Memnu Meyve

'Ben senin için memnu bir meyveyim sadece!' Birkaç gündür Aklima'nın kurduğu tek cümle buydu ve bu tek cümle, Kabil'in çıldırması için yetiyordu.

'Ben senin için memnu bir meyveyim sadece!'

Birkaç gündür Aklima'nın kurduğu tek cümle buydu ve bu tek cümle, Kabil'in çıldırması için yetiyordu. Oysa o istiyordu ki artık olanları unutsun ve kendisine karşı kırıntı nev'inden bile olsa sevgi sözcükleri kursun. Sükûnetini muhafaza ederek yumuşak bir eda ile "Benimle niçin konuşmuyorsun Aklima?" diye sordu. Aklima sert bir şekilde "Habil'i neden öldürdün?" diyerek sorusuna soruyla karşılık verdi. Artık anlıyordu ki ona mantıklı bir açıklama yapmadığı sürece araları düzelmeyecekti. Her şeyi olduğu gibi anlatmaya karar verdi:

"Şimdi beni çok iyi dinle Aklima! İyi dinlersen inanıyorum ki bana hak vereceksin. Bir akşam babamız Âdem, ben ve kardeşim Habil'i yanına çağırarak evlenme çağımızın geldiğini söyledi ve bizden evlenip barklanmamızı istedi. Ben Habil'in ikizi Lebûda ile Habil de seninle evlenecekti. Babamın kararı kati idiyse de itiraz ettim. Çünkü sen daha güzeldin ve bunda bir haksızlık vardı. Bunu çekinmeden babama da söyledim. O da Allah'a kurban takdim etmemizi ve kurbanlardan hangisi kabul edilirse onun haklı olduğunu ifade etti. İkimiz de takdim ettik ancak Habil'inki kabul gördü."

"Çünkü sen zirai ürünlerinin en kötüsünden hem de az miktarda takdim ettin. Oysa kardeşin Habil, sürüsünün en iyilerinden ve de bolca takdim etti."

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme