Öğrenciler Kadın Cinayetlerini Protesto Etti
Vanın Erciş ilçesinde bir araya gelen üniversite öğrencileri, Mersinin Tarsus ilçesinde katledilen Özgecan Aslan için yürüyüş ve basın açıklaması yaptı.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Erciş Meslek Yüksekokulu ile Erciş İşletme Fakültesi öğrencileri bir araya gelerek Mersin'in Tarsus ilçesinde hunharca katledilen Özgecan Aslan cinayetine ve kadına yönelik her geçen gün biraz daha artan şiddete tepki gösterdiler. Kışla Caddesi üzerinde bulunan Erciş İşletme Fakültesi önünde bir araya gelen ve çoğunluğunu bayan öğrencilerin oluşturduğu kitle, siyah zemin üzerine yazılı ‘Katledilen kadınlar isyanımız, kadın cinayetlerine dur de, tepkini göster' pankartı taşıyarak Erciş Kaymakamlığı yanında bulunan Merkez Park'a kadar slogan atarak yürüdüler. ‘Kadın anadır, anayı öldürme', ‘kadına uzanan eller kırılsın', ‘kadın yaşam özgürlük', ‘kadınlar sana Allah'ın emanetidir' yazılı döviz ve pankartlar eşliğinde Özgecan Aslan'ın fotoğrafını taşıyan öğrencilere vatandaşlar da destek verdi. Güvenlik önlemeleri altında parka gelen öğrenciler, daha sonra basın açıklamasını okudular. Öğrenciler adına basın açıklamasını okuyan Gurbet Aslan isimli öğrenci, öldürülen her kadının isyanları olacağı uyarısında bulundu. Özgecan Aslan'ın bütün dünyanın kendi ihtiyaçlarını gidermesine hizmet ettiğini düşünen erkek tarafından vahşice katledildiğine dikkat çeken Gurbet Aslan, Özgecan'a yönelik gerçekleşen cinayetin dünya toplumunda günlerdir lanetlendiğini de belirterek, “Erkekliğin yüceltilmesine, dokunulmazlığına dayanan sistemi, kendinde kadına yönelik tecavüz ve cinayette dahil her türlü tasarrufu yapma hakkını bulan kişiler oluşturdu. Bütün çarpıcılığıyla hepimizin utancı olarak, artık sayısı unutulmuş cinayetlerden biri daha yaşandı. Her türlü sözü anlamsızlaştıran bir toplumsal cinnettir yaşanan. ‘Aslında kadın cinayetleri artmadı, sadece görünürlüğü arttı' diyen cinsiyetçi zihniyetin bu tecavüz ve tecavüz edilip ardından bıçaklanarak yakılmasının daha sonra da dereye atılmasını sadece birkaç erkeğin sapıklığı, psikopatlığı şeklinde değerlendiremeyiz. Bu ve buna benzer olayları sapkın erkeklik değil hakim erkeklik hüküm kılıyor. Nasıl ki, ırkçılık sadece bir kaç kişinin yaptığı hastalık değilse, kadın düşmanlığı da sadece sapıklık değil, tarihsel kökeni çok eski olan toplumsal ve sistematiktir. İşin toplumsal ve sistematik yönünü görmeden kadın düşmanlığı yapan erkeklere ‘hasta bunlar' diyerek medikalize etme çabaları aslında bilerek ya da bilmeyerek erkekliğin toplumsallaşmış sistematik suçunun tamamen örtbas etme çabalarıdır. 'Irkçılık, kadın düşmanlığı, yani homobofi, transfobi, nefret suçudur . Tarsus'taki tecavüzcü katillerin sadece ‘psikopati' ile adlandırmak nefret suçunu örter. Bir erkeğin bir kadına tecavüz etmemiş olması, o erkeğin ‘toplumsallaşmış erkek şiddetinin' dışında tutmaz. Kadınlar; sizleri aldatan, sizleri köle gibi kullanan, ne yapmanız gerektiğini, nasıl düşünmeniz gerektiğini ve nasıl ölmemiz gerektiğini söyleyen, bu zalimlere asla boyun eğmeyin. Sizleri bir hayvan terbiye eder gibi şartlandırıp topun ağzına sürenlere boyun eğmeyin. Sizler birer makine delilsiniz. Sizler insansınız. Kalbiniz insanlık sevgisi ile dolup taşmaktadır. Son olarak şunu söylemek isterim ki yasta değil isyandasınız. Özgecan Aslan bu olayların ilk kurbanı değil, ama son olması içinde elimizden geleni yapacağız. Özgecan Aslan mücadelemizdir. Unutmayınız ki, kadın insandır erkek ise insanoğludur” dedi.
Yapılan açıklama ve atılan sloganların ardından gurup sessizce dağıldı.