Üç Van kitabı ve bir gerçek (1)
Şahbettin Uluat yazdı...
Van hakkında yazılmış kitapları tanıtan yazıları ile bilinen arkadaşım Araştırmacı Yazar Nedim İlikçi'nin tavsiyesi üzerine kendisinin daha önce bu sayfalarda tanıtımını yapmış olduğu; hemşerimiz Abdulkadir Ungan'ın Zavallı Bir Kuşun Feryadı” adı ile kitaplaştırılmış olan anılarını alıp okudum.
Kapağında “Bir Türk ailesinin Van'dan zorunlu göçüyle başlayan hazin öyküsü (Anı/1915-1924) ibaresi bulunan ve Koray Özalp tarafından yayına hazırlanmış olan kitap iki ana bölümden oluşuyor. Birinci bölümü yer yer kısa açıklamalarla kimi eski dildeki ifadeleri anlaşılır kılınmış ve Latin alfabesi ile basılmış. İkinci bölüm olarak da orijinal Arapça el yazması anılar olduğu gibi kitaba eklenmiş.
Birinci Dünya Savaşı sürecinde Ermeniler tarafından gerçekleştirilmiş olan bir aylık kuşatmadan söz ederek başladığı kitabında Abdulkadir Ungan (o günkü Van Valisi olan) Cevdet Paşa'nın artık Van'ın kurtulmasından ümidini kestiğini, telaşlı haberler göndererek Türk ahalinin şehri terk ederek kaçmasını tebliğ ettiğini ifade ediyor.
Bu tebligat üzerine ahalinin bir kısmının karadan, bir kısmının da Van Gölü üzerinden göç etmek zorunda kaldığını belirttikten sonra kendilerini götüren tekne henüz uzaklaşmadan geride bırakılan şehrin Ermeniler eliyle yakılmaya başlandığını bildiriyor.
Bu göç yolculuğuyla birlikte kitabın kahramanlarının yaşamlarında eski mutlu, huzurlu, sağlıklı, rahat günler bıçakla kesilmiş gibi kesiliyor yerine sefaletle, yoklukla, korkuyla, gerginlikle hastalıklarla dolu günler başlıyor.
Zor bir deniz yolculuğu ile ulaştıkları Tatvan'dan sonra bir kısmı yaya, bir kısmı da öküz arabalarıyla devam ediyorlar.
Açlıktan, hastalıktan yolda kaybettikleri insanlar oluyor. Bitlis'te, Diyarbakır'da zor koşullarda, izbe yerlerde yarı aç yarı tok günler geçiriyorlar. Zorlukların altında ezilen kimi yaşlılar ve çocuklar birer birer yaşamlarını yitiriyorlar.
Sonraları birilerinin desteği ile yazar ve ailesi diğerlerinden ayrılıp Ankara'ya, İstanbul'a da gidiyorlar ama sefalet peşlerini bırakmıyor.
İki kardeş önce annelerini ve çok geçmeden de babalarını kaybedip hem öksüz, hem de yetim kalıyorlar. Bu kimi zorlukları katmerli hale getiriyor.
Kitabın içeriğini oluşturan anıların sahibi Abdulkadir Ungan 37 yaşında yaşama veda ediyor.
Eserin giriş kısmında yazarın torunu Ahmet Lütfi Varoğlu'nun “Tarihe Düşülen Not” başlıklı bir yazısı var. O yazıda hem aile ile ilgili hem de anı defterinin kitaba dönüşüm süreci ile ilgili bilgiler bulunuyor.
*
Zavallı Bir Kuşun Feryadı kitabı bana daha önce okumuş olduğum biri Türk, biri Ermeni yazara ait iki başka kitabı anımsattı. Hikmet Ilgaz tarafından kaleme alınmış olan iki ciltlik Şark Yıldızı'nı ve Oksen Teghtsoonian'ın anılarından oluşan From Van to Toronto'sunu. (Van'dan Toronto'ya)
*
Şark Yıldızı kitabının yazarı Hikmet Ilgaz eserin önsözüne şöyle başlamaktadır.
“Bu roman, Birinci Cihan Harbi sırasında, şark vilâyetlerimizin birinde bulunan bir ailenin başından geçen acıklı bir olayın hikâyesidir.
Bu olaya iştirak eden roman kahramanlarının isimleri şerefli bir mazinin hatırası olarak aynen alınmış, fakat bunlardan halen hayatta bulunanların veya talihsiz olaylara kurban gidenlerin isimleri ise ya meskût geçilmek (söylenmemek) veyahut da birer harfle gösterilmekle yetinilmiştir.
Binaenaleyh romanın gerek birinci kısmındaki tarihi ve gerekse ikinci kısmındaki içtimai olaylarda hayal ve tasavvur sınırlarından taştığına şüphe edilen hadisatın yaşayan nesil arasında şahitleri bulunduğunu aziz okuyucuya beyana mezunum.
Esasen romanın mevzuu ile alâkalı bilgileri vermeyi esirgemeyen bu muhterem zevata lütufkâr yardımlarından dolayı burada alenen şükranlarımı arz eylemeyi bir borç bilirim.”
Bu açıklamaların ışığında Şark Yıldızı'nın bir roman olduğunu ancak romanın içeriğinin gerçek dünyadan ve gerçek insanlardan temin edildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Anlatılan olaylar yaşanmış şeylerdir ve yazarın ifadesine göre kitabın yazıldığı günlerde toplum içinde canlı tanıkları vardır.
DEVAM EDECEK…