bu durumlar yoksa Allah'ın izniyle endişe etmeye gerek yok. AMA bütün bunların olup olmadığını tespit etmek için de ehil, dürüst ve profesyonel ekipler marifetiyle şehirdeki yüzbinlerce yapının tek tek her bakımdan acilen titiz bir biçimde denetlenmesinde yarar var. Denetlenen her yapıya detaylı, titiz ve mevzuata uygun raporlar çıkarılmalı. Yapıya dair her şey raporlarda açık açık yazılmalıdır. Yapı sahibine de verilmeli, ilgili kurum ve kuruluşlarda da olmalı. Raporların gereği de hemen yapılmalıdır. Köylerdeki yapıların da bu bakışla denetlenmesi çok acil bir ihtiyaçtır. □Olası bir yıkıcı deprem öncesi yapılması gereken bütün hazırlıklar,□ deprem anı için yapılması gereken bütün hazırlıklar ve □deprem sonrası için yapılması gereken bütün hazırlıklar 13 ilçemizde topyekün bir seferberlik halinde bütün resmi ve özel paydaşlar tarafından hemen başlatılmalıdır. Önce tedbir, sonra tevekkül...

Bakmadan Geçme