Dünüyle bugünüyle Van
Şahbettin Uluat yazdı...
Her insanın kendisine göre birtakım alışkanlıkları vardır. O alışkanlıkların bir kısmı başkalarınınkilere benzer, bir kısmı da çok görülmeyen, kişiye özel şeylerdir.
Benimkisi bu ikisinden hangisine uyar bilmem ama ilk gençlik günlerimden beri yaptığım, hiç vazgeçmediğim bir şeydir.
Yazılı, sözlü kayıtlar tutmak, notlar almak.
Evde, sokakta, çarşıda, kahvehanede, parkta, okulda, yatakta, yolculukta; aklınıza gelebilecek her yerde ve her konumda eğer müsait durumdaysam bana ilginç gelen, esin veren, düşündüren şeyleri sonradan üzerinde düşünmek üzere kaydederim. Sonraki zamanlarda bu notların bir kısmını anlamsız bulup silerim. Bir kısmını da kısaca not ettiğim, aradan vakit geçmiş olduğu için unutur, onları da silerim. Yine de büyük kısmını vakti gelince değerlendiririm.
Kısa zaman içinde arka arkaya yayınladığım kitaplarımın arkasında vaktiyle internette farklı web sitelerinde yayınlamış olduğum çalışmaların yanında o kayıtlarım da var.
Bu günlerde emekliliğin de verdiği rahatlıkla o taslakları yeniden gözden geçirirken, ses kayıt cihazımdan yazıya dökerken bir tanesi dikkatimi çekti. Paylaşmaya değer olduğunu düşündüm.
Not düzeltilmiş haliyle şöyle:
'. Bugün 9 Ekim 2011Pazar; saat 16.00.
Kazım Karabekir caddesinden yukarı, çarşıya doğru çıkıyorum.
Cadde üzerinde inşa edilmekte olan Van'ın şu anda görünen en lüks en modern ve en yüksek otelinin hemen karşısındaki AVM'nin önünde genç, güçlü kuvvetli üç yabancı, erkek turist gördüm. İki tanesi caddeden aşağı doğru iniyordu, bir tanesi de AVM'nin önünde durmuş dikkatle etrafa bakıyordu.
O yapı ile bu hareketlilik, bana daha yüksek binaların ve yabancıların gelmesiyle birlikte Van'ın artık daha hızlı bir şekilde kabuk değiştirmekte olduğunu düşündürdü. Memleketimiz yerellikten uzaklaşıp uluslararası bir anakent oluyor. Artık her niyetten, her milliyetten, her meslekten, her inanç, mezhep ve meşrepten pek çok insan şu ya da bu nedenle Van'ımıza uğruyor, bir kısmı da kalıcı olarak yerleşiyor.
Van her zamankinden daha hızlı bir şekilde değişip dönüşüyor.
Bu durumun kendine göre olumlu yanları ve olumsuz yanları olacak, doğruları, yanlışları olacak. '
*
Bu notu aldığım günden bu yana on bir yıl geçmiş. Tam da düşündüğüm gibi caddeleri, sokakları aynı kalmak kaydıyla eski Van ve eski Vanlıların çoğu gitmiş, yerlerine farklı tercihleriyle, alışkanlıklarıyla, beklentileriyle yeni yüzler gelmiş.
2011 Van depreminin ardından devlet desteği ile şehrin merkezinden belli mesafelerde ve tamamı depremlere dayanıklı, sağlam kaya zeminler üzerine binlerce konut ile çok sayıda okul, çarşı, cami yapılmış. Büyüyen şehir içi ulaşım ağları ile o merkezden belli mesafede olan yerleşim yerleri ne gidiş geliş kolaylaştırılmış.
Evleri yıkılmış ya da ağır hasar görmüş depremzede Vanlıların bir kısmı o süreçte il dışına çıkmış ve ciddi sayılacak bir kısmı geri gelmemiş. Kalanların ve geri dönenlerin bir bölümü depremde zarar görmemiş başka evlere yerleşmiş. Öyle olunca da yeni yapılmış deprem konutlarının çoğu özellikle kırsaldan kente göç eden vatandaşlarımıza yurt olmuş ve bu arada doğal olarak kentin demografik yapısı çeşitli bakımlardan değişmiş.
Son zamanlarda sınırlarımızın karşılıklı anlaşmalarla açılmasıyla birlikte komşu İran'dan da çok sayıda insan gezmek, alışveriş yapmak ve duruma göre geçici ya da kalıcı yerleşmek niyetiyle şehrimize renk katmaya başlamış.
İranlı turistlerin akın etmesiyle Van'da turizm, konaklama, yeme içme, ticaret sektörleri başta olmak üzere pek çok sektörde hareketlilik artmış.
Turizm hareketlerinin katkısıyla her geçen gün yeni işletmeler açılmış var olanlar da kapasitelerini arttırmış.
Tam da on bir yıl önce düşündüğüm gibi Van'ımız hızla değişip dönüşmektedir. Değişim bugün için genel anlamda olumlu yöndedir.
Bundan sonra ülke ve bölge yöneticilerimizle halkımıza düşen gidişatı izlemek, olumlu değişimlere destek olmak, bu olumlu gelişmelere zarar verecek davranışlardan ve tercihlerden uzak durmaktır.
Van'da, Vanlı da her anlamda bütün güzellikleri hak etmektedir.