Elazığ Depremi'nin en büyük dersi
24 Ocak gecesi Elazığ Sivrice'de meydana gelen deprem, Türkiye açısından yaklaşan İstanbul depremi öncesinde, ister 'İlahi', ister 'Doğa'nın deyin, artık kapımızda olan tehlike açısından bir erken uyarı değerindedir. Derhal gereği yapılmalıdır.
24 Ocak gecesi Elazığ Sivrice'de meydana gelen deprem, Türkiye açısından yaklaşan İstanbul depremi öncesinde, ister "İlahi", ister "Doğa"nın deyin, artık kapımızda olan tehlike açısından bir erken uyarı değerindedir. Derhal gereği yapılmalıdır.
Aslında Depremin 6.8 büyüklüğünde gerçekleşmesi, hem Elazığ hem Türkiye açısından bir "şans" olmuştur. Deprem örneğin 0.2 derece daha fazla bir büyüklükte, yani 7 şiddetinde gerçekleşmiş olsaydı, biz şimdi binlerce ölüden bahsediyor olacaktık.
10 ay öncesinde yaptığımız uyarı
31 Mart yerel seçimlerinde Vatan Partisi'nden Elazığ Belediye Başkan adayı idim. Yerel Harput tv ile yaptığım söyleşide konu ile ilgili olarak özetle şöyle konuştum:
"Elazığ şehir merkezine 25 kilometre uzaklıktaki Hazar gölünden, birinci derece deprem fay hattı geçmektedir. Eski valilik binasını merkez alarak 700 -800 metre yarıçaplı bir daire çizdiğimizde, içinde kalan alanda yer alan binalar, bundan 60 - 70 yıl önce yapılmış, depreme dayanıklılık ölçütü gözetilmeden inşa edilmiş binalardır. Ayrıca bu alanda sokakların genişliği 6-7 metre kadardır ve 7 şiddetinde bir deprem olduğunda birbirlerinin üzerine yıkılacak binaların altında kalan vatandaşlara ulaşmak bile mümkün olmayacaktır. Yapılacak iş öncelikle sözünü ettiğimiz alanda yer alan bütün binaları tümüyle yıkmak ve yeniden inşa etmektir. Belediye bu yeniden inşanın öncülüğünü yapmalıdır. Ama elbette Hükümet ile işbirliği yaparak. Kâr amacı gütmeden kamu eliyle bir kentsel dönüşümü gerçekleştirmek, Elazığ'da yapılması gereken ilk iş olmalıdır."
Youtube'da hala bulunan video filminin 3. ve 5. dakikaları arasındaki bölümünde konu ile ilgili söylediklerimiz dinlenebilir.
O zaman uyarısını yaptığımız felaket şimdi gerçekleşti. Başta da belirttiğim gibi beklenen depremin 6.8 büyüklüğünde gerçekleşmesi bir şanstır. Türkiye şimdi bu "şansı" değerlendirmek durumundadır.
YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...