Şekeroğlu: Rektörlük Yalan Söylüyor
Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörlüğünde yaşanan sorunlar üzerine görevinden istifa eden rektör yardımcılarından Prof. Dr. M. Mehmet Ramazan Şekeroğlu istifası sonrası rektörlük tarafından yapılan açıklamada yalan dolu ifadelere yer verildiğini belirterek YYÜ Rektörlüğüne sert cevap verdi. Rektörlük açıklamasının algı yaratmaya yönelik olduğunu kaydeden Şekeroğlu, Rektörlük Yönetimi olarak bir vefa örneği gösterip dilekçe işleme sokulmamıştır şeklindeki açıklamanın tümüyle yalan olduğunu vurguladı.
İlhan Siyahtaş
5 Şubat 2015 günü gazetemizin manşetinde “Üniversite Yönetiminde Deprem” başlıklı haberde YYÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Kenan Demirel ve Prof. Dr. M. Mehmet Ramazan Şekeroğlu'nun rektörlükte yaşanan rahatsızlık üzerine görevlerinden istifaları ve ifadelerine yer verilmişti.
DİLEKÇE İŞLEME SOKULMAMIŞTIR!
Prof. Dr. Mehmet Ramazan Şekeroğlu'nun istifası sonrası rektörlükte yaşanan rahatsızlıkları bütün açıklığı ile gazetemizde kamuoyu ile paylaşması üzerine YYÜ Rektörlüğü yazılı bir açıklama yaparak özetle şu ifadelere yer vermişti:
“Sayın Prof. Dr. Ramazan Şekeroğlu yakın bir tarihte gerçekleştirilecek rektörlük seçimlerinde aday olacağını belirterek istifa etmiş…Sayın Prof. Dr. Kenan Demirel ise bu yarışta destek vereceği tarafı belirlemiş bu nedenle istifa etmiştir…Ayrıca haberde Prof. Dr. Ramazan Şekeroğlu ve Prof. Dr. Kenan Demirel'in ağzından “tek kişilik bir anlayışın hâkim olduğunu görünce istifa etme kararı aldık” şeklinde ifadelere yer verilmiştir…. Prof. Dr. M. Ramazan Şekeroğlu haberde aday olmadan önce istifa ettiğini fakat bu istifanın Prof. Dr. Peyami Battal tarafından kabul edilmediğini belirtmiştir. Sayın Şekeroğlu ilk olarak deprem sonrasında Sağlık Bakanlığı ile Üniversitemizin afiliye olduğu zamanda istifa etmiştir. Başta bu sistem tam anlaşılmadığından afiliasyon sonucu aktif olarak doktorluk yapmayıp idari görevler yapanlara daha düşük döner sermaye ödeneceği düşünülmüştü. Daha sonra sistem doğru anlaşılıp döner sermaye ücretlerinde böyle bir düşüş olmadığı anlaşılınca Prof. Dr. Ramazan Şekeroğlu istifasını kendi isteği ile işleme koydurtmamıştır. İkinci olarak Sakarya Üniversitesi'ne ataması yapılırken istifa eden sayın Prof. Dr. Şekeroğlu Rektörlük Yönetimini defalarca arayarak istifa dilekçesinin işleme konulmamasını rica etmiştir. Rektörlük Yönetimi olarak bir vefa örneği gösterip dilekçe işleme sokulmamıştır…”
DÜZELTME VE TEKZİP BEKLEDİM
Prof. Dr. M. Ramazan Şekeroğlu YYÜ' nün açıklamasının kamuoyunu yanıltan, algı yaratma çabası olduğunu belirterek YYÜ Rektörlüğü tarafından yapılan gerçek dışı, yanıltıcı açıklamaları tekzip eden bir açıklama beklediğini, ancak geçen zaman içinde gerekli düzeltme ve tekzibin yapılmaması üzerine yasal haklarının saklı kalması kaydıyla kamuoyunu ve YYÜ camiasını doğru bir şekilde bilgilendirmenin ihtiyaç hasıl olduğunu belirterek gerçekleri açıklama gereğini duyduğunu söyledi. Şekeroğlu açıklamasında YYÜ tarafından ileri sürülen iddia ve açıklamaların gerçeği yansıtmadığını belirterek şunları söyledi: “ Van'ımızda can ve mal kaybına yol açan 09 Kasım 2011 tarihli depremden iki gün sonra, 11 Kasım 2011 tarihinde kayınpederim Mekke'de geçirdiği elim bir trafik kazası sonucunda vefat etmiş ve aynı tarihlerde ise annem felç geçirmiştir. Kilis'te bir hastaneye kaldırılan annem uzun süre yoğun bakımda kalmış ve Temmuz 2012'de Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. Depremin yarattığı yaraları sarmak ve üniversitedeki aktif görevlerinden dolayı bu süreçte annemi sadece bir defa ziyaret edebilmişimdir. Ayrıca deprem sonrasında anneme yardım etmek amacıyla eşimi Kilis'e gönderdim. Burada okula devam eden çocuğum okul bahçesindeki kaydırağın tepesinden düşerek yaralanmasına ve hastaneye kaldırılmasına rağmen Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ndeki sorumluluğumdan dolayı bir kez bile oğlumu ziyaret edemedim. Depremle birlikte bu olayları da yaşamam sonrası bu ve benzeri mazeretleri sıralayarak istifa dilekçemde rektör yardımcılığı görevinden affını istedim, ancak hem Tıp Fakültesinden arkadaşlarım hem de Rektörlük Yönetimi tarafından bu kararın tekrar gözden geçirmem gerektiği ifade edildi Hatta bizzat söz konusu dilekçe evrakının üzerine Sayın Rektör, kendi el yazısıyla ‘'bir hafta kadar izine ayrılıp sonra yeniden değerlendirsin'' mealinde bir de not düşmüştür. Ben de işte bu beş günlük süre içinde ancak annemi ve ailemi ziyaret edebildim. İzin dönüşü de tekrar görevine devam etme kararı aldım. Dolayısıyla istifa dilekçemdeki gerekçeler arasında başka bir neden bulunmamaktadır.”
TAMAMEN YALANDAN İBARETTİR
YYÜ yönetiminin 07 Şubat 2015 tarihli gazetelerde yer alan basın açıklamasında şahsımı kastederek ‘'Prof. Dr. Ramazan Şekeroğlu, Sakarya Üniversitesi'ne ataması yapılırken, Rektörlük Yönetimini defalarca arayarak istifa dilekçesinin işleme konulmamasını rica etmiştir. ‘Rektörlük Yönetimi olarak bir vefa örneği gösterip dilekçe işleme sokulmamıştır' şeklindeki beyanat tümüyle yalandır. Ben 2013 yılında Sakarya Üniversitesine nakil yoluyla geçmeye çalıştım, nitekim bütün işlemlerimi tamamlamış ancak yine yakın arkadaşlarımın ve Rektörlük Yönetiminin ‘'Sana Tıp Fakültesi'nde ve yönetimde ihtiyaç var'' ısrarları üzerine Sakarya Üniversitesine geçmekten vazgeçmiştim. Ben Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden ilişik kesme işlemi yapmadığım gibi Sakarya Üniversitesinde de göreve başlamadım. Naklen geçiş yapan birisi neden istifaya gerek duysun ki? Dolayısıyla Sakarya Üniversitesine geçiş yaparken istifa ettiğim ve Rektörlük Yönetimini defalarca arayarak istifa dilekçesinin işleme konulmamasını rica ettiğim beyanı talihsiz bir açıklamadır ve tamamen yalandan ibarettir” dedi.
YANLIŞLIKLARIN ÜZERİNE GİDİLMEDİ
M. Ramazan Şekeroğlu Rektörlüğü tekzip eden açıklamasında deprem sonrası yazılı istifası dışında, çeşitli zamanlarda yönetimsel uyuşmazlıklardan ve yönetim sürecinde görülen yanlışlıkların üzerine gidilmemesi noktasındaki anlaşmazlıklardan dolayı bir kaç defa sözlü istifasını sunduğunu ve bunun Rektör tarafından kabul görmediğini ve kendisinin ikna edilmeye çalışıldığının diğer bir gerçeklik olduğunu kaydederek, “ Söz konusu istifa girişimlerimden birinin nedenini yardımcılığımın ikinci ayında Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı ile yaşadığım gerilim oluştururken, ikincisinin Tıp Fakültesi döner sermaye dağıtımından kaynaklandığını belirtmem gerekir. Bunlarla birlikte diğer bir istifa girişimi, Rektör'ün yakın çevresine tekrar Rektör adaylığını açıkladığı toplantıda rektör yardımcıları ile ilgili yaptığı haksız iddia ve ithamı üzerine olmuştur. Fakat bu istifa da ‘'çevrede yanlış anlaşılacağı'' gerekçesiyle engellenmiştir” diye konuştu.
İFTİRA NİTELİĞİNDE BEYANLAR
Rektörlükçe yapılan açıklamanın gerçeklerden uzak ve tamamen algı oluşturmaya yönelik olduğunu vurgulayan Prof. Dr. M. Mehmet Ramazan Şekeroğlu, “ Rektörlük beyanatlarının YYÜ Senatosu'nda da tekrarlandığı tarafımdan öğrenilmiş ve tamamen gerçek dışı olan bu haberlerin YYÜ yönetimi tarafından hem Üniversite Senatosu'nda hem de açıklamaya yer veren yazılı basında düzeltilmesini talep ettim. Sayın Rektör tarafından 12.02.2015 tarihli Senato toplantısında gerçeğin yukarıda izah edildiği gibi olduğu itiraf edilmiş ancak şu ana kadar herhangi bir gazetede yanlış ve iftira niteliğindeki bu beyanların düzeltildiği görülmemiştir. Şahsımı ve rektör adaylığı sürecini töhmet altında bırakan bu beyanatlar karşısında sabırlı ve kararlı duruşumuz gerçekler ortaya çıkıncaya kadar devam edecektir” dedi.
RAKİBİ KARALAMAYA DÖNÜK BİR AÇIKLAMA
YYÜ Yönetiminde rektör yardımcılığı pozisyonunda bulunduğu süre içinde yaşadığı yönetimsel eksiklikleri ve hataları gördükten sonra ve en önemlisi üniversitenin çeşitli akademik çevrelerinden gelen güçlü bir istek üzerine demokratik bir hak olarak aday olmaya karar verdiğini belirten Şekeroğlu, “02.02.2015 tarihi itibariyle Rektör yardımcılığı görevimden istifa ederek adaylığımı açıkladım. YYÜ yönetiminin yaptığı açıklamaların rektör adaylığı sürecinde güçlü bir rakibi karalamaya dönük bir açıklama olduğu çok açıktır. Aksini iddia edenler, istifalarla ilgili somut belge ve bilgileri ortaya koymalıdırlar. Gerekli merciler nezdinde konuyla ilgili hukuki yollara başvurma hakkımın saklı olduğu bilinmelidir” dedi.