Seçim sonuçlandı sıra ekonomide
Seçim sürecinin artık geride kalması gerektiğine dikkat çeken iş dünyası serbest piyasa ekonomisi ile reform sürecine girilmesi gerektiğini vurguladı.
Yerel seçimlerin geride kalması ile artık siyasetin krizin ortasındaki ekonomiye odaklanması gerektiğine dikkat çeken iş dünyası, acil bir reform paketi bekliyor. Uluslararası kuruluşlar, Türkiye ekonomisindeki kırılganlıklara ve risklere dikkat çekerken, iş dünyası temsilcileri ise artık yıllardır süregelen seçim atmosferinin geride bırakılarak reform dönemine girilmesi gerektiğini vurguladı. Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) seçim süreci geride kalırken dernek olarak yatırım ortamının önceliklendirilmesini istediklerini belirterek, “Dileğimiz, ülkemizin önümüzdeki dönemde öncelikli olarak ekonomiye ve iş ve yatırım ortamının ilerlemesine odaklanması ve bunu sağlayacak yapısal reformların hızla hayata geçirilmesidir” açıklamasını yaptı.
KATKI SAĞLANMALI
Yazılı açıklamada seçim sonuçlarını yorumlayarak beklentilerini aktaran YASED, 31 Mart yerel seçimlerinin yüksek katılım ve demokratik olgunluk içinde gerçekleştirildiğine yer verdi. Gelecek dönemlerde yerel yöneticilerin seçildikleri bölgelerde, Türkiye'nin sürdürülebilir ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkı sağlamasının beklediğinin dile getirildiği açıklamada, “Bu yaklaşımın tüm siyasi partiler tarafından ortak olarak benimsenmesinin önemine inanıyoruz. Seçime katılan tüm siyasi partileri ve adayları, demokrasinin bu en temel gereğinin yerine getirilmesine yaptıkları katkılardan dolayı kutluyor ve seçilen tüm yöneticilere başarılar diliyoruz” ifadelerine yer verildi.
Başkanlığını Ayşem Sargın'ın (solda) yaptığı YASED ile birlikte Simone Kaslowski'nin başkanı olduğu TÜSİAD, ekonomide reform mesajları verdi.
atronlar kulübü TÜSİAD'dan yapılan açıklamada ise artık ekonomiye kalıcı çözümler bulunarak, serbest piyasa ekonomisinden taviz verilmemesi gerektiğine dikkat çekildi. “Bu bütüncül yaklaşım çerçevesinde, hukuk devletinin, özgürlüklerin ve bağımsız düzenleyici kurulları ile piyasa ekonomisinin güçlenmesi yönündeki tüm atılımlar Türkiye'nin demokrasisi, milli birlik ortamı ve küresel rekabet gücü açısından belirleyici önemdedir” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada, “Hukuk devletinin, özgürlüklerin ve bağımsız düzenleyici kurulları ile piyasa ekonomisinin güçlenmesi yönündeki tüm atılımlar Türkiye'nin demokrasisi, milli birlik ortamı ve küresel rekabet gücü açısından belirleyici önemdedir” denildi.
ODAKLANMA ZAMANI
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, demokrasinin kazandığına işaret ederek, “Turizm dünyasının temsilcileri olarak, her zaman istikrardan ve büyüyen Türkiye'den yana olduk. Şimdi 4.5 yıl seçimsiz dönemde hedefimiz, ekonomik istikrar ve kalkınmaya yönelik olmalıdır. Ekonomiye odaklanma zamanıdır. Ekonominin ve dolayısıyla sektörümüzün büyümesi, gelişmesi için elimizden gelen tüm katkıyı sunacağız” dedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç ise “Hükümetimizin önümüzdeki 4.5 yılı ekonomiyi daha da güçlendirecek yapısal reform dönemi ilan edeceğinden eminiz” diye konuştu.
4.5 yıl sadece reform olsun
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, gelecek 4.5 yılda siyasi istikrarla birlikte, Türkiye ekonomisinde 2. ve 3. nesil reformlara odaklanılması gerektiğini kaydetti, Gülle, “Güçlü Türkiye, güçlü ihracat, güçlü ekonomi, güçlü insan kıymetleri, güçlü altyapı ve ihracat ekosistemi vizyonumuzla, Türk ihracat ailesinin temsilcisi olarak, 2019-2020 döneminde ihracatımızı 200 milyar dolar ve üstüne, ihracatçı sayımızı da 100 bine taşıyacağız. Hedefimiz, dış ticaret fazlası veren Türkiye” diye konuştu.
Kaynak: Sözcü Gazetesi