Depremden Sonra (I)
23 Ekim2012 Günlerden Pazar.
Hava sıcak; yazdan kalma.
İnsanlar bağda, bahçede, piknikte, düğünde.
Saat 13:41 yer sarsıldı.
Attık kendimizi dışarılara.
Ölüm geldi akıllara. Korku yerleşti yüreklere.
Yakınlarına ulaşabilenler şanslıydı.
Ulaşamayanların yürekleri sıkıştı.
Nefesler daraldı. Çözüldü ayakların bağı.
***
Ulaşmak istediler yakınlarına uzaktakiler.
Edremit akmaya başladı Van'a.
Bir anda yüzlerce araç, binlerce insan yollarda.
Korna sesleri, siren sesleri ,bağrışlar.
***
Tekrar sarsılıyor yeryüzü; ana depremin artçısı.
Tekrar, tekrar. ..Yer kayıyor ayağımızın altından.
İlerleyemiyoruz…
İnmek; koşmak koşmak, koşmak istiyoruz.
Ulaşmak için ulaşamadıklarımıza.
***
Mollakasım da ulaşmaya çalışmakta Van'a.
Ulaşamamakta. Yollar kapalı.
Mollakasım, Alaköy yerle bir.
Toprak kapamış yolları. Ölüm kapamış yolları.
***
Çoğunlukla kadınlar, çocuklar yıkıntılar altında.
Erkekler tırnaklarıyla kazmakta toprağı.
Kurtarmak umuduyla topraktaki canları.
Erciş'te yıkım daha fazla.
Haber geliyor 'Van Yolu baştan başa' yıkılmış diye.
Alaköy'de Bir öğretmen feryatta:
'öğrencim var bu toprağın altında'
Erciş'te bir öğrenci bağırmakta:
'Öğretmenim var burada.'
Bir dede torununu aramakta, bir torun dedesini.
Bir baba çocuğunu; bir çocuk babasını,
Dövünmekte bir anne…
Feryatlar feryatlara karışmakta.
Yüzlerce can toprak altında.
***
Hava kararmakta . Hava soğumakta…
İnsanlar sokaklarda, arabalarda, bahçelerde,
evlerin avlularında, köylerin meydanlarında.
İnsanlar yıkıntıları altında,
Hastaneler de hasarlı; yaralılar hastanelerin bahçesinde.
Doktor da, hemşire de, hasta bakıcı da depremzede.
En zor şartlarda, yoklukta kurtarmak için yaralıları çırpınmakta.
***
Hava kararmakta…Hava soğumakta…İnsanlar dışarıda…
***
Kimi yıkıntıların başında umutla.
Kimi ölüsünün başında acıyla. Hava soğuk. Hava karanlık. Hava ağır. vanhaber, van, haber, van haber serap özdemir, deprem, soğuk, hava, insan
Hava sıcak; yazdan kalma.
İnsanlar bağda, bahçede, piknikte, düğünde.
Saat 13:41 yer sarsıldı.
Attık kendimizi dışarılara.
Ölüm geldi akıllara. Korku yerleşti yüreklere.
Yakınlarına ulaşabilenler şanslıydı.
Ulaşamayanların yürekleri sıkıştı.
Nefesler daraldı. Çözüldü ayakların bağı.
***
Ulaşmak istediler yakınlarına uzaktakiler.
Edremit akmaya başladı Van'a.
Bir anda yüzlerce araç, binlerce insan yollarda.
Korna sesleri, siren sesleri ,bağrışlar.
***
Tekrar sarsılıyor yeryüzü; ana depremin artçısı.
Tekrar, tekrar. ..Yer kayıyor ayağımızın altından.
İlerleyemiyoruz…
İnmek; koşmak koşmak, koşmak istiyoruz.
Ulaşmak için ulaşamadıklarımıza.
***
Mollakasım da ulaşmaya çalışmakta Van'a.
Ulaşamamakta. Yollar kapalı.
Mollakasım, Alaköy yerle bir.
Toprak kapamış yolları. Ölüm kapamış yolları.
***
Çoğunlukla kadınlar, çocuklar yıkıntılar altında.
Erkekler tırnaklarıyla kazmakta toprağı.
Kurtarmak umuduyla topraktaki canları.
Erciş'te yıkım daha fazla.
Haber geliyor 'Van Yolu baştan başa' yıkılmış diye.
Alaköy'de Bir öğretmen feryatta:
'öğrencim var bu toprağın altında'
Erciş'te bir öğrenci bağırmakta:
'Öğretmenim var burada.'
Bir dede torununu aramakta, bir torun dedesini.
Bir baba çocuğunu; bir çocuk babasını,
Dövünmekte bir anne…
Feryatlar feryatlara karışmakta.
Yüzlerce can toprak altında.
***
Hava kararmakta . Hava soğumakta…
İnsanlar sokaklarda, arabalarda, bahçelerde,
evlerin avlularında, köylerin meydanlarında.
İnsanlar yıkıntıları altında,
Hastaneler de hasarlı; yaralılar hastanelerin bahçesinde.
Doktor da, hemşire de, hasta bakıcı da depremzede.
En zor şartlarda, yoklukta kurtarmak için yaralıları çırpınmakta.
***
Hava kararmakta…Hava soğumakta…İnsanlar dışarıda…
***
Kimi yıkıntıların başında umutla.
Kimi ölüsünün başında acıyla. Hava soğuk. Hava karanlık. Hava ağır. vanhaber, van, haber, van haber serap özdemir, deprem, soğuk, hava, insan