Covid-19, kalp hastalarını daha mı fazla etkiliyor?

Ölüm sebepleriyle ilgili son bilgiler endişeye yol açtı. Covid-19, kalp hastalarını daha mı fazla etkiliyor?

SORU: Benim kalbimde ilhtihap vardı. Daha önceden kalp zarı iltihabı, kalp kası iltihabı ve kalp kapakçığı iltihabını geçirenler risk altında mı? Covid-19'a bağlı bu hastalıkların tekrar geçirilmesi, tekrarlama ihtimali daha mı yüksek? (Hadiye Çınar)
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Rıfat Eralp Ulusoy
CEVAP: Bugün için Covid-19 geçiren bir kişinin tekrar kalp zarı iltihabı, kalp kası iltihabı ve kalp kapakçığı iltihabını (perikardit, miyokardit, valvülopati) geçirebileceği ile ilgili elimizde pozitif bir veri yoktur. Ancak kalp kası iltihabının Covid-19 dışındaki sebeplere de bağlı olarak tekrarlama riskinin olduğu daha önceden bilinmektedir. Covid-19 infeksiyonuna bağlı pandemiyi yaşayan bütün ülkelerden gelen makaleler, incelendiği zaman kalp kası harabiyeti bu virüsün sebep olabileceği etkiler arasındadır. Ayrıca sağlam insanlarda Covid-19'a bağlı gelişen iltihabi reaksiyon sonucu kalp kası harabiyeti olabileceği gibi ayrıca kalp yetmezliği olan hastalarda da kalp fonksiyonunu bozabileceği ve mevcut şikâyetleri artırabileceği bilinmektedir.

KORONAVİRÜS HASTALARINDA RİTİM BOZUKLUĞU
SORU: Koronavirüsün kalp krizi, ritim bozukluğu gibi bazı kalp rahatsızlıklarına sebep olduğunu duyuyoruz. Bu doğru mudur? (Nurettin Alpkan);
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Rıfat Eralp Ulusoy
CEVAP: Virüsün iltihabi özellikleri ve hastalık potansiyeli göz önüne alındığında teorik olarak damarlar içerisindeki yağ plaklarının iltihaplanması ve yırtılmasına yol açabileceği varsayılabilir. Çok şükür, biz bu dönemde kalp krizi ve Covid-19 birlikteliğini baktığımız bir sürü hastada bunu görmedik. Ancak ritim bozukluğuna yaklaşık olarak yüzde 3-4 vakada rastladık. Bu ritim bozuklukları ölümcül olmamakla birlikte bu durumu en çok atriyal fibrilasyon olup özellikle ‘Sitokin Fırtınası' denilen klinik bir tabloya evrilen hastalarımızda gördük. Bu hastalarımızın bir kısmını klinikte izolasyon odalarında bir kısmını da yoğun bakımda ve entübe olan vakalarda takip ve tedavi ettik. Ani gelişen kalp krizlerinde İtalya'da bir vakaya bu sebeple koroner anjiyografi yapılarak kalbi besleyen damarlar kontrol edilmiş ancak damarların ‘normal' olduğu fakat kalp kasının virüsün oluşturduğu hasar ve kasın oksijensiz kalmasına bağlı kasılmasında bozulmaya sebep olduğu tespit edilmiştir.

EGZAMA İÇİN ÇİNKOLU ŞAMPUAN KULLANIN
SORU: Benim baş bölgesi ve göğüs çevresinde sürekli kaşıntı ve kepeklenme oluyor. Doktorlar krem ve hap iğne veriyor bir ay sonra tekrar başlıyor.
Dermatoloji Uzmanı Dr. Metin Oğuz
CEVAP: Seboreik egzema yapısal bir rahatsızlıktır. Sık sık tekrarlar. Tedavi için verilen ilaçlara ve şampuanlara da kısa sürede alışır. O yüzden tedavinin sık sık değiştirilmesi gerekir. Şampuanların sık sık değiştirilmesi, selenyumlu katranlı çinkolu şampuanların dönüşümlü kullanılmasını tavsiye ediyorum. Şiddetli vakalarda ilaçlarla da baskılama yapılması lazımdır. Buradan ilaç tavsiye edemeyiz.

VİRÜS SÜRECİNDE PSİKİYATRİSTİNİZİ DEĞİŞTİRMEYİN
SORU: Ben 49 yaşındayım. Beş sene önce bir yakınımı kaybettikten iki gün sonra ani bir kalp çarpıntısı ve tansiyon yüksekliği ile ilk belirtileri başlayan psikolojik ve ruhsal bir rahatsızlık geçirdim. Ruh hastalıkları doktoru tarafından bana bir ilaç verildi. Yaklaşık bir sene boyunca kullandım. Kilo yaptığını düşündüğüm için iyileştiğimi zannederek bıraktım. Tekrar rahatsızlandım. Doktor yine ilaç verdi ve ben bir süre sonra yine bıraktım. Çok yanlış yaptığımın farkındayım. Dört ay önce doktor başka bir ilaç verdi. Bu arada şiddetli fibromiyalji hastası oldum. Uşak'ta yaşıyorum ve virüs sebebiyle şehir dışına çıkamıyorum. Virüs bittiğinde size tedaviye geleceğim ama şu an için ne yapmalıyım?
Psikiyatri Uzmanı Dr. Zeynep Şenkal:
CEVAP: İlacı doktor kontrolü olmadan aniden kesmemenizin ne kadar önemli olduğunu zaten belirtmişsiniz. Bu, hastalarımızın sıklıkla yaptıkları bir şey olabiliyor. İyileşmiş olsalar dahi aniden kesildiği için neredeyse hastalığı taklit eden kesilme belirtileri yaşayabiliyorlar; dolayısıyla iyileşmedikleri kanaatine varıp ümitsizliğe kapılabiliyorlar. Düzenli ve uzun süre ilaç kullanmanın kolay olmadığının ve bunaltıcı olabildiğinin, birtakım yan etkilerin zorlayıcı olduğunun farkındayım. Fakat istemediğiniz yan etkiler gördüğünüzde, (mesela sizin durumunuzda kilo alımı gibi) en iyisi yine doktorunuzla paylaşmak olacaktır. İçinde bulunduğumuz karantina dönemini, günlük rutinimizin ve önceliklerimizin mecburi olarak değişeceği dönemi düşünecek olursak, bu dönemin getirdiği ilave stres sebebiyle bazen hastalarımızın tedavi süreci de uzayabiliyor. Belli bir güven sağlandığı sürece aynı doktor tarafından takip edilmek her zaman sizin için avantajdır. Düzenli takipler gerekeceği için yaşadığınız yörede olması da keza aynı şekilde. Bir ölçüde dönemin de getirdiği yük sebebiyle sıkıntınızın artmış olması bir noktaya kadar normal. Benim kanaatimce şu anda sizin durumunuzda en uygun olan şey yine sizi takip eden doktorunuz ile irtibat hâlinde bulunmanız ve her türlü şikâyetinizi ifade etmeniz olacaktır. Anlattıklarınızdan anlayabildiğim kadarıyla da doktorunuzun zihninde belli bir tedavi planı var gibi duruyor. Uzun vadede farklı bir yol izlemek isterseniz kapımız her zaman açık, tekrar bizimle irtibata geçebilirsiniz…

Bakmadan Geçme