Onurlu Bir Dış Politika İzleniyor

Tebrikler Türkiye. Doğru, tutarlı, kararlı bir dış politika izleyerek dik duruş sergiledikleri için ülke yönetenlerine şükranlarımızı sunuyoruz.

Cumhuriyet tarihi süresince emperyalist güçlere bu denli direnç gösterilememiştir. Bundan böyle, her şey onların istediği gibi olmayacak artık… Karşılarında bölgenin en güçlü ülkesi Türkiye'nin kararlı duruşu ile karşılaşacak herkes… Ülkemizin genel çıkarları neyi gerektiriyorsa onu yapabilecek güçte ve kararda olan liderlere sahip Türkiye… Allah yar ve yardımcıları olsun, onların…

Hepimizin bildiği bir gerçek var….Dünyanın süper güçleri olan Amerika ve Rusya, aslında biribirlerinin rakipleri olmalarına rağmen, çıkarları söz konusu olduğunda birlikte hareket etmekten asla kaçınmazlar.

Bu iki sömürgeci güç, Birleşmiş Milletler Teşkilatının da daimi üyeleridirler. Suriye üzerine çöreklenmiş bu akbabalar buradan en iyi şekilde nasıl yararlanacaklarının hesabını yapmaktadırlar. Suriye'de ölen milyonlarca insan bu sömürgecilerin umurunda değil… Dertleri ne kadar çok söz sahibi olabilirizin peşindedirler. Bunun için de Suriye'de faaliyet içinde bulunan terör örgütlerini diledikleri gibi kullanmaktadırlar. Tüm Dünyanın gözleri önünde PKK'nın Suriye uzantısı olan PYD'nin Cenevre'de yapılacak Suriye ile ilgili toplantıya katılımı konusunda olağanüstü çaba harcamaktadırlar. Bunlar çıkarları için tüm terörisit gruplarla bir araya gelebilir, kendi gelecek planlarını hayata geçirmek için müttefiklerine bile kazık atabilirler.

Amerika PYD'nin toplantıya katılmasını istiyor. Rejim yanlısı Esad'cı Rusya'da PYD'yi istiyor. Ne PYD miş bu paylaşılamıyor? PYD her iki süper gücün de taşeronudur. Bu taşeron örgüt ağababalarının emrinde her türlü melaneti yapmaktadır. İşleri bitince “sömürgecilerin iplerini çekeceğinden” bi haberler…

Bilinen ve bilinmesi gereken gerçek şudur: PYD; PKK, IŞİD vb. Terör örgütleri gibi “kullanım tarihi sona erince” asıl çöplüklerine döneceklerdir. Sömürgeciliklerini asla inkar etmeyen ABD ve Rusya, dünyayı kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirmede bu sacayaklarını kullanıp, ülkelerin yönetimlerine de açıkca “kendine dikkat et, ben ne dersem o olur” demektedirler.

Eski Türkiye'de belki biz de bu noktadaydık. Ancak, Yeni Türkiye'de söz ve karar sahibi olamamanın ezikliği ve hırçınlığı içindedir, bu ülkeler…

Türkiye'nin “Suriye'nin kaderinin belirleneceği Cenevre görüşmeleri ile ilgili “PYD katılırsa, biz yokuz” resti, onlara geri adım attırmış ve emperyalistler boylarının ölçüsünü almışlardır.

Ülkemizin bu kararlı ve tutarlı politikası bizleri onurlandırmıştır.

Herkes haddini bilmelidir…

Bu onurlu davranışlarından dolayı başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu'na, Dışişleri Bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'na ve emeği geçen diğer yetkililere şükranlarımızı sunarız.

Saygılarımla…

Bakmadan Geçme