Efkârlıyım....
Ülkemizin en doğusu diyeceğim topraklarda dünyaya geldim.
Canım Memleketim bana göre Doğunun İncisi ?
Tabi ki herkes doğduğu toprakları çok sever. Kıymetlidir, doğasını sorsan, üstüne yoktur der.. Ben de Van için o gözle bakıyorum.
Memleketine değer veren seven herkes benim için değerlidir.
Memleket, sırf doğasıyla öne çıkmamalı.
Memleketin değeri, orada yaşayanların sosyolojik yapısıyla direk orantılıdır.
Genel kültürüyle, yemek Kültürüyle daha doğrusu Folklorik yapısıyla Farklıdır.
Bizde halay varken, ayran aşı balık varken, gardaşlık varken.
Ülkemizin bir başka köşesinde horon var, hamsi var, kara lâhana var, kebap var, beyti var, efesi var, keşkeği var, yiğidi her yerde var ve bu yiğitlerin için de rakı balık seveni var.( laf aramızda ben de çok severim) ?
Efkârlıyım dedim ya, İşte bir o kadarda doluyum yani.
1 Eylül Dünya Barış Günü.!
Canım Memleketimizin huzurunu bozanlara çok kızıyorum.
Barışa destek vermek varken, kin ve nefret kusanlar her fırsatta barışa sekte vuruyorlar.
Dünya ne çektiyse bunlardan çekiyor. Daha fazla girmek istemiyorum bu konulara.
Efkârlıyken bir de üstüne Sinirlenmeyeyim. ??
*
Efkârlıyım Çünkü;
Vanımı Özledim,
Dostlarımı Özledim,
Akrabalarımı Özledim,
Vıle Gardaş Nedisen diyecek Van insanını özledim.
Bu dostlarla Van denizin de, iskele de, edremit te, mollakasım da (burda hala çelişkim var. molakasım mı, mollakasım mı)
Ayanıs'ta, Muradiye şelalesin de, Akdamar adasında, Gevaşın da, Erciş'in de, kalesin de.
Caddelerin de ayaküstü sohbetleri özledim,
Esnaf dostların dükkânın da çay içmeyi özledim ve küçük tabureli kahvehanesinde Van peynirini açık ekmeğini özledim.
Özgürce oynadığımız Van Bahçelerini özledim. Komşulukları özledim.
*
Bu kadar Özlemin ortasında kalmışken efkârlanmayayım da ne edeyim.
Zamanı geri getir deseler inanın çocukluğumdaki, gençliğimdeki Van'ı getirirdim.
*
yoğ gelmiyor gardaşlar, bacılar, o günler çoook uzaklarda kalmış meğer.
Adımız erik değdirene çıkmış bir kere, senede bir gidip özlemlerimizi doya doya sınırlı zamana sığdırıp dönüyoruz.