Ne Değişti
Bir sabah uyandık
MEB Kıyafet Yönetmeliği değişmiş
Çok da dillendirilmeden tartışılmadan birden bire.
Tek tip kıyafet kalkmış.
'Nihayet'
25 yıl öğretmen ve idareci olarak görev yaptım.
Üniversitede okuyan iki oğlum var.
Okul Aile Birliklerinde başkanlık yaptım, üyeliklerinde bulundum.
Yani bu yönetmelik yaşamımın bir kısmında hep yer aldı.
Okulun girişine nöbetçi öğretmenler sıralanırdık.
Öğrenciler önümüzden tek tek geçerdi.
Sıralanan öğretmenlerin bakış açıları ve hoşgörü sınırlarına göre..
birimizin kısa bulduğu eteğe diğerimiz ses çıkarmazdı.
Aynı saça birimiz kısa diğerimiz uzun derdik.
Öğrenciler nöbetçi öğretmenlere göre giyinirlerdi.
Zaman zaman gerginlikler de yaşanırdı.
Ders öncesi hazırlık yapmamız, çayımızı içmemiz
güne güzel başlamamız gerekirken biz öğretmenler kıyafet bekçiliği yapardık.
Hep yaptığımız işin anlamsızlığını dile getirirdim.
Ama otoriteyi de sağlamak gerekirdi?
Çoğu zaman kendimizle çelişirdik.
Evde de durum farklı değildi.
Hep saç, kravat ve renkli kazak sorunu vardı.
(şimdi ikisinin saçı da kısacı, kazaklarının çoğu da koyu renk)
Çatışmamak gerek, konu da anlamsız.
Ama bir de öğretmen çocuğu olma misyonu.
Yalvar yakar en az tartışmayla konuyu halletmeye çalışırdım.
Yani kıyafet yönetmeliğinin anlamsızlığı evin de konusuydu.
Tek tip kıyafet uygulayacağız diye herkes çatışırdı.
Anne baba çocuğuyla.
Öğretmen öğrenciyle.
İdare öğretmenle..
Yeni yönetmelikle neler değişti neler değişmedi:
Artık tek tip kıyafet giyilmeyecek. Çağdaş bir karar.
Bazı seçmeli, derslerde baş örtülebilecek.(Bu de zaten yapılıyordu.)
Etek boyu kısa olmayacak kısalığın ölçüsü ne?
Tayt, şort, kısa kollu tişört giyilemeyecek.
Yani öğrenciler istediklerini giyecek.
Daha doğrusu istediklerini GİYEMEYECEK
Öğretmenler yine okul kapılarında kıyafet bekçiliği yapacak.
İdare öğretmenlerden yönetmeliği uygulatmalarını isteyecek.
Anne baba çocuğuyla daha çok çatışacak.
Öğrenciler kendilerini hiç de özgür hissetmeyecek.
Kaygılanıldığı gibi zengin yoksul ezikliği hiç de artmayacak.
Çünkü ayakkabı, çanta, mont, eşofman…
hatta kırtasiye malzemeleri zaten farklı farklıydı.
Yani yoksulun yoksulluğu, zenginin zenginliği zaten belliydi.
Yeni yönetmelikle ÖZGÜRLÜKLER açısından da çok bir şey değişmedi.
Okullarda kıyafet tamamen serbest olsaydı 'Çağdaş değişimden ve Özgürlükten ' bahsedebilirdi. vanhaber, van, haber, van haber serap özdemir, okul, öğretmen, öğrenci, yoksulluk
MEB Kıyafet Yönetmeliği değişmiş
Çok da dillendirilmeden tartışılmadan birden bire.
Tek tip kıyafet kalkmış.
'Nihayet'
25 yıl öğretmen ve idareci olarak görev yaptım.
Üniversitede okuyan iki oğlum var.
Okul Aile Birliklerinde başkanlık yaptım, üyeliklerinde bulundum.
Yani bu yönetmelik yaşamımın bir kısmında hep yer aldı.
Okulun girişine nöbetçi öğretmenler sıralanırdık.
Öğrenciler önümüzden tek tek geçerdi.
Sıralanan öğretmenlerin bakış açıları ve hoşgörü sınırlarına göre..
birimizin kısa bulduğu eteğe diğerimiz ses çıkarmazdı.
Aynı saça birimiz kısa diğerimiz uzun derdik.
Öğrenciler nöbetçi öğretmenlere göre giyinirlerdi.
Zaman zaman gerginlikler de yaşanırdı.
Ders öncesi hazırlık yapmamız, çayımızı içmemiz
güne güzel başlamamız gerekirken biz öğretmenler kıyafet bekçiliği yapardık.
Hep yaptığımız işin anlamsızlığını dile getirirdim.
Ama otoriteyi de sağlamak gerekirdi?
Çoğu zaman kendimizle çelişirdik.
Evde de durum farklı değildi.
Hep saç, kravat ve renkli kazak sorunu vardı.
(şimdi ikisinin saçı da kısacı, kazaklarının çoğu da koyu renk)
Çatışmamak gerek, konu da anlamsız.
Ama bir de öğretmen çocuğu olma misyonu.
Yalvar yakar en az tartışmayla konuyu halletmeye çalışırdım.
Yani kıyafet yönetmeliğinin anlamsızlığı evin de konusuydu.
Tek tip kıyafet uygulayacağız diye herkes çatışırdı.
Anne baba çocuğuyla.
Öğretmen öğrenciyle.
İdare öğretmenle..
Yeni yönetmelikle neler değişti neler değişmedi:
Artık tek tip kıyafet giyilmeyecek. Çağdaş bir karar.
Bazı seçmeli, derslerde baş örtülebilecek.(Bu de zaten yapılıyordu.)
Etek boyu kısa olmayacak kısalığın ölçüsü ne?
Tayt, şort, kısa kollu tişört giyilemeyecek.
Yani öğrenciler istediklerini giyecek.
Daha doğrusu istediklerini GİYEMEYECEK
Öğretmenler yine okul kapılarında kıyafet bekçiliği yapacak.
İdare öğretmenlerden yönetmeliği uygulatmalarını isteyecek.
Anne baba çocuğuyla daha çok çatışacak.
Öğrenciler kendilerini hiç de özgür hissetmeyecek.
Kaygılanıldığı gibi zengin yoksul ezikliği hiç de artmayacak.
Çünkü ayakkabı, çanta, mont, eşofman…
hatta kırtasiye malzemeleri zaten farklı farklıydı.
Yani yoksulun yoksulluğu, zenginin zenginliği zaten belliydi.
Yeni yönetmelikle ÖZGÜRLÜKLER açısından da çok bir şey değişmedi.
Okullarda kıyafet tamamen serbest olsaydı 'Çağdaş değişimden ve Özgürlükten ' bahsedebilirdi. vanhaber, van, haber, van haber serap özdemir, okul, öğretmen, öğrenci, yoksulluk