Merkez faize dokunmadı!
Piyasaların merakla beklediği kritik açıklama geldi. Fed`in faiz artırımının ardında TCMB, yılın son PPK toplantısında faizlere dokunmadı.
UZMANPARA
Piyasaların merakla beklediği kritik açıklama geldi. Merkez Bankası (TCMB) yılın son ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yaklaşık 10 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği ilk faiz artırımının ardından yaptığı yılın son Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faizi değiştirmedi, faizin alt ve üst koridoruna da dokunmadı.
DOLAR KARARIN ARDINDAN ALEV ALDI!
UZMANLARIN BEKLENTİSİNİ KARŞILAMADI
Toplantı sonrasında yapılan açıklamaya göre, marjinal fonlama oranı yüzde 10,75, Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7,25, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 7,5, GeçLikidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası'nda saat 16.00–17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0, borç verme faizoranı yüzde 12,25 olarak bırakıldı.
Uzmanlar Fed'in faiz artırımının ardından TCMB'nin de iki yıl aradan sonra politika faizini artırması bekliyordu.
TCMB en son 29 Ocak 2014'te olağan dışı bir toplantı gerçekleştirerek politika faizini yüzde 4.5'ten yüzde 10'a yükseltmişti. Fed yaklaşık 10 yıl aradan sonra ilk kez politika faizini 25 baz puanartırarak yüzde 0.25 ile yüzde 0.50 aralığına yükseltirken, bundan sonraki sıkılaştırma adımlarının ise kademeli olacağı mesajını vermişti.
ENFLASYONU İZLEMEYE DEVAM...
Toplantı sonrasında yapılan açıklamada şöyle denildi:
'Sıkı para politikası duruşunun ve alınan makroihtiyati önlemlerin etkisiyle yıllık kredi büyüme hızları makul düzeylerde seyretmektedir. Dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerinin ılımlı seyri cari dengedeki iyileşmeyi desteklemektedir. Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artışın da katkısıyla büyüme kompozisyonu net ihracat lehine değişmektedir. Kurul, açıklanan yapısal reformların uygulamaya geçirilmesinin büyüme potansiyelini önemli ölçüde artırabileceğini değerlendirmektedir.
Enerji fiyatlarındaki gelişmeler enflasyonu olumlu yönde etkilemeye devam etmektedir. Bununla birlikte, birikimli döviz kuru hareketleri çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeyi geciktirmektedir. Bu çerçevede Kurul, küresel piyasalardaki belirsizliklerin enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri ile enerji ve işlenmemiş gıda fiyatlarındaki oynaklıkları dikkate alarak, gerekli görülen süre boyuncalikidite politikasındaki sıkı duruşun korunacağını ifade etmiştir.
Önümüzdeki dönemde para politikası kararları enflasyon görünümüne bağlı olacaktır. Enflasyonbeklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler dikkate alınarak para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir. Kurul, küresel para politikalarındaki normalleşmenin başlaması ile birlikte oynaklıklarda gözlenen düşüşün kalıcı olması halinde önümüzdeki toplantıdan itibaren para politikasındaki sadeleşme adımlarına başlanabileceğini değerlendirmiştir.'
MERKEZ'İN AÇIKLAMASINDA ŞU İFADELERE DİKKAT!
ALB Forex Araştırma Uzmanı ve UZMANPARA yazarı Enver Erkan, konuya ilişkin UZMANPARA'ya sıcağı sıcağına yaptığı açıklamada şunları söyledi:
'Merkez Bankası'nın piyasanın genelinin beklentilerine rağmen faizlerde bir değişiklik yapmamasının ilk yansımalarının olumsuz olduğunu söyleyebiliriz. Fed'in faiz artırmasından sonra birçok ülkenin merkez bankaları para politikaları hamleleri yaparak uzun vadeli risklere karşı önlemlerini alırken, adımlarını Fed'e göre atacağını belirtmiş olan Merkez Bankası'nın faizleri sabit tutmasında kur volatilitesinin düşmesi ve Fed sürecinin yumuşak bir geçişle atlatılmasının etkili olduğunu düşünmekteyiz. Merkez Bankası'nın faizleri sabit tutmasına rağmen, data odaklı olacağını ve proaktif duruşunu 2016'da da devam ettireceğini açıkladığını görüyoruz.
Hali hazırda beklenilen 50 baz puanlık faiz artışı yapılmış olsaydı bile, fonlama maliyeti üzerinde etkisi olmayacağından dolayı bankalararası piyasa borçlanma maliyetlerinde ek bir olumsuzluk yaşanması beklenmemektedir. Fakat, kur tarafında bir miktar baskı oluşması muhtemel gözükmektedir.
Merkez Bankası, sadeleştirmede ön şart olarak belirttiği küresel para politikalarındaki normalleşme ile birlikte, piyasa oynaklığında başlayan gerilemenin kalıcı olması halinde daha önce duyurmuş olduğu sadeleştirme adımlarına başlanabileceğini belirtmektedir. Bununla birlikte, içeride kredi ve makro verilerdeki makul sürecin devamı halinde küresel piyasalardaki gelişmeler Merkez Bankası'nın politika belirlemede daha çok önem vereceği taraftır.'