Çevre ve insan-1

Yine yağsın yağmurlar, karlar su olup aksın pınarlara oluk oluk. Tahtalar, tavanlar, pervazlar ve camlar sislensin buğu buğu. Denizler, göller, nehirler, akarsular ve dereler yine gülümsesin bize ne olur…

Yine yağsın yağmurlar, karlar; su olup aksın pınarlara oluk oluk. Tahtalar, tavanlar, pervazlar ve camlar sislensin buğu buğu. Denizler, göller, nehirler, akarsular ve dereler yine gülümsesin bize ne olur… Tahta tekerlerini gıcırdatarak dar ve çamurlu köy yollarında yine keyfince yol alsın kağnılar, aheste aheste. Yeşil ve suyun harman olduğu ovalarda kara donlu camuşlar gezinirken yere basan toynaklarına kınalar yakaydım süslü süslü! Kırk yıl önce yağan karların üstüne; “İnsan saf, çevre temiz, gıdalar sade, sular leziz, ırmaklar berrak, hava ise ciğerlere çekilecek kadar pırıl pırıl!” Diye yazmıştım; Birileri geldi ya karaladı ya da sildi! Ah silginiz silmez olsaydı! Ah kırılsaydı kaleminiz karalayamaz olsaydınız!

Günümüz insanının karşı karşıya kaldığı en önemli meselelerden ikisi çevre kirliliği ve ahlaki çözülmedir. Bu iki önemli mesele tüm dünyayı tehdit etmektedir, yerel olarak düşünmek bizi yanıltabilir. Artık dünya küreselleşti, teknoloji hayatımıza girdikçe etkilenme haliyle kaçınılmaz oluyor. Her hangi bir ülkede olan çevre felaketi veya ahlaki yozlaşma hepimizi tehdit ediyor. Belki ileride ahlaki boyutuna değinecek bir yazı kaleme alma imkânım olabilir. Konunun önemine binaen değinmek istedim. Bu yazımda, nasip olursa daha çok çevre faktörlerine değinmek istiyorum.

Son yıllarda (40 yıl) bu konunun farkında olan ülkeler yeni yeni tedbirler almaya ve kurumsallaşma yoluna gitmeye başlamışlardır. Ülkemizde doğal gaz yakıtının yaygınlaştırılması, poşet kullanımına sınır getirilmesi ve belediyelerin ağaç dikme faaliyetleri, atık pil toplama kampanyaları ile kurulan çevre dernekleri buna güzel birer örnek olarak gösterilebilir! Bunun yanında insanların çevre konusunda bilinçlendirilmesi kaçınılmazdır. Böylece çevre; Sadece belirli kişi veya kurumların korumasına bırakılamayacak kadar önemlidir!

Günlük hayatımızdan başlayarak hava, su, enerji, beslenme ve atıklar vs. gibi konularda çevreci bir bilinçle hareket etmek zorundayız. Zira dünyamız süratle kirleniyor, kirletiyoruz. Ekolojik dengeyi korumak için yeni davranış biçimleri geliştirmek zorundayız. En önemlisi belki de tabiat sevgisini yeni nesillere, öğrencilere aşılamak zorundayız. Temiz çevre ile insan sağlığı arasındaki ilişkiye vurgu yapmalı ve gönüllü çevreciler yetiştirmeliyiz. Böyle hoyrat davranmaya devam edersek, geleceğimiz tehdit altındadır, unutmayalım!

YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...

Bakmadan Geçme