Fatih Perihan'dan Kıssadan Hisseler

Adamın birisinin çok değerli bir elması var imiş. Evliliklerinin devr-i senesinde bu elması kolye yaptırarak eşine hediye etmek üzere şehrin en meşhur kuyumcusuna gitmiş ve isteğini söyleyince kuyumcu, kumpası eline almış, elması ölçmüş biçmiş ve :

Hazırlayan; Fatih Perihan Hazreti Ömer Camii Müezzin Kayyum

SİZ NE DERSİNİZ?

Adamın birisinin çok değerli bir elması var imiş. Evliliklerinin devr-i senesinde bu elması kolye yaptırarak eşine hediye etmek üzere şehrin en meşhur kuyumcusuna gitmiş ve isteğini söyleyince kuyumcu, kumpası eline almış, elması ölçmüş biçmiş ve :

“-Bu elmas çok değerli, kusura bakmayın ben buna delik açmaya cesaret edemem, kırılmasından korkarım” demiş.

Bunun üzerine diğer kuyumcuya, derken oradan öbür kuyumcuya, derken akşama kadar tüm kuyumcuları dolaşsa da ellerindeki son modern tüm teknolojilk aletlere rağmen hiçbir kuyumcu adamın elmasını delmeye cesaret edememiş.

Umudunu yitiren adam evine dönmek için oturduğu mahalleye gelince, sokağın başındaki, küçücük kulübesinde ayakkabı tamir etmekte olan ihtiyar köşkeri görmüş.

“-Bir de şu ihtiyar köşkere sorayım bakalım ne diyecek” düşüncesiyle selam verir ve:

“-Amca şunun ortasından bir delik açabilir misin?” diyerek elindeki elması gösterince ihtiyar köşker elması alır evirip çevirip iyice inceledikten sonra 9-10 yaşlarında olan çırağına döner ve:

“-Evlad! İnce mıhı ve çekici al şunun ortasına bir delik aç!” der ve elması çocuğa doğru atar.

Elması havada kapan çocuk, ince mıhı ve çekici alır ve tek vuruşta elmasın ortasından bir delik açarak:

“-Buyur ustam tamamdır!” der.

Bu arada kanı donan elmas sahibi kendine gelerek:

“-Amca sen ne yaptın? Ben bu elması en meşhur kuyumculara götürdüm, ölçtüler biçtiler, ellerindeki cihazlara rağmen bu elması delmeye cesaret edemediler. Sen bu çocuğa nasıl güvendin?

İhtiyar köşker bilgece şöyle cevap verir:

“O elmasın değerini o çocukta bilseydi, onu delmeye cesaret edemezdi!.”

Ne dersiniz Din'imizin, Kitab'ımızın, değerlerimizin, kadr-i kıymetini bilseydik, böyle delikler açarak bu kadar tavizler verir miydik?

Davaya bir kardeş kazanmak için verdiğimiz onca mücadelenin birazcığını kardeşlerimizi kaybetmeme adına verseydik, bu kadar zaiyatımız olur muydu?

Ne dersiniz?

Rebiülevvel Ayınız Mübarek Olsun

Bakmadan Geçme