Demirtaş: Barış Umudunuzu Yitirmeyin

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş: Bugün çağrı yapıyoruz. PKK derhal elini tetikten çekmeli. Tahkim edilmiş karşılıklı ateşkese uyacağını ilan etmelidir. Hükümet derhal askeri operasyon seçeneğini bir kenara bırakmalı. Müzakere için hazır olduğunu ifade etmelidir.

Van'ın üzerine düşeni yaptığını vurgulayan Demirtaş, İstanbul Van kardeşliği, barış kardeşliğine dönüşürse onlara savaş yaptırmayacağız. Barışa dair asla umudunuzu yitirmeyin dedi.

İlhan Siyahtaş

HDP tarafından Van'da düzenlenen 'Savaşa Karşı Barış' miting yapıldı. Miting ve diğer programlara katılmak üzere Van'a gelen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Van da yoğun bir gün geçirdi. Basın mensuplarına açıklamalarda bulunarak güne başlayan Demirtaş basın toplantısı sonrası Şırnak'ın Silopi ilçesinde PKK'lılar tarafından nöbet kulübesine düzenlenen roketatarlı saldırıda şehit edilen jandarma er Abdulhalit Araz'ın Özalp'taki ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Demirtaş, daha sonra STK temsilcileri ve iş adamlarıyla bir gelerek yaşanan sürece ilişkin görüş alışverişinde bulundu.

Basın toplantısı, miting ve sivil toplum kuruluşları buluşmasına HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın yanı sıra HDP Van İl Eş Başkanları Derya Hayva, Veysi Dilekçi, DBP Van İl Eş Başkanı Hamiyet Şahin, HDP Van Milletvekilleri Lezgin Botan, Yurdusev Özsökmenler, Adem Geweri, Tuğba Hezer, Selami Özyaşar, Remzi Özgökçe, HDP Bitlis Milletvekili Celadet Gaydalı, İlçe Eş Belediye Başkanları ve parti yöneticileri katıldı.

Van halkını selamlayarak başladığı basın toplantısında Van'ın, çatışmaların sancısını halkın en ağır şekilde yaşayan kentlerden biri olduğunu söyleyen Demirtaş, barış süreciyle taçlandırmayı düşündükleri süreçten hızlı bir şekilde çatışmalı bir döneme girdiklerini anlattı.

Önemli açıklamalarda bulunan Demirtaş, şunları söyledi:

“BARIŞ SÜRECİ HALKIN MALIDIR”

'Zannederim bugün Türkiye'nin neresine giderseniz gidin, şu soru soruluyordur. 'Ne oldu da çatışmalar yeniden başladı. Ne değişti?' Bunun verilecek bir tek cevabı var. HDP yüzde 13 oy aldı. Başka da Türkiye koşullarında bir değişiklik olmadı. AKP'nin iktidardan düşmüş olmasıdır. Hatırlarsanız, hükümet temsilcileri seçimin ardından 'bundan sonra sürecin filmini çekersiniz' dediler. Biz seçimden çıkar çıkmaz çözüm sürecinden geri adım atmadan hızlı bir şekilde görüşmelerin devam etmesi gerektiğini savunduk. Oysa çözüm süreci bir partinin tekelinde olan, bir partiye ait olan süreç değildir. Barış süreci halkın malıdır. Biz artık halkımızın bunu bilmesini ve inanmasını özellikle istirham ediyoruz. AKP varsa barış var, yoksa barış yok anlayışı halkın kabul edebileceği bir anlayış değil. Barış süreci halkın malıdır.'

'ÇAĞRILARIMIZI İKİ TARAFA YAPIYORUZ'

Selahattin Demirtaş, halkın 'Biz size savaş yaptırmayacağız' diye ortaya çıkmasını isterken, 'Böylelikle savaş isteyenler halkın barış sesi karşısında geri adım atmak zorunda kalırlar' dedi. Hem PKK'nın hem de güvenlik güçlerinin ateşi kesmesi çağrısı yapan Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Biz çağrılarımızı her iki tarafa yapıyoruz. Çünkü hükümet operasyonları durdursa ama PKK eylemlerini durdurmasa da bunun adı ateşkes çatışmasızlık olmaz. Ölümler durmuş olmaz. Yada PKK eylemlerini durdursa, AKP operasyonları durdurmasa o zaman da ölümleri durdurmuş sayılmayız. Tek taraflı olmayacağını yaşayarak öğrendik. Van'dan büyük bir mitingle bütün topluma ve taraflara bir kez daha güçlü barış çağrısı yapmış olacağız. Bu ses her kesimden yükselirse bu hafta, bugün, yarın önemli gelişmeler olabilir. Neye dayanarak söylüyorum, toplumun barış çığlığına güvenerek ifade ediyorum.'

“ÜLKEMİZDE SAVAŞ İSTEMİYORUZ”

Türkiye'nin birçok yerinde miting yapacaklarını söyleyen Demirtaş, 'Sadece HDP değil herkesin barış sesini yükseltmesi lazım. Lütfen ben rica ediyorum anneler babalar,evladı askerde olan, dağda olan, polis olan anneler babalar, bu çocuklar kolay yetişmiyor. Sesinizi yükselttin. Bulunduğunuz her yerde 'biz ülkemizde savaş istemiyoruz. Sorun çözülecekse oturup masada çözülsün' deyin' dedi. Demirtaş, kendilerinin barış için ellerinden geleni yapmanın çabası içinde olduklarını söyledi.

“ÇİN MALI MİLLİYETÇİLERDİR BUNLAR”

Kendilerinden başka barış için çalışan olmadığını, AK Parti ve MHP sözcülerinin ağzından tek bir barış sözcüğü duyulmadığını ileri süren Demirtaş, 'Çünkü her cenazeden sonra onlar dönüp milliyetçiliği kaşıyacaklar. Akan kandan rahatsızlarsa neden çağrılarımızı vatan hainliği olarak ifade ediyorlar. Bugün 'Kandili dümdüz edelim, basalım' diyenler vatansever oluyor. Biz kardeş kardeşi vurmasın silahlar sussun dediğimiz için vatan haini oluyoruz. Bunların milliyetçilikleri vatanperverlikleri de çakmadır. Çin malı milliyetçilerdir bunlar. Dünyanın en çakma milliyetçileri maalesef Türkiye'de' dedi.

'BARAJIN ALTINDA KALMAYI BİLE GÖZE ALIRIZ'

Savaş politikası izlemesinin Ak Parti'yi bitireceği görüşünü savunan Demirtaş, 'Ama biz savaşı durduracağız. Sandıktan kim çıkarsa çıksın. Barajın altında kalmayı bile göze alırız. Bizim için önemli çözüm demokrasidir, akan kanın durmasıdır. Barış ve çözüm için koşturan partinin temsilcileriyiz. Maalesef parlamentoya gelerek sadece ailesinin ve kendisinin çıkarları için gece gündüz rant peşinde koşanları ülkenin vatanseverleri olarak tanıtıyorlar. En çok hırsızlık yapana bu ülkede en çok vatansever madalyası veriyorlar' diye konuştu.

'PKK ELİNİ DERHAL TETİKTEN ÇEKMELİ'

Selahattin Demirtaş, 'İki tarafa da çağrı yapıyoruz' diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: 'Bugün çağrı yapıyoruz. PKK derhal elini tetikten çekmeli. Tahkim edilmiş karşılıklı ateşkese uyacağını ilan etmelidir. Hükümet derhal askeri operasyon seçeneğini bir kenara bırakmalı. Müzakere için hazır olduğunu ifade etmelidir. Bütün toplumun beklentisi budur. Dolmabahçe'de açıklanan deklarasyon ortak bildiri Türkiye toplumunun önünü açacak çok önemli tarihi belgedir. Bizler o kalınan noktadan bir adım, ileri gidip hızlı bir şekilde müzakere yürütülmesini sonuna kadar destekliyoruz. Şimdi koalisyon olur yada olmaz, erken seçim olur yada olmaz fakat barış acil bir görevdir.'

“BARIŞ YAPMAYA MECBURSUNUZ”

Konuşmasında Başbakan Davutoğlu'na da seslenen Demirtaş, 'Çok net olarak ifade ediyorum Sayın Davutoğlu, bunu sizden bir talep olarak istemiyorum. Buna mecbursunuz barış yapmaya mecbursunuz' dedi.

Demirtaş, hükümetin 400 savaş uçağı kaldırıp 400 operasyon yapabildiğini, Kandil'e günlerce bomba yağdırıldığını, dağların bombalandığını, ancak bunun bir işe yaraladığını ileri sürdü.

'HDP VE MHP EL ELE SOKAĞA ÇIKSIN'

Her yerde sesler yükseltilip 'barış istiyoruz' denilmesini isteyen Demirtaş, 'Halkın sesine kimse sessiz kalamaz. Bütün Türkiye toplumundan ricamdır. HDP ve MHP el ele sokağa çıksın ve 'biz barış istiyoruz' desin. Bakın ülkede o zaman neler değişiyor' dedi.

“SURİYE'NİN YARISI KENDİ TOPRAKLARINI TERK ETTİ”

Demirtaş, toplumun karamsarlığa kapılmaması gerektiğini de belirterek, 'Suriye'de bizler gibi düşünenler olsaydı Suriye bu durumda olmazdı. Yüz binlerce insan katledildi. Suriye'nin yarısı kendi topraklarını terk etti, mülteci konumuna düştüler. Bütün kentleri harap oldu. Medeniyet ülkesi harabeye döndü. Onların bir HDP'si yoktu. Savaşa karşı çıkan siyasetçileri yoktu' diye konuştu.

“BİZ BU ÜLKEYİ SEVİYORUZ”

Selahattin Demirtaş, söze 'şerefsiz' tartışmasına da getirerek, 'Bunlar gibi kışkırtıcı olsak ülkenin düşeceği durumu bir düşünün. Ben 'bu partiye oy verenler şerefsizdir' desem haşa ne olur bir düşünün. Resmen insanları bir birine karşı tahrik etmek için ellerini ovuşturuyorlar. Biz bu ülkeyi seviyoruz. Coğrafyasının her köşesini seviyoruz. Biz insanlarımızı seviyoruz. İnsanlarımız hangi partiye o verirse versin şereflidir. Biz bütün toplumu böyle kucaklıyoruz' diye konuştu. Demirtaş, olası bir seçimde HDP'nin hedefinin iktidar olduğunu da öne sürdü.

'ASKERDEN DAHA ASKER GAZETECİLER VAR'

Selahattin Demirtaş, konuşmasında basına da sert eleştirilerde bulundu. 'Askerden daha asker gazeteciler var' diyen Demirtaş, 'Savaş konusunda masasından oturduğu yerden klavye savaşçılığı yapan gazeteciler var. Bunların o ay alacakları maaşlara bakıyorlar. Ama onları da tarih not ediyor. Barış elbet gelecek. Bugün kışkırtıcı habercilik yapanlar kirli yüzleriyle baş başa kalacaklar. Size barışçıl bir toplumda ekmek yok. İşsiz kalacaksınız. Eminim ki toplum barışla buluştuğunda siz halktan bin defa af dileyip öyle toplumun içine çıkacaksınız yada çıkacak yüzü bulamayacaksınız. Sizi Allah'a havale ediyorum' dedi.

'İLK SEÇİMDE HEDEF İKTİDAR'
İlk seçimde hedeflerinin iktidara gelmek olduğunu vurgulayan Demirtaş, 'Öyle baraj falan değil, hedefimiz iktidar olarak barış, kardeşlik projelerini hayata geçirmektir. Bu bizim açımızdan gerçekleşebilir bir hedeftir. Türkiye toplumu HDP'nin arkasında duruyor. Van halkı da eminim ki bugün ortaya koyacağı barış fotoğrafıyla halkın nasıl öncülük yapacağını gösterecek. Van halkı barıştan yanadır ve bugünkü mesajı tarihe not geçecektir. Dolgun maaş almak için savaş provokatörlüğü yapanları Allah'a havale ediyoruz. Burada yerelde zor şartlarda çalışan arkadaşlarımızın zorluk, sıkıntı yaşamaması hepsinin kolaylık göstermesi lazım. Basın mensuplarının işini kolaylaştıralım. Asıl eleştirmemiz gereken bu savaştan para kazananlardır' dedi.

Demirtaş basın toplantısı sonrası şehit er Abdulhalit Araz'ın Özalp ilçesindeki ailesine taziye ziyareti sonrası mitinge katıldı.

“ SALDIRILARA RAĞMEN SANDIKTA BARIŞI ÇIKARDIK”

HDP Van İl Eş Başkanlığı tarafından Milli Egemenlik Caddesi üzerinde düzenlenen mitinginde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AK Parti'ye sert eleştiriler yöneltti. 7 Haziran seçimlerinde partilerine yönelik kirli oyunların yürütüldüğünü ifade eden Demirtaş, tüm bunlara rağmen halkın desteği ile başarıya ulaştıklarını kaydetti. Tüm provokasyonlar rağmen barış mesajları verdiklerini vurgulayan Demirtaş, “Bugün HDP savaş istiyor diyenler var ya bakın onlara sesleniyorum benim yoldaşlarım benim arkadaşlarım, benim kardeşlerim gözümün önünde parçalanmış cesetleri, yanmış cesetleri gözümün önünde miting alanında götürülürken ben onların acısını yüreğime gömerek, çıkıp kardeşlik mesajları verdim. Birinizin başına bu gelse bütün ülkeyi kan revan yerine döndürürsünüz alçaklar. Bundan daha büyük alçaklık var mı o saldırılara rağmen sandıkta barışı çıkardık. Bu ülke barış olacaksa böyle olacak dedik. İşte HDP'de bir araya geldiğimiz gibi Kürt, Türk demeden Alevi, Sünni demeden Arap, Azeri demeden kardeş olacağız. Özgürlüğü böyle sağlayacağız dedik ve sandıkta yüzde 13 gibi oy çıkardık hazmedemedikleri budur, içlerine sindiremedikleri budur. Çünkü şöyle düşündüler bu kadar paraya imkana rağmen bunları ezmediksek bunlar sandıkta çıkmayı başardılarsa tek yol kaldı savaş. Yüzde 13 almamıza bedeli olarak ülkede savaş ilen ettiler. Bakın yıllardır söylemlerine bakın ne diyor AKP sözcüleri ‘süreç neden bitti biliyor musunuz' diyorlar bunlar yüzde 13 aldı o yüzden bitti bundan sonra sürecin filmini çekerler. Bunlar demedi mi süreci bunlar bitirmediler mi Dolmabahçe'deki masayı bunlar devirmediler mi. ‘Budan sonra görüşme olmayacak' diyen ben miyim yoksa Cumhurbaşkanı mı? Kimse İmralı ile aramıza girmeyecek diyen ben miyim yoksa Cumhurbaşkanımı HDP süreci nerede bitirmiş şimdi utanmadan sıkılmadan biri çıkmış diyor ki HDP'liler Öcalan'ı aldattılar kandırdılar. İmralı'nın tutanakları yok mu. Devletin resmi tutanağı da var bizimde var. Uzun süreden beri şunu savunuyorum İmralı'daki görüşmeler şeffaf olmalı heyetimiz Sayın Öcalan ile ne görüşüyorsa bunu kamuoyu bilmeli. HDP başından beri bunu yapıyor. Şimdi çağrı yapıyorum İmralı'da ne konuşmuşuz ne tartışmışız resmi devlet tutanaklarından açıklayalım. Kim neyin sözünü vermiş, kim İmralı'da geri adım atmış, kim dürüst davranmış bunu açıklayalım bunun gizlisi saklısı olmaz. Yok eğer tutanaklara güvenmiyorsanız o halde bir gözlemci heyet ile vicdanına aklına güvendiğimiz devlet heyeti ve HDP heyeti buyursunlar İmralı'ya gitsinler orada açık açık tartışılsın, bir bakalım kim kimi kandırmış” dedi.

“NE HAKKIMIZ VAR BU ACIYI ANNELERE ÇEKTİRMEYE”.
Geçici hükümet, geçici Başbakan ve sarayın sahibinin HDP'ye öfkeli olduğunu da belirten Demirtaş, “Bizden Sayın Öcalan'ı kandırmamızı, aldatmamızı istediler. Biz barış sürecinde ne hükümeti ne Kandili, ne İmralı'yı ne de halkımızı yanılttık. Ne konuştuysak onu söyledik. Barışa dürüst yaklaşırsan ulaşabilirsin dedik ve bunun çok şükür hakkını verdik. Kimseyi aldatmadan kandırmadan alnımızın akıyla buraya geldik. Sizler halk olarak bütün bu olup bitenlerin bir iktidar sevdasından kaynaklandığını gittiğini görüyorsunuz bunu durdurmak mümkündür. HDP Türkiye'nin her yerinde halkın gönlünde taht kurdu. HDP'nin iktidara yürüyüşünden korktukları için işte bir savaş başlattılar. Bu kanı HDP'nin yüzüne sıçratmayı düşünüyorlar. Bugün Van'da yaşamını yitiren bir askerin ailesine gittim, yaşamını yitiren YJP'nin ailesine gittim. İkisi de bizim kardeşimiz ikisi de bizim insanımız ikisi de bizim acımız. Bizim üzerimize kan sıçratmaya çalışanlar bütün bu gençlerin kanını HDP'ye sıçratmaya çalışanlar bize bunu söyleyen sizler var ya sizler o Ankara'da oturan tuzu kurular siz boğazınıza kadar değil alnınıza kadar kana bulaşmışsınız. Kan ile beslenip yüzünüze can verirsiniz sizler. O kadar heyecanlılar ki onlara yakın gazeteciler çıkıp utanmadan sıkılmadan diyorlar ki oylarımız biraz arttı ama henüz yeterli değil. Cenazeler hala onlara yeterli gelmemiş biraz daha kana ihtiyaçları varmış, biraz daha gençleri genç bedenleri tabutların omuzlarda taşınmasına görüntülerine ihtiyaçları varmış. Bu savaştan beslenenler günlerdir bir çağrı yaparken sessiz kalanlar var. Silahlar sussun diyoruz. Onlar hayır diyorlar, sonuna kadar son terörist kalıncaya kadar operasyonlar durmayacak diyorlar. Ben küçük bir çocuktum bu lafları o zamanların başbakanları genelkurmayları söylüyorlardı. 80'lerden beri bu lafları duyuyoruz. Kökünü kazıyacağız, bitireceğiz, efenim şunu yapacağız, ya Allah aşkına bak biz büyüdük milletvekili olduk. 80 milletvekili ile parlamentoya girdik. Senin bitireceğiz dediklerin bittimi? Halkı bitireceksiniz. İnsan biraz yakın geçmişinden utanır. Yazık değimli bu insanlara. Ya askerin anasının eli yüreğinde, polisin annesinin eli yüreğinde, gerillanın annesinin eli yüreğinde bizim ne hakkımız var bu acıyı annelere çektirmeye. Her biri gece uykusuz, her biri gece huzursuz. Çünkü üniforması ne olursa olsun her biri insan, her biri Anadolu evladıdır' şeklinde konuştu.

“TEK BİR İNSANIMIZ DAHİ ÖLMESİN”
Siyasetçilerin bu ana baba evlatları üzerinde kendi koltuklarını düşünmesi alçaklığın en büyüğü olduğunu ifade eden Demirtaş, 'Biz böyle bir alçaklığa bir siyasete prim vermiyoruz. Koltuklarımız batsın, makamımız, mevkimiz batsın. Ama tek bir insanımız dahi ölmesin. Dertleri barajdır, dertleri HDP'yi baraj altında bırakıp tek başına başarının keyfini sürmektir. Ama bilsek ki bu ülkeye barış gelecek, bilsek ki çözüm olacak, bilsek özgürlük olacak, biz seçime bile girmeyiz. Bizim için barış daha önemlidir, özgürlük daha önemlidir deriz. Biz sizin gibi koltukları uğruna haysiyetlerini pazarlayanlardan değiliz. Biz koltukları uğruna halkı geleceğini ülkenin geleceğini felakete sürükleyecek kadar ucuz politikaya atacak parti değiliz. Milletvekilliğin dokunulmazı olmaz. Sizler dokunulmazlığınızı kaldırırsınız kaldırmazsınız fak etmez. Bu mücadele halkın içinde başladı. Benimle başlamadı benimle bitmez. Ama milyonların dokunulmazlığını nasıl kaldıracaksınız. Milyonları nasıl kapatacaksınız. Birazcık aklınız kalmışsa bu felaketin kıyısından dönmek için geç değil' ifadelerine yer verdi.

' KESİN BİR ÇÖZÜMÜ 15-20 GÜN İÇERİSİNDE HAZIRLAYABİLİRİZ '
Suriye'deki iç savaşa değinen Demirtaş, 'Suriye'de iç savaşı böyle başlattılar. Çılgın bir hükümet çılgın bir devlet başkanı halkın taleplerini görmezden geldi. Halkın taleplerine bomba ile karşılık verdi. Bir baktık ki Suriye'nin her eyerinde iç savaş başlamış. Bugün harabe topraklara dönüştü. Zannediyorlar ki iç savaş başladığında birileri kazanır. Hayır hepimiz kaybederiz. Bütün ülke kaybederiz. Bu yüzden silahlar susmalı diyoruz. Uzatmadan hükümet müzakereye hazır olduğunu ilan etmelidir. İmralı'da kurulan müzakere masası halkın barış umududur. HDP parlamentoda daha güçlü elbette ki. Çözümün muhatabıdır. Bizler müzakerenin sonuçlarını parlamentoda getirip orada kalıcı yasal anayasal reformlarla bir daha savaşın olmayacağı, bir daha çatışma ihtimalinin olmayacağı kesin bir çözümü 15-20 gün içerisinde hazırlayabiliriz. Yeter ki halkımız barış istemiyoruz desinler. Yeter ki Türkiye'nin her yerinde kim varsa bu ülkede her birimiz bulunduğumuz yerde biz savaş istemiyoruz derseniz iki günde barış gelir. Bu ülkeye bu çocukların ölümünü durdururuz o zaman. Siyasetçiler olarak, barış isteyenler olarak elimiz güçlenmiş olur. Bugün Van üzerine düşeni yapıyor. Van sorumluluğunu yerine getiriyor. İstanbul'da da on binlere barışı haykıracağız. Van'ın sesi İstanbul'da yankılanacak. İstanbul Van kardeşliği, barış kardeşliğine dönüşürse onlara savaş yaptırmayacağız. Barışa dair asla umudunuzu yitirmeyin. Bu savaş bir gün bitecek, bir gün son bulacak. Bizler barışta ne kadar ısrarcı olursak o kadar insanımızı kurtaracağız. Yarın barışı sağlarsak, yarın ölme ihtimali olanları kurtaracağız. Bizim işimiz budur, siyasetçinin görevi budur. Siyasetçi göz göre insanlar ölürken, göz göre göre tabutlar Türkiye'nin her yerine giderken, gencecik insanlar ölürken sessiz kalamaz. Siz bunun için bize oy verdiniz. O nedenle her yerde o desteği bize sundunuz, bizde sizin iradenizin arkasında duracağız. Bunun kesinlikle bu savaşın kimsenin hayrına olmadığını sadece hepimize zarar vereceğini bütün dünyaya göstereceğiz' dedi.

“BARIŞIN KIYMETİNİ ANLATACAĞIZ”.
İl il mahalle mahalle vekiller ile belediye başkanları ile barış anneleri ile tüm ekiple yollarda olacağını ifade eden Demirtaş, 'Barışın kıymetini anlatacağız. Önümüzdeki birkaç gün çok kıymetlidir. Türkiye'nin her yerinde barış sesi yükselirse, daha güçlü bir şekilde yeni bir sayfa açılacak. İşte o zaman o sayfanın bir kez daha kapanmaması için güçlü bir şekilde sürece sahip çıkacağız. Birilerinin iktidar hırsına, koltuk hırsına bu süreci heba etmelerine müsaade etmeyeceğiz' şeklinde konuştu.

' VATANIMIZI SAVUNMAYA HAZIRIZ '
Erken seçime de değinen Demirtaş, 'Erken seçimi gitmek istiyoruz. Buyurun gitsinler. Eğer biz gerçekten oy sevdalısı, koltuk sevdalısı olsaydık yerimizde oturduk. AKP kendi savaşında kendini bitirecek. AKP bu ülkenin evlatlarını feda ettikçe göreceksiniz halk onu sandıkta cezalandıracak. Ama bizim derdimiz sandık değil, bugün bu barış olsun bugün. Erken seçime kadar değil bugün olsun istiyoruz. Yoksa bu savaş AKP'yi bitirecek, bu toplum aptal değil. Bu savaşın neden yapıldığını biliyorlar. Bu vatan, bu ülke tehdit altındaymış gibi bir savaşa giriştiler. Daha önce söyledim tekrarlıyorum. Bu vatan hepimizin vatanıdır. Eğer ülkemiz, vatanımız tehdit altında olursa biz göğsümüzü gere gere mücadele etmeye hazırız. Kürdü, Türk'ü ile ele verip ülkemizi, vatanımızı savunmaya hazırız. Bunu ülke savunması diyenlerin oyununa gelmeyeceğiz. O yüzden bu savaşı bitirmek, biran önce ateşkes koşullarını dönülmek için daha fazla çalışmak için barış haykıracağız. Barışı haykıran diller, barışı haykıran bütün gönüller. Dualarınız barış için olsun diye elleriniz semaya, Yaradan'a açanlar. Sizler eğer gönülden bunu istiyorsanız barış olacak. Bundan başka yolu yok. Bizde size Van'dan bu sözü vererek ayrılacağız. Burayı dolduran binler on binler bilsin ki ne yaparlarsa yapsınlar tahrik etmeye, provoke etmeye çalışacaklar, hakaret etmeye çalışacaklar, katliamlar yapacaklar. Sizler inatla sabırla boyun bükmeden dimdik durarak asla onurunu çiğnetmeden barış savunucusu olacaksınız. Böyle olursak kazanacağız. Böyle olursak bunlara savaş yaptırmayacağı. Ve bir kez daha halkların umudu olan HDP'nin rüzgarı ile bunlardan kurtulacağız' şeklinde konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmaların ardından Demirtaş ve beraberindekiler barış güvercini uçurdu. Miting olaysız son buldu.

“BARIŞ İÇİN YOLLARDAYIZ “

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Van'daki temasları kapsamında son olarak sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş çevreleriyle bir araya geldi. Toplantıya STÖ temsilcileri ve Van'da faaliyet gösteren iş çevreleri katıldı.

HDP Van İl Eş Başkanı Veysi Dilekçi'nin açılış konuşmasını yapmasının ardından kürsüye gelen Selahattin Demirtaş, toplantıya gösterilen ilgiden dolayı STÖ temsilcilerine teşekkür etti. Barış için yollarda olduklarını anlatan Demirtaş, “Barış için gücümüzün ulaştığı her yerde barışı haykırmak için alanlardayız. HDP olarak ulaşmak istedikleri hedef konusunda net olduklarını ve adil bir barış istediklerini anlatan Demirtaş, barışa giderken yürüdükleri yolda eksiklikleri ve yanlışlarının düzeltilmesi konusundaki eleştirilere de kapılarını kapatmadıklarını söyledi.

“HALKIN ADALET DUYGUSU İNCİNMİŞSE BARIŞ OLMUYOR”
Demirtaş, şöyle konuştu:'Barış dediğimiz şey soğuk kağıtlara yazılabilecek, tüzüklerle düzenlenebilecek bir mevzu değildir. Gerçek bir barış yürek ve cesaret ister. Yürekte barışa hazır değilsek en özgürlükçü anayasayı bile hazırlarsanız barışı getiremezsiniz. O nedenle adalet, eşitlik içermeyen hiçbir barış gerçek barış değildir. Biz 2,5 yıldır hep adil barışı kurmaya çalıştık. Geçmiş dönemlerde adil olmayan yanıltıcı barışı kurmak isteyenler oldu. Defalarca denendi sahte barış süreçleri ama olmadı. Halkın adalet duygusu incinmişse barış olmuyor. Geçici olarak bir şey kazandırabilir, oylarınızı arttırabilir, iktidarda tutabilir ama toplumdaki gerilimi çatışmayı ortadan kaldıramazsınız. İçine düştüğümüz durum budur.'

“KAN VE GÖZYAŞI DAYATANLAR KAYBEDECEKTİR”.

Çözümü demokratik siyasette arıyoruz. PKK eylem yapsın, devlet operasyon yapsın diye parlamentoda değiliz” diyen Demirtaş, şunları kaydetti: “Bize iktidarı verin kimseye minnet etmeden barışı sağlayalım, anayasayı değiştirelim. Yoksa bu işler böyle yürümez. İktidara talibiz ve istiyorlarsa gelecek ay dahi seçime hazırız. Bir daha halka iktidar için kan ve gözyaşı dayatanlar kaybedecektir.”

Demirtaş'ın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.

Bakmadan Geçme