İşgalden Kurtuluşa

Yaralarımızın sarılması, akan gözyaşlarımızın dinmesi için vicdan ve adalet istiyoruz. İzleri kaybolan, isimleri silinen atalarımızın acılarına, yasına saygı duyulmasını istiyoruz.

Ey Van şehri senin bu harabelerin bile

Bize Cennet gibidir her şeyden kıymetlidir

Mavi semalarında çırpınan kuşlar ile

Birlikte ruhumuzda sana sevgi yükselir

Gerçekleri…

Yazdık, yazıyoruz, yazacağız.

Unutmadık, unutmayacağız.

Birinci Dünya Savaşının ilk yılları boyunca, Osmanlılar tüm doğu Anadolu kapsamındaki Ermeni ayaklanmalarıyla uğraşıyordu.

Doğu Anadolu'da Rus ajanlarının propagandaları sonucunda Van'ın Rusya'ya ilhak olunacağına inanan Ermeniler, Rus işgaline karşı vatanlarını savunma gibi en asil görevden kaçarak düşmanla işbirliği yaptığı günlerdi.

Van'dan gönderilen ve daha sora Amerika'da yayınlanan Ermeni gazetesi "Gosnak" ta yayınlanan bir mektup Van'ın o günkü içler acısı işgal durumunu şöyle anlatıyordu;

"Birçok silahlar ile birlikte 810 top ele geçirdik. Hükümete ait bütün binaları ve kışlaları yaktık. Van'da 1500 kadar kadın ve çocuktan başka Türk kalmadı. Bunlar Amerikan bölgesinde muhafaza ediliyor. Bazılarına da Rus Ordusu tarafından bakılıyor, yemek veriliyor. Bu gün Van Valisi Aram'dır. Bütün davalar artık Ermeni lisanı ile görülüyor. Köylere ve kasabalara Ermeni memurlar gönderiliyor."

Van ve Bitlis'in işgali esnasında Ermeni çeteleri tarafından İslâm ahaliye yapılan zulümler hakkında, Mardin Mutasarrıflığı tarafından yürütülen tahkikata göre, mezâlimden kurtulanlar ifadelerinde; Ermeni ve Rus çetelerinin, teslim olmak isteyen ahali, çoluk ve çocukları feci surette kesip parçaladıkları, teslim olmuş olan köylerdeki ahaliyi katlettikleri, birçok ahaliyi ve çocuğu ekmek yapımında kullanılan ve tandır tabir olunan fırınlarda yaktıkları belirtilmiştir.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme