SALDIRILAR KINANDI

SP'den yapılan yazılı açıklamada, “Pazar günü Cumhuriyet Caddesi'nde bir grup hanımefendiye yapılan çirkin saldırıyı Saadet Parti'si camiası olarak şiddetle kınıyoruz. Bu talihsiz olay bizleri derinden üzmüştür. Başörtülü hanım kardeşlerimizin cadde ortasında tartaklanması ve onurlarının zedelenmesi bizim anlayışımızla, inancımızla ve kültürümüzle asla uyuşmamaktadır. Bu saldırı başörtüsüne ve bizlere yapılmıştır. “Kamuoyuna sesleniyoruz ve diyoruz ki”, ‘08 Mart Dünya Kadınlar Günü'nden bahsedenler nerede? Olayın yaşandığı muhitte bulunan esnaf nerede? Bizler Müslümanız, bizim onurumuz inancımızdan gelir. Bu saldırı onurumuza ve inancımıza yapılmıştır. Yerel seçimlere az bir zaman kala artık ilimizin güvensiz bir hale gelmesi, insanlarımızın hırçınlaşması, seviyesizleşmesi bizleri tedirgin etmektedir. Buradan Van emniyetine sesleniyoruz, olayın yaşandığı yerde ki güvenliği neden sağlayamıyorsunuz? İnancımızda ve kültürümüzde hanım kardeşlerimizin ayrı ve önemli bir yeri vardır. Efendimiz (s.a.v) bir hadisi şerifte: “Hanımlarınızı üzmeyin Onlar, Allahü Teâlâ'nın size emanetidir. Onlara yumuşak olun, iyilik edin!” buyurmuşlardır. Şunu iyi biliyoruz ki bizim toplum yapımımızda kan davası dahil hiçbir şahsi ve siyasi olaya kadın alet edilmez ve onlara dokunulmaz. Bu saldırıyı yapanların eğer azcık inanca, Efendimiz'e (s.a.v) ve kadına saygıları varsa, o hanım kardeşlerimizden ve ailelerinden derhal özür dilemelidirler.
Bu çirkin saldırı ile ilgili biz Saadet Partisi olarak toplumu bu şekilde geren ve baskı uygulamaya çalışanları bir kez daha uyarıyoruz. Topluma zarar vermek, hanım kardeşlerimizi barbarca tekmelemek, araç camlarını kırmak, aklıselim insanların yapacağı bir iş değildir. Bu fiili işleyen ve toplumun içinde adeta bir kanser mikrobu gibi çevresine zarar veren bu insan müsveddelerine böylesine insanlık dışı olayları yapmamaları için efendileri tarafından gerekli uyarıları yapmalarını ve o grupları sükunete çağırmalarını telkin ediyor; tüm Van halkımıza saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz” denildi.

Adalet ve Kalkınma Partisi

Van Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Osman Nuri Gülaçar, Hüda-Par mitingi dönüşü 5 bayanın BDP'liler tarafından darp edilmesini kınayarak, “Bilinmelidir ki kadına uzanan ellerde ne şeref ne de haysiyet vardır. Sözde “kadın hakları” edebiyatı yapanlar kadınlara el uzatacak derecede alçalmıştır” dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında ziyaretlerini sürdüren Osman Nuri Gülaçar, Hüda-Par mitingi dönüşü Hüda-Parlı kadınların saldırıya maruz kalmalarını yaptığı açıklama ile kınadı. Bugüne kadar bir çok saldırıya maruz kaldıklarını ve bunun ardı arkasının kesilmediğini anlatan Gülaçar, “Bildiğiniz üzere Van'daki seçim çalışmaları hiç de arzu ettiğimiz bir atmosferde geçmiyor. Bize yönelik esnaf ziyaretimizde başlatılan saldırıların ardı arkası kesilmeden Ak Parti gençlik ve kadın kollarına, seçim araçlarına, Hüda-Par'lı gençlere ve seçim araçlarına, Saadet Partisi seçim araçlarına, Hak-Par teşkilatına ve tüm partilerin billboardlarına yönelik saldırılara şahit olduk. Bugün ise bardağı taşıran son damla olarak Hüda-Par mitingi dönüşünde Semra Şahin ve 4 bacımız BDP seçim bürosu önünde darp edilmiştir. Bilinmelidir ki kadına uzanan ellerde ne şeref ne de haysiyet vardır. Sözde “kadın hakları” edebiyatı yapanlar kadınlara el uzatacak derecede alçalmıştır. Tüm bu şiddet olaylarının tek sorumlusu hiçbir saldırıda sesini çıkarmayan BDP'dir. Daha dün 8 Mart dolayısıyla gövde gösterisi yapanların bugün kadınlara şiddeti reva görmeleri samimiyetlerini ortaya koymaktadır. Bugüne kadar yaşanan olaylar ile ilgili hiçbir göz altı ve tutuklama olmaması ise başka bir zaafın göstergesidir. Yetkililer derhal saldırılar ile ilgili ciddi araştırmalar yapmalıdır” dedi.
Van halkının kandan, baskı ve şiddetten beslenenlere en iyi cevabı vereceğini de sözlerine ekleyen Gülaçar, şöyle konuştu:
“Yıllarca sözüm ona zulme başkaldıranların bugün bölgede zulmün tekeli olmaları acı bir durumdur. Haddini aşan zıddına inkılap eder. Tüm bu saldırılar bölgemizde iktidarını pekiştirmek isteyen güruhun faşisleştiğinin delilidir. Halkımız kandan baskı ve şiddetten beslenenlere en iyi cevabı verecektir. Amaçları bu tip olaylarla halkı korkutmak ve sindirmek olanlar, halkımızın 30 mart günü onurlu ve cesur duruşuna şahit olacaklardır. Şimdiye kadar yapılan tüm saldırıları ve bu saldırılara çanak tutanları şiddetle kınıyorum. Umarım bu saldırılar tekrar etmez. Ne kadınlarımız ne de gençlerimiz sahipsiz değildir. Amaçları çözüm sürecini provoke etmek olanların hesabı yakın zamanda boşa çıkacaktır. Rabbim zalimlerden hesap soracaktır”.