Orda Mısın Umut?

Her kışın yüreğinde titreyen bir bahar vardır, her gecenin peçesinin ardında tebessümle bekleyen bir şafak misali.

Umut... Öyle bir duygudur ki, söylendiğinde insana birçok şey anımsatır. Kimisi limanda gemi beklerken kimisi otobüs bekler. İşte bir umut ya gelirse diye... Ama biz insanoğlu o kadar çok şey bekliyoruz ki hayattan gerçekleşmesi imkansız olan onca isteklerimiz var ki. İstediğimiz bir şey gerçekleşmeyince hemen umudumuzu kaybediveriyoruz. Doğru olan bu mudur sizce? İnsan umudunu hemen kaybetmeli mi? Elbette o kadar imkânsız olan şeyler beklememeliyiz hayattan ama olma olasılığı olan şeyleri, inatla ve sabırla beklemeliyiz. Çünkü küçücük bir umuttur aslında insanı hayata bağlayan. Kimimiz sevgiyi bekler, kimimiz aşkı, kimimizde başarıyı, makam mevki bekleyenimizde vardır zenginliği umut edenimizde. Umut mutluluktan alınan bir borç gibidir aslında. Hayatta başarıya ulaşmış insanların tümü umudunu yitirmeyen ondan vazgeçmeyenlerdir.

Hastaları iyileştiren, fakirleri zengin eden, aşıkları birleştiren, uzaktaki sevgileri yakın eden duygunun adıdır umut. En küçük derdimizde karamsarlığa kapılırız, oysaki şu hayatta bir şeyin bitişi her zaman başka bir şeyin başlamasına sebep olur. Hayat böyle bir şeydir işte, bir bakarsın her şey bir anda son bulur, son dediğin an her şey yeniden can bulur. Yitirmeyin hayattan umudunuzu, cebinde kalmış son anahtar belki de kapını açacaktır nereden biliyorsun?

Gün gelir kaldıramayacağımızı sandığımız sıkıntılar gelir buluverir bizi. Korkularımız başlar, yarınlara dair korkularımız, hiç bitmeyecek, hiç geçmeyecekmiş gibi hissederiz. Ama biliyormusunuz gözyaşının bile görevi varmış; Ardından gelecek gülümseme için temizlik yaparmış. Her sıkıntının bir sonu olduğu gibi. Tıpkı gecenin ardından olan sabahlar gibi. Öyle saçma hırslara bırakıveririz ki kendimizi. Ne sevdiklerimizi görür gözümüz, ne de sevenlerimizi. Bırakın anlamsız hırslarınızı... Şu toprak altında çırak ta bir usta da. Çatlak bardaktaki su misali bu hayat... içsende tükeniyor, içmesen de. Önemli olan dolu. Dolu hakkını vererek, umut dolu yaşamak. Hayata sımsıkı tutunmak. Var mı hayata söylemek istediklerimiz, hesaplaşmalarımız varmı? Elbette var. Gelin o halde birlikte seslenelim...

'Ee ' si öyle be HAYAT! Senin içinde yuvarlanıp gidiyoruz. Sayende bazen ağlayıp, bazen gülüyoruz. Durup durup kendimize sorular soruyoruz. Cevabını bilsek de bilmemezliğe veriyoruz. Sen nasılsın be HAYAT? Var mı bize oynayacağın yeni bir oyun. Varmı bize göstereceğin başka bir yolun... Ya da söyle ne zaman gelecek senin sonun '. Diyelim.

UMUDUNUZU YİTİRMEDİĞİNİZ YARINLARINIZ OLSUN. SEVGİYLE KALIN.

Bakmadan Geçme