Ne güzel konuklarımızdır allı turnalar

Bişar çoban elini çenesine koyup seslendi: 'Hey! Vallahi de geldiler!' Erçek Gölünün günün altında beyaz bir ateş gibi yanan sularının uzayıp gittiği kıyılar beyaza kesmişti.

Uzun, ince kırmızı bacakları üzerinde zambaklar açmıştı sanki. Ama onlar hareket ediyordu ve sesleri her geçen saat içinde çoğalıyor Van Gölü Havzasının en şirin göllerinden Erçek Gölü yeni konuklarıyla şenleniyordu.

Uzaktakiler Çoban Bişar'a öfkelendiler:

'Çığırıp durma vilen! Ürkütme sakın!'

Bişar sesini kesti tamam der gibi uzun sopasını salladı.

Ta Kuzey Afrika'dan uçup gelmişlerdi flamingolar. El Flamingo diye adlandırsa da Anadolu insanının Allı Turnalarıydı onlar. Türkülere konu olmuş, hasretliği anlatan uzun diyarların kanatlı dostlarıydı.

Allı turnalar geldi mi kışın beli kırıldı, bahar geldi demekti. Sobaların gündüz dumanları yitip gider, tarlalarda, bağ ve bahçelerde insanlar karıncalar misali hazırlığa girişirdi.

Çevre uzmanları Van Gölü Havzasında yaklaşık iki yüz otuz kuş türünün yaşadığını belirlemişti. Her göç sırasında yedi-sekiz bin flamingonun konakladığı Erçek Gölü bakir alanlarıyla ve bozulmayan doğal yapısıyla sayısız kuş türünün geçiş yuvası olmuştu. Çoban Bişar'ın seslenmesini bile yanlış değerlendiren Erçek halkı da Van 100.Yıl Üniversitesi uzmanları ve öğretmenler tarafından bilinçlendirilmişti. Öyle ki flamingoların geldiği günlerde şenlikler de düzenlenmeye başlamıştı.

Erçek Gölünde bir süre soluklanan flamingolar daha sonra İran'a Urmiye Gölüne doğru kanatlanacak, dönüşte de aynı hava güzergâhını ve konaklama yerlerini kullanacaklar.

Pek yakında Erçek tıpkı Manyas gibi kuş cenneti olacak.

Erçekli hemşerilerimiz de bu güzelliğin pay sahibi olacaklar.

Bakmadan Geçme