Sancılı bir bekleyiş yaşam
Doğmak denilince ölmeye razı olmak geliyor aklıma. İnsan doğarken hazırdır ölmeye,
Hayat bize sorulmadan izin almadan borç senedine attırmış imzayı bir kere. Bu hayata gelmişsin sorulmadan, yaşayacaksın ödeyeceksin bu borcu.
Hayat bir kredi kartı gibidir. Ne kadar harcarsan borcun o kadar çoğalır. Başımıza gelen her mutluluğu kredi kullanarak yaşarız bize rastlayan her çileyse tüm kullandığımız kredileri yaşam faiziyle ödetir bizlere.
En sıkıntılı anlarınızda susuz kalmış düşlerinize su verin zira onlar büyüdükçe kredi kartı limitiniz yükselecektir.
Fazla ısrar ettiğiniz zaman sonuca ulaşabilirsiniz, ama bir kereye mahsus bir sonuç elde etmiş olursunuz
Bizimle doğuyor yeni bir hikye. Yazık ki biz olmadan bitiyor. Ne tuhaf doğarken karanlıktan aydınlığa geçiyorsun gözlerin kamaşıyor. Oysa Ölüm demek karanlık demek kapatıyorsun gözlerini bir daha açmamacasına karanlıklara.
Kalmak gitmekten zor geliyor kredi kartı yaşamda.
Hep gidenler oldu hayattan kalanı görmedim.
Gidenlerin ardından neyin matemini tutuyoruz?
Kalmak gitmekten zor iken!
Sevdaların feryatları, kalanın kulaklarında çınlıyor. Giden habersiz, giden suskun…
Hangi hikyenin sonu kavuşmakla bitecek?
Hep ayrılık nöbetimi bekleyeceğiz yanı başımızda…
İnsan, diyorum; kime...
Varlığım, diyorum kime
Sana, diyorum; kime...
Son otobüsü kaçırmışım...
Yokluğun, diyorum; kime...
Saatler gece yarısını vuruyor.
Sahici yaşamak diyorum; kime...
Bir çiçek kadar en azından soğukta kırılan, sıcakta ve susuz kaldığında boynu bükülen, ait olmadığı yerde yaşamayan, ait olduğu yerde ise bütün yalnızlığına rağmen bir çiçek misali sahici yaşamaktan Güçlü olmaya çalışmayan sadece olduğu gibi olan, açma günü geldiğinde açan, beklentisiz basit bir yaşamaktan. Sahici ve basit yaşamaktan bahsediyorum; kime....
Saatler sabahı vuruyor.
Kaldıysa kurtarabildiğim kadarıyla, insan yanımla... İnsan, diyorum; kime...
' Ölümün silemeyeceği acı yoktur ' demiş Cervantes.
Ben ki bir ölüyüm, öyle ise neden acı çekiyorum.
Alnımda geçmişten kalan bir yazgı
Gücün yetiyorsa sil de değiştir.
Gönül terazisinin kefesinde kefenini giyinmiş gözlerim.
Yok olmak… Sancılı bir bekleyiş…
Büyük usta şık Veysel'in söylediği gibi, 'Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece.'
Sevgiyle ve umutla ilerleyin…