Öldürülen Muhammed Latif Şener Toprağa Verildi
Öldürülen Muhammed Latif Şenerin oğlu Müslim Şener: 'Babam daha önce dükkanında 2 kez tehdit edilmişti.Silah sesini kimse duymamış. Profesyonelce işlenen bir cinayet olduğunu düşünüyorum'
Van'da dün akşam saatlerinde evine giderken vurularak öldürülen Muhammed Latif Şener'in (66) cenazesi toprağa verildikten sonra taziyeleri kabul eden oğlu Müslüm Şener, babasının herkes tarafından sevildiğini belirterek, 'Çok açık sözlüydü ve zulme boyun eğmezdi' dedi. Silah sesini kimsenin duymadığını, cinayetin profesyonelce işlendiğini söyleyen Şener, babasının iki kez tehdit edildiğini belirtti.
Van'ın merkez Tuşba ilçesine bağlı İskele Mahallesi'nde ikamet eden Şener, akşam saatlerinde evine giderken ensesinden vurularak öldürülmüştü. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaşı Tıp Merkezi'ne yapılan otopsinin ardından Şener'in cenazesi, İskele Mahallesi Mezarlığında toprağa verildi.
Taziyeleri kabul eden Müslüm Şener, babasının 20 yıldan bu yana esnaf olduğunu, çarşı merkezinde dükkanı olduğunu ve kimsenin işine karışmadığını ifade ederek, 'İnsancıl bir yönü vardı. Zulme boyun eğmezdi. Sevilen bir insandı. Mazlumların yanındaydı. Kim olursa olsun yüzüne söylerdi, 'Bu yanlıştır' diye. Bundan dolayı da bazı çevreler bu doğru sözünden dolayı sevmezlerdi. 2 kere de dükkanında tehdit edilmişti. Kendi bildiği doğruyu her zaman söylerdi. Olay gecesi de Van'daki olaylardan dolayı arabasıyla gitmedi ve dolmuşla geldi. Bizim evin orada patika bir yol var, karanlık bir yer. Emniyetin de bize verdiği bilgiye göre 1-2 metre mesafeden silahla ensesine vurulduğunu öğrendik ancak silah sesini kimse duymamış, yani acemice işi olmadığını gördük. Profesyonelce yapılan bir iştir. Şehrin göbeğinde nasıl bir can katledilebiliyor? Düşünce, İslam'ı seven fikrinin karşısında olanların dışında bir düşmanı yoktu” ifadelerini kullandı.
Hür Dava Partisi (HÜDA-PAR) Van İl Başkanı Rasim Saygın ise, merhum Şener'in partilerine üye olmadığını ifade ederek, “Müslüman, çok sevdiğimiz bir kardeşimiz, bir ağabeyimizdi. Kendisi parti üyemiz değildi. Defalarca tehdit edilmiş. Barış süreci ile ilgili olarak, bizler parti olarak başından beri bu süreci destekledik fakat yanlışlıkları ortaya koyduk. 'Barış süreci muhakkak ilerletilmeli fakat bu ilerleme sağlanırken polis, asker ve karşı taraf arasındaki çatışmazlık üzerinden bir pazarlık yürümemelidir' dedik. Esas olan vatandaşın huzurudur. Ön şart olarak bu sivil halka silahların doğrultulmaması gerektiği şartı idi. Dolayısıyla şu anda polis, asker ve karşı taraf arasında bir çatışma olmamasının başlı başına çözüm süreci gerçekleşmiştir, sağlıklı gidiyor demek zor. Şu anda gelinen saat, gün itibarıyla onlarca mazlum insan katledildi. Haliyle çözüm sürecine yaklaşım tarzı açısından ciddi bir stratejik hata yapılmıştır. Bu hata insanlarımızın canına mal olmuştur” şeklinde konuştu.