MAVİ ŞEHRİN KALEMLERİ

Veda

Zahide Kaya

mevsimlerden sonbahar

yine hüzün zamanı

yapraklar bir bir dökülmekte

gelin gibi süslediği ağaçtan

zekeratta tabiat, ihtişamıyla

ölmek için hazır

vedasını yapıyor

yağmurun gözyaşlarıyla

hayat ne de kısa

bir tomurcukla yeşerme

bir sararmayla

yere düşme arasında

tıpkı insan gibi

insan içinde

o kadar kısa değil midir

hayat?

ezan ve sala arası

bir kuş misali her saniyesi

ömrümüzden uçup giden

şu hayatın

ne kadarı heybemizde azık.

Kesik soluğum

Mervenur Biçer

Kayıp yolcusuyum hayatın

biten her zamanın gölgesi

her doğan günüm bir kardelen

her akşam gözlerimde batar güneş

hatıralarımda boğulmuş sevgiler

karanlıklarımı öper

bana bir kapı aç ey sevgi

ellerimden tut, beklentisiz

dünyaya sığmaz oldu hislerim

yalnızlık yüreğimde soğuk sis

sarıl bana ve korkuyu saçlarına ör

ey ruhumun müzelerinde saklı sır

kesik solukların içindeyim

kardeş kavgasında arardım seni

gözlerinden tutsak olmuşken

yağmuru kucaklayan alevler gibisin

can versin ruhum, sararken seni

tütüne hasretliğim çığlık çığlığa

duramam artık buralarda

sonsuz bir fırtına ol da

dalgaların savaşmadığı bir yere

ölü denizlerin kıyısına sür beni

sadece gökyüzünün kahkahası

tırmalasın kulaklarımı

ah, ne olur al beni ey sevgi

yağmur ıslatmıştır yanaklarımı

kesik soluğumu üşenmeden öp

beni benden uzaklara götür

baksana, buruk hüzünlerime

yağmur olup gözlerime konuyor

hasret doğuran bulutların sancısı.

Sevgiye Dair

Kamuran Adıyaman

Bir dakika beyefendi! Siz, sevmek denince ne kadarını anlıyorsunuz? Ne kadarını uyguluyor ne kadarını paylaşabiliyorsunuz?

Madem sevmek sırf günah diye tutamadığın bir el gibiydi, peki, şimdiye kadar kaç tane eli tuttunuz yahut kaç tanesini ellerinizde tutabildiniz? El deyip geçmeyin… vefasızlığı anlatır, yıpranmışlığı, cefayı söyler, yakılan sigaralar…

Şimdi geceleriniz sizin için şen şakrak geçer, belki de huzur içinde bir uykudasınız. Ama siz gecelerin öyle sessiz sedasız durduğuna bakmayın. Geceler masumların, yalnızların, vefasızca terkedilmişlerin çığlıklarını, ağlayışlarını örter.

Peki, sizin için güven neydi? Hep değişmek mi? Ne özde, ne sözde bir şey olamamak mı?

Ya siz güzel bayan? Sizin için sevmek neydi? Hep kaşını, gözünü, boyunu, posunu sevmek mi? Bedeni kocaman olup yüreği küçük insanlara neler sığdırabildiniz? Gördüğünüz sadece dış güzellik miydi? Neden kırk yılda doyulmayacak güzel gönülleri sevmediniz? Doğru ya siz aşkı hak edene aşkınıza Hayat verene yüreğinizi sunmadınız ki…

Ağlıyor musunuz? Ağlamak güzeldir. İnsanın içini açar, ferahlatır, terbiye eder yanlışa kapılmış nefsin bütün arzularını…

Sevmek öyle değil işte Azizim! Sevmek günlerce, aylarca, bazen yıllarca gözleri yaşlı, yatırlı bir mektubunu beklemekti.

Sevmek tek beden tek yürek olmaktı! Ferhat dağları deldi gönülleri yıkmadı ki!

Kısacası aşk dediğin Leyla'nın kavuşamama ıstırabı gibi olmalı.

Sokak lambası gibi değil!

Sevgi Yolu

Helat Doğan

Sevgi neydi? Evet, sevgi emekti! Sevgi, can ile baş ile zafere koşmaktı...

Sevgi, güzel yüreğe yakışan nakıştır. Sevgi,merhamet ve şefkatle harmanlanmış kalplerin yol ve yordamıdır. Sevgi, aziz gönüllerin dermanıdır.

Sevgi,var oldukça dünya cennetten parçalarla bezenecek vesevgi var oldukça evren tüm ruhlara sükûnetbahşedecek.

Kim bilir belki de toprak anamızınasaletini hâlâ yitirmemiş oluşu onun sinesinde hâlâ nefes alan sevgi yüklü gönüllerin varlığındandır ya da belki göklerin hâlâzarafet dolu maviliğini karanlıklara bırakmamasının nedeni sevginin yaşam sürüyor oluşundandır.

Öten bülbül gülüne hasrettir, gül onun sevdasıdır yani sevgisidir. Bir bülbülün her ötüşü nasıl huzur ile dolduruyor gönüllerimizi, bir bülbülün ötüşü nasıl da açıyor güllerin kanadını. Bir bülbül her öttüğünde sevgi nedir bilmeyen ruhlar bile huzur buluveriyor. Bir bülbülün göklerde kanat çırpışı tüm şairleri kaleme koşturuveriyor.

Sevgi olmasaydı bülbül güle sevdalanmazdı; o vakit ne gülün kanadı açılır dünya süslenirdi ne de sevgi bilmeyen bir ruhun gönlü huzur bulurdu. Sözüm sevgi nedir bilmeyene!Sevgi olmasaydı bülbül güle sevdalanır mıydı sonra gülünün hasretiyle ötüp sevgi nedir bilmeyeni mesut eder miydi?Sevgi nedir bilmeyen bunu görmeli, duymalıbilmeli,sevginin renginden anlamalı, sevginin suretini tahayyül etmeli, o yolda yürümeli, o yola sevdalanmalı, o yola sevgilenmeli…

İnsanlar toprak anamızın sinesindeki güzellikleri görmüyorlar mı? Göklerinarasında neşe içindeki kuşların kanat çırpışını görmüyorlar mı?Zozanların şiir misali bedenini görmüyorlar mı?Denizlerin şanlı dalgalarını görmüyorlar mı? Sevgi bunların hatırına yaşanmalı ve sevgi tertemiz çocukların masum bakışları hatırınayaşatılmalı.

İşte o vakit her gönül huzur ile ilmek ilmek işlenecektir. Çünkü sevgi dünyayı yaşanılır kılan bir hakikattir. Sevgivar oldukça dünya da yaşayacak. Sevgivar oldukça doğa da yeşerecek, gökler ezgi ve ahenklerle raks edecek, toprakanamız sinesinesükûnetten nakşedecek evren ise insana esenlikler bahşedecek. Sevginin hüküm sürdüğü yerde yaşam vardır. Sevgi ise güzel bir yaşamın önderidir. Sevgi varoldukça ve sevginin gücü diri tutuldukça dünya daima nice güzelliklere şahitlik edecektir.

Peki, nedir hayatı bu kadar yaşanılır kılan sevginin anlamı.Tüm kırgınlık ve küskünlükleri toparlayan sevginin amacı nedir? İnsanı çepeçevre saran her güzel şey sevgi ile örtülmüştür. Bir bebeğin adeta melekleri hatırlatan tebessümü sevgidir, sevgi insanın fıtratında olan özdür. İnsan doğmadan önce de doğarken de zaten sevgi ile kuşatılmıştır. Bir çocuğun başını okşamak sevgidir. Bir çiçeği dalında sevmek sevgidir. Ağaçlara, dağa,taşa,toprağa ve göklere selam vermek sevgidir.Dua etmek sevgidir, bir çocuğa nasihat vermek sevgidir, yerdeki ekmek kırıntılarını toplayıp sonra öpüp oradan da alınla buluşturmak sevgidir, şarkısevgidir, şiir sevgidir,ezgi sevgidir,resim sevgidir,bir yaşlının titreyen ellerinden tutup onu karşıdan karşıya ulaştırmak sevgidir, yağmurun gelişine, güneşin doğuşuna, gökte parlayan yıldızların ve ayın varlığına, ilkbahar, yaz,sonbahar ve kışın gelişine şükretmek sevgidir.Sarılmak sevgidir… Tüm acılara tüm ıstıraplara ve kapıya gelen tüm mutluluklara şükretmek sevgidir. Dua etmek sevgidir çünkü duayı Yaradan'ı sevmek duayı doğurur.

İnanmak ve güvenmek de sevgidir bilhassa sevgi demek inanç demek. Sevgi olmadan kimseden kimseye selam geçmez, bunların hepsi sevgidir asıl mesele sevmektir. Birağacı, bir kuşu bir çocuğu, anneyi, babayı, kardeşi,eşi,dostu,sevgiliyi,Yaradan'ı...

Sevgi,emekti… Sevgi, merhamet ve şefkat yolundaki zafere koşmaktır. Sevgi Musa'nın asasında bir sihirdir, destanların dilinde ölümsüz bir kahramandır. Yerlere yeşil toprak, göklere mavi örtüdür ve sevgi Yaradan'ın kudretine vurgundur.

Sevgiye sımsıkı sarılın çünkü sevginin amacı sizi hakikate götürmektir. Hakikat ise doğru olandır. Sevgi yolu iyiliğin birbiriyle yarıştığı yoldur. Sevgiyle kalın dostlar, sevginin esenliğiyle yaşayın...

Süveyla'ya

Gönül Esvedi

Şair Mustafa Işık'a ithafen...

Ah Süveyla,bakma bana öyle

Sessiz bir alfabe yanarken için için

Usul usul kaynayan benim

yanık bağrın tüterken aşk od'unda

Parlamıyorken eskisi gibi yıldızlar

silinsin diye zulmün izleri

tutunsunlar gözlerindeki parıltıya

sen masalların yitik merhameti

nazlı seher vaktinde ışık ol karanlığa

Ey Nirvana yolcusu şiir yüreklim

mısraın mızrak olduğu görülmüş müdür

kelimelerin su içtiği, kana kana

nedendir bunca acı, Zigana'da yara

gülsen, secde ederdi kelimeler sana

Gölgen üzerimde attığım her adım sen

umutlar yeşerir dibinde ah bir bilsen!

yâdıma düşünce bahar güllerin

kavruk sesi olur lâl melâl dillerin

Dicle'ye Fırat'a sevdam bundan

Sen mavi kubbenin gölgesi, ey şair!

kayıp rotalarda kırıktır notalar

yüreğim dökülüverir her defasında

heybende kaç dîl yanmış ki burçların alev

Kerbela'ya ah tutar her vakit

yağmur vakti sevmelerin,Süveyla

Denizin dalgası yoldaşa suskundur

kuşların her ötüşü yüreğinden yansır

ey usul usul kayan yıldız!

gönül kapımdan gir içeri

mavi şehrin çocuklarına selam olsun

bu yol bahara gidiyorsa

yolu sana düşürene hamd olsun

Madem gün bitince gideceksin buradan

İçime kuşların çığlığı batsın süveyla...

Gel Bana

Bekir Acemioğlu

Akşam oldu vakit tamam

Hasretine dayanamam

Sevmişim seni bebeğim

Hep seni bekliyor kollarım

Yaz gününde kış gününde

Yılın dört mevsiminde

Hasretin bu yüreğimde

Hep yoluna bakıyor gözlerim

Ilgıt ılgıt damarımda

Aşk ateşindir bağrımda

Seni isterim hep yanımda

Açtım kollarımı gel sevdiğim.

Bakmadan Geçme