Türk Müziği Korolarından Türk Müziği İbaresinin Kaldırılması
Birkaç gün bekledim. Müzik camiasından bir ses çıkmayınca ben yazayım dedim.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Elazığ, Diyarbakır, Edirne ve Şanlıurfa'daki Devlet Klasik Türk Müziği Korosu ve Türk Halk Müziği koroları veya Topluluklarının isimleri Kürsübaşı Müziği, Medeniyetler Müziği, Rumeli Müzikleri, Sıra Gecesi müzikleri gibi ibarelerle değiştirildi. Biz bunu gazete haberleri ile öğrendik.
Bu üç sebepten ötürü yapılabilir.
1. Siyasi
2. Kültürel
3. Teknik
Her ne sebepten ötürü yapılırsa yapılsın bence iyi bir karar değil, zira tüm bu terimler zaten genel olarak kullandığımız Türk Müziği makamsal yapısı içerisinde kullanılan özellikler içerisinde yaşamlarını sürdürmektedirler ama zamanında devletin başımıza bela ettiği gibi 'acısız arabesk' terimi ile müziğimizde nasıl bir yozlaşma yaşandıysa bu alınan kararla da yüzlerce yıllık geleneksel müziğimizin -ister halk müziği ister kullanılan tabirle sanat müziği olsun- karakterine bir darbe de buradan vuruluyor.
Alınan karar siyasi ise buna hiç gerek yok zira Türk Müziği kavramının içerisinde bütün bu unsurlar yer alabiliyor, keza ben Mısır'a, Tunus'a, Suriye'ye, Ürdün ve İsrail'e gittiğim zaman bile bu müziğin genelinin Makam müziği olduğunu ve Türk Müziği'nin de Makam müziğinin en önemli yekununu oluşturduğunu bizzat gözlemlemiş bir müzisyenim. Alınan karar kültürel ise bu da yanlış zira Kürsübaşı, Sıra gecesi gibi deyimler folklorik özellikler ile bir bütün teşkil eden kültürümüzün bir parçalarıdır. Başlı başına sadece müzik özellikleri ile değil ama bir kültürel yapı içerisinde değerlendirilirler. Bu karar yüzyıldan uzun bir süredir kurumsallaşmış olan yapıyı yozlaştırıcı bir karardır. Alınan karar teknik ise bunun yolu isim değiştirmekten değil ama içindeki işlemez olan zihniyetin değiştirilmesinden geçer. Amaç bu yörelerde kurulmuş olan toplulukların Türkiye Cumhuriyeti'nin dayandığı temel olan kültürel kimliğin muhafaza edilmesi, güncel olarak yaratılan eserlerin icra edilmesi ve yöredeki insanların önce yerel, sonra ulusal ve sonra da evrensel kültürle beslenmesidir.
Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde görev yapan değerli sanatçılar ve düşün insanları vardır. Bu sanatçılar işlerinin ehli ve alanlarında uzman kişilerden mürekkeptir. Bu karar alınırken onların görüşleri ne şekilde alınmıştır? Bu görüşler karara ne şekilde sirayet ettirilmiştir? Tüm bunların gözden geçirilmesi gerekir.
Bu anlamda özellikle Türk Müziği camiasının konuya neden bu kadar sessiz kaldığını da merak ediyorum. Sadece Süleyman Erguner ve Mehmet Özbek'in konu ile ilgili yazıları dışında hiçbir tepki duymadım. Yıllardır en ufak bir dalgalanmada 'müziğimiz elden gidiyor' diye kıyameti koparanlar şimdi herhalde rehavet uykusundalar.