Ev kadını olmak zor!
Ev kadını olmak gerçekten çok zor. O kadar zor ki, hastanelerde en sıra bekleyenlerin çoğunu ev kadınları oluşturuyor. Türkiye kayıtlı yüzde 25 çalışan kadın olmasına rağmen, kayıtsız ve çalışmayan kadın sayısı yüzde 75 .
Ev kadını neden zor diyeceksiniz?
'Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden edinilen bilgiye göre, bir yıl içerisinde bunama, psikoz, nevroz ve kişilik bozukluğu nedeniyle tedavi görerek taburcu olanların yüzde 24'ünü ev hanımları oluşturuyor.
Zor olmasa, ev hanımları, şizofreni tedavisi görenlerin yüzde 20,5'ini, manik depresif psikozlar ve paranoya tedavisi olanların yüzde 33,6'sını, histeri tedavisi yapılanların yüzde 46'sını; takıntılı fikirler, temizlik hastalığı gibi obsessif kompulsif nevroz tedavisi görenlerin yüzde 41.6'sını, diğer nevrozların yüzde 53.5'ini, kişilik bozukluğu tedavisi görenlerin de yüzde 22'sini oluşturarak ilk sırada yer alır mıydı?
Artık ev kadını olmak ürkütücü bir kelime gibi geliyor. Bu nedenle sanırım evlenme yaşı her gün yükselmeye devam ediyor. Çünkü artık genç kızlar 'ne iş yapıyorsun' sorusuna 'ev hanımıyım' dememek için iş, mevki, kariyer sahibi olmadan evlilik kararı almıyor.
Ama haklılar değil mi?
Ne iş yapıyorsun? 'Ev kadınıyım' İlk akla gelen işsiz, evde oturuyor.
Aslında öyle değil. Ev kadınlığı dünyanın en nankör mesleklerinin başında geliyor. Çünkü bu meslekte ne yaparsanız yapın öncelikle karın tokluğunadır. Sigorta yoktur, yol yoktur, yemeği zaten kendiniz yaparsınız. Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji ve konsantrasyon ister. Çok zor bir meslektir. Çalışan kadınların işte yaşadıkları sorumlulukları bellidir. Her sektör işi iyi bileni çalıştırır ve sistem böyle gider. Ancak, ev hanımlığında, evin pazarlamacısı, temizlikçisi, aşçısı, bakıcısı, yeri geldiğinde doktoru, iç mimarı, kralı, kraliçesi hep o aynı kişidir. Krallık ve kraliçelik için ayrılabilecek vakit de tahmin edilebileceği üzere çok ama çok kısıtlıdır. Her işi bilmeli ve her şeyden anlamalıdır. Zannedildiği gibi yan gelip yatmazlar.
Özenilecek hiçbir şeyi yoktur.
Bence ev kadını olup, hasta olmaktansa, çalışan kadın olmak çok daha kolaydır. Tabi bu imknlar ölçüsünde değişen bir durumdur. Çünkü günümüzde çalışan kadın da, iş bitip eve gittikten sonra bir ev kadınıdır. Çünkü bir mesai de evde onu beklemektedir.
Aslında ne çalışan ne ev kadını doğrusu kadın olmak zor, hem de çok zor….
Sabırla ve sevgiyle ilerleyin… vanhaber, van, haber, van haber ev kadını olmak zor, bedia barak
Ev kadını neden zor diyeceksiniz?
'Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden edinilen bilgiye göre, bir yıl içerisinde bunama, psikoz, nevroz ve kişilik bozukluğu nedeniyle tedavi görerek taburcu olanların yüzde 24'ünü ev hanımları oluşturuyor.
Zor olmasa, ev hanımları, şizofreni tedavisi görenlerin yüzde 20,5'ini, manik depresif psikozlar ve paranoya tedavisi olanların yüzde 33,6'sını, histeri tedavisi yapılanların yüzde 46'sını; takıntılı fikirler, temizlik hastalığı gibi obsessif kompulsif nevroz tedavisi görenlerin yüzde 41.6'sını, diğer nevrozların yüzde 53.5'ini, kişilik bozukluğu tedavisi görenlerin de yüzde 22'sini oluşturarak ilk sırada yer alır mıydı?
Artık ev kadını olmak ürkütücü bir kelime gibi geliyor. Bu nedenle sanırım evlenme yaşı her gün yükselmeye devam ediyor. Çünkü artık genç kızlar 'ne iş yapıyorsun' sorusuna 'ev hanımıyım' dememek için iş, mevki, kariyer sahibi olmadan evlilik kararı almıyor.
Ama haklılar değil mi?
Ne iş yapıyorsun? 'Ev kadınıyım' İlk akla gelen işsiz, evde oturuyor.
Aslında öyle değil. Ev kadınlığı dünyanın en nankör mesleklerinin başında geliyor. Çünkü bu meslekte ne yaparsanız yapın öncelikle karın tokluğunadır. Sigorta yoktur, yol yoktur, yemeği zaten kendiniz yaparsınız. Bitmek tükenmek bilmeyen bir enerji ve konsantrasyon ister. Çok zor bir meslektir. Çalışan kadınların işte yaşadıkları sorumlulukları bellidir. Her sektör işi iyi bileni çalıştırır ve sistem böyle gider. Ancak, ev hanımlığında, evin pazarlamacısı, temizlikçisi, aşçısı, bakıcısı, yeri geldiğinde doktoru, iç mimarı, kralı, kraliçesi hep o aynı kişidir. Krallık ve kraliçelik için ayrılabilecek vakit de tahmin edilebileceği üzere çok ama çok kısıtlıdır. Her işi bilmeli ve her şeyden anlamalıdır. Zannedildiği gibi yan gelip yatmazlar.
Özenilecek hiçbir şeyi yoktur.
Bence ev kadını olup, hasta olmaktansa, çalışan kadın olmak çok daha kolaydır. Tabi bu imknlar ölçüsünde değişen bir durumdur. Çünkü günümüzde çalışan kadın da, iş bitip eve gittikten sonra bir ev kadınıdır. Çünkü bir mesai de evde onu beklemektedir.
Aslında ne çalışan ne ev kadını doğrusu kadın olmak zor, hem de çok zor….
Sabırla ve sevgiyle ilerleyin… vanhaber, van, haber, van haber ev kadını olmak zor, bedia barak