Mevsim Değişikliği...

Geleceği planlamak adına en önemli konu. Mevsim değişikliklerine girmeden, asıl sorunun insanoğlu kaynaklı olduğuna bakalım. Gelişen Dünya da gelecek adına ne yapıyoruz.?

Durmadan, bıkmadan, tükenmeden inşaat yapıyoruz, bu yanlız bizim ülkemizde değil tüm dünya hemen hemen hepsi gelişmeyi modernleşmeyi betonda arar olmuş. Ne menem bir şey bu beton kardeşim, hayat boyunca sahip olmak istediğimiz birkaç metrekare beton yığını altında yaşamak.

Bu konu nerdengeldi aklına diye soranlarınız olacaktır, evet takıldı işte. Ben bir doğa sever olarak geleceğimizin ve bizden sonraki nesillere ne bırakacağımızı düşünüp duruyorum. Bizim gibi toplumlarda miras olarak önce Ahlâk, Şeref ve idealist nesiller ve bozulmamış doğa bırakmak. Kulağa hoş geliyor değil mi?

Yanlış almaşılmaya sebebiyet vermemek adına tek tek açıklayayım.

Ahlâk ve Şeref derken, aldığımız yarım yamalak din eğitimi değil tabi. Din tamamen bu konunun dışında, neden mi? Günümüz de Din öyle bir hal almış ki Ahlâk'ın kırıntısı bile yok. Öyle Şerefsizler varki, Vatanına inancına ve halkına taa okyanus ötesinden ihanet etmeyi bile, işbirliği yaparak göze alabiliyorlar...! Bu konu çok gündem de olduğundan örnek verdim.

Eğitim müfredatına uysun diye mi demişler bilmem ama Din ve Ahlâk bilgisini bir araya getirmişler. Sanki din olmayınca Ahlâk olmazmış gibi. Hayır efendim bal gibi de Dinsiz de ahlâk olur. Toplumun kırmızı çizgilerine karşı gelmesen, İnançlarına saygılı olursan , insanlara sevgi ve saygı duyarsan, küfür ve hakaret etmez isen , namus kavramını algılayabilirsen ahlâklı diye saygınlık görürsün. Bu bizim gibi toplumlarda önemli bir olgudur.

İdealist nesiller derken, kendi derdine düşmeyip genele yönelik amaçlar peşine düşen kişi derim.Genelden kastım, Vatanseverliği herşeyin üstünde tutmak gerekir, vatanını çağdaşlaşma adına bir adım dahi ileriye götürmek adına çalışan çabalayan nesiller yetiştirerek geleceğe miras olarak bırakmak olmalı amacımız.

Ve;

Mevzunun temel kaynağı Mevsim değişiklikleri. Doğa kendi kendini yenilemek üzerine kurgulanmıştır. Müdahale edilmediği sürece bu döngü kendini yenileyerek yaşar. İnsan dedik ya, doğayı tahrip etmeği misyon edinmiş. Ormanlara, ırmaklara, dağlara, tepelere, göllere, denizlere ve ovalara düşmanıymış gibi davranıyorlar. Fosil enerjiler için savaşlar çıkarıyorlar. Neymiş daha çok zenginliklere kavuşmakmış amaç. Doğa her türlü zenginliği vermiş zaten, bozarsan düzenini istediğin kadar endüstrini teknolojini geliştir nafile. Bir gün ondan aldıklarınızı geri alır.

Depremi ile, Sel'i ile, Fırtınası ile. Öfkesi büyüktür.

Ha bunu Allahın işi deyip geçiştirirsen, Allah'ın gazabı daha büyüktür bilesin. Sana öyle bir hırs verir ki, bitmez tükenmez o hırsın yok olmana sebep olur eyyy İNSANOĞLU.

Aze...