Hayal hırsızı!
Hayaller aslında bir insanın kalbinin sesidir. Arzuları, hırsları, başarısıdır.
Geleceğe dair planları, istekleridir. Azimli insanlar asla pes etmez.
Hayallerinden, umutlarından vazgeçmez.
Onları gerçekleştirmek için tüm benliğiyle çalışır.
Bununla ilgili çok güzel ve gerçek bir hikye vardır.
Daha çok küçük yaşlarda hayallerinden vazgeçmeyen bir çocuğun hikyesi,
Bu hikye, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışta koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğlunu anlatıyor. Babasının işi nedeniyle sürekli seyahat eden bu çocuğun okul hayatı kesintilere uğrayarak devam etmektedir. Orta ikinci sınıfta öğretmenin verdiği bir kompozisyon ödevinde, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusu ödev olarak verildi. Çocuk bütün gece oturup 7 sayfalık ödevini hazırladı. Kompozisyonda günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini en ince ayrıntısına kadar anlattı. Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi. Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1000 metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi. Ertesi gün öğretmenine sunduğu 7 sayfalık ödev, tam kalbinin sesiydi.
İki gün sonra ödevi geri aldı.
Kğıdın üzerinde kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir '0' ve 'Dersten sonra beni gör' uyarısı vardı. 'Neden '0' aldım?' diye merakla sordu öğretmenine, çocuk.. 'Bu senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal' dedi, öğretmen… 'Paran yok. Gezginci bir aileden geliyorsun. Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak büyük para gerektirir. Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar da alman gerekiyor. Bunu başarman imknsız ' dedi ve ekledi:'Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm.' Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı. 'Oğlum' dedi babası 'Bu konuda kararını kendin vermelisin. Bu senin hayalin ve hayatın için oldukça önemli bir seçim! ' Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürdü Öğretmenine… 'Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin' dedi…'Ben de hayallerimi…'O orta 2 öğrencisi, bugün 200 dönümlük arazi üzerindeki 1000 metrekarelik evinde oturuyor. Yıllar önce yazdığı ödev şöminenin üzerinde çerçevelenmiş olarak asılı. Öykünün en can alıcı yanı şu: Aynı öğretmen, geçen yaz 30 öğrencisini bu çiftliğe kamp kurmaya getirdi. Çiftlikten ayrılırken eski öğrencisine 'Bak' dedi, 'Sana şimdi söyleyebilirim. Ben senin öğretmeninken, hayal hırsızıydım. O yıllarda öğrencilerimden pek çok hayal çaldım. Allah' tan ki, sen, hayalinden vazgeçmeyecek kadar inatçıydın.'
Hayal kurmayı bilmiyorsanız bile başkalarının hayallerini çalmayın, yıkmayın. Bırakın insanlar hayalleriyle yaşasın, mutlu olsun. Hayallerinizden de asla vazgeçmeyin. Bazen hayallerimiz gerçeğin, geleceğin aynasıdır. İnsan umutla, hayalle yaşar. Hayalleriniz ne kadar büyük olursa gerçekleşmesi o kadar çok olur.
Sevgiyle ilerleyin. vanhaber,bedia barak,köşe yazıları
Geleceğe dair planları, istekleridir. Azimli insanlar asla pes etmez.
Hayallerinden, umutlarından vazgeçmez.
Onları gerçekleştirmek için tüm benliğiyle çalışır.
Bununla ilgili çok güzel ve gerçek bir hikye vardır.
Daha çok küçük yaşlarda hayallerinden vazgeçmeyen bir çocuğun hikyesi,
Bu hikye, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışta koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğlunu anlatıyor. Babasının işi nedeniyle sürekli seyahat eden bu çocuğun okul hayatı kesintilere uğrayarak devam etmektedir. Orta ikinci sınıfta öğretmenin verdiği bir kompozisyon ödevinde, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusu ödev olarak verildi. Çocuk bütün gece oturup 7 sayfalık ödevini hazırladı. Kompozisyonda günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini en ince ayrıntısına kadar anlattı. Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizdi. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterdi. Krokiye, 200 dönümlük arazinin üzerine oturacak 1000 metrekarelik evin ayrıntılı planını da ekledi. Ertesi gün öğretmenine sunduğu 7 sayfalık ödev, tam kalbinin sesiydi.
İki gün sonra ödevi geri aldı.
Kğıdın üzerinde kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir '0' ve 'Dersten sonra beni gör' uyarısı vardı. 'Neden '0' aldım?' diye merakla sordu öğretmenine, çocuk.. 'Bu senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal' dedi, öğretmen… 'Paran yok. Gezginci bir aileden geliyorsun. Kaynağınız yok. At çiftliği kurmak büyük para gerektirir. Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar da alman gerekiyor. Bunu başarman imknsız ' dedi ve ekledi:'Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm.' Çocuk evine döndü ve uzun uzun düşündü. Babasına danıştı. 'Oğlum' dedi babası 'Bu konuda kararını kendin vermelisin. Bu senin hayalin ve hayatın için oldukça önemli bir seçim! ' Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürdü Öğretmenine… 'Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin' dedi…'Ben de hayallerimi…'O orta 2 öğrencisi, bugün 200 dönümlük arazi üzerindeki 1000 metrekarelik evinde oturuyor. Yıllar önce yazdığı ödev şöminenin üzerinde çerçevelenmiş olarak asılı. Öykünün en can alıcı yanı şu: Aynı öğretmen, geçen yaz 30 öğrencisini bu çiftliğe kamp kurmaya getirdi. Çiftlikten ayrılırken eski öğrencisine 'Bak' dedi, 'Sana şimdi söyleyebilirim. Ben senin öğretmeninken, hayal hırsızıydım. O yıllarda öğrencilerimden pek çok hayal çaldım. Allah' tan ki, sen, hayalinden vazgeçmeyecek kadar inatçıydın.'
Hayal kurmayı bilmiyorsanız bile başkalarının hayallerini çalmayın, yıkmayın. Bırakın insanlar hayalleriyle yaşasın, mutlu olsun. Hayallerinizden de asla vazgeçmeyin. Bazen hayallerimiz gerçeğin, geleceğin aynasıdır. İnsan umutla, hayalle yaşar. Hayalleriniz ne kadar büyük olursa gerçekleşmesi o kadar çok olur.
Sevgiyle ilerleyin. vanhaber,bedia barak,köşe yazıları