HDP'den dayanışma yemeği
HDP tarafından Vanın Edremit ilçesindeki bir otelde düzenlenen dayanışma yemeğine, Selahattin Demirtaş, Van Büyükşehir Belediyesi eş başkanları Bekir Kaya ve Hatice Çoban ile HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van il teşkilatları, ilçe belediye eş başkanları, kanat önderleri, milletvekili adayları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
Burada bir konuşma yapan Selahattin Demirtaş, Van halkının kendi öz gücüyle zafer kazanmayı bildiğini belirterek, “7 Haziran seçimlerinde de aynı ruhla hazırlanılırsa Van'da da hiç kimsenin tahmin edemeyeceği güzel sonuçlar ortaya çıkacaktır. Bizler HDP olarak Türkiye'nin her yerinde aynı heyecanı oluşturmuş, herkesin umudu olarak seçime giriyoruz. Bizimle ilgili yalan yanlış, sürekli karalamalarına rağmen artık Edirne halkı da, Karadeniz halkı da her şeyi görüyor. Akdeniz'de de İç Anadolu'da da böyle, eğer imkanlarımız eşit olsaydı, Cumhurbaşkanı, Başbakanın elindeki imkanlar bizde olsaydı tek başımıza iktidarı kurardık . Başbakanı, Cumhurbaşkanını izliyorsunuz; haktan, adaletten söz ediyorlar. Öncelikle Cumhurbaşkanı'na Başbakana sormak istiyorum, toplumu bilgilendirirlerse sevinirim. Halkın parasının nereye gittiğini denetlemek bizim işimiz. Şu anda yürüttüğünüz mitinglerin parasını partiniz mi karşılanıyor, yoksa devletin hazinesinden mi gösteriliyor. Bunun cevabını duymak istiyorum. THY'nin tarifeli uçağı ile mi gidiyorsunuz, yoksa Başbakanlık emrindeki uçakla mı gidiyorsunuz. Sahne dizaynı, ses sistemini kurarken valilikler mi parasını veriyor, yoksa devlet mi veriyor. Eğer bunlar devletin bütçesinden karşılanıyorsa, bunlar size haram olsun. Zaten devlet bu partilere yardım yapıyor. Devlet 320 trilyon AKP'ye veriyor. Ama bunu kullanmıyorlar, devlet zaten bunların emrinde. O zaman Cumhurbaşkanı 400 milletvekilini HDP'ye istiyor. Bu seçimden başarı ile çıkacağız. Herkesin derdini dert edinmiş bir programımız var. HDP herkese umut olmuşsa, dürüstlüğünden kaynaklanmıştır. Bu seçimin belki de bizler açısından, HDP'nin barajı aşacağı açısında en büyük kazanımız barış olacaktır. Tek bir insanımızın ölmediği, bir tek vatandaşımızın tırnağına bile zarar gelmediği, silahların konuşmadığı bir Türkiye oluşturmak zorundayız. Üzerimize düşeni yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Bunlar şimdi ‘biz barış için gerekirse baldıran zehri içeriz' dediler ya, seçim beyannamelerine çözüm sürecini koymadılar. Çözüm süreci onlar için oy getirmiyorsa kıymetli değildir. Ağrı'da yaptıklarını görüyorsunuz. Tezgahı Ankara'da planladılar, Ağrı Valisi ile birlikte bir provakasyon oluşturdular, amaçları Türkiye'nin 15 şehrine asker cenazesi göndermekti. Asker cenazesinin gittiği her yerde HDP'ye saldıracaklardı. HDP barajı aşarsa yapacağımız ilk şey kalıcı barış için adım atmaktır. Bu ülkede barış demek asker ve polis annelerinin evlatlarına kavuşması demek, gerilla annelerinin evlatlarına kavuşması demektir. Türkiye'nin bütün kesimlerinin sorunlarının çözümünün formülünü biliyoruz. Seçim beyannemizde açıkladık. ‘Kaynağı nerede bulacaksınız?' diyorlar, Türkiye dünyadaki en zengin ülkelerdendir. Mesele kaynağı dağıtma meselesidir. Ankara'daki serveti dağıtırken adil olacağız” dedi.