Uyyy!.. Cısss!..

Kim mahvoldu?

İstanbul'da Boğaz turu atmak takaya binen bir profesör Temel'in okur-yazar olmadığını öğreninceye

"- Vah... Vah!.. Bütün hayatın mahvolmuş" diyerek üzüntüsünü bildirir.

Tur sırasında aniden bir rüzgar çıkar, taka oluşan dalgalar arasında inip çıkarken, bunkez Temel, profesöre sorar:

"- Ula profesör emica yüzme biley müsün?

Profesör "Bilmiyorum..." Bilmiyorum" yanıtını verip ardından denize düşerken Temel'in durum değerlendirmesi şöyle olur:

"- Ne haber profesor emica? Şimdi kimun hayati mafoldi, ya de baa?

xxxx

Bizi da soyleyecek...

İlk kesiz İstanbul'a gelen Temel ve Cemal, tramvaya binerler. Biletçi her durak öncesi durak adlarını söyledikçe yolculardan bir bölümü iner. Biletçinin uyarılarını gören ve İstanbul'u yeterince tanımaya ün Cemal, arkadaşı Temel'e sorar:

"- Ula, biz nerede ineceğim?

Temel, arkadaşını küçümseyerek yanıtlar:

"- Ula patladın mi? Helbette bizum bir da ismimuzi söylemek. O zaman imecoğuk!..

Xxxx

Geçen yıl elmaydı...

Trabzon'a bağlı ilçelerin birinin adliyesinde iki hakim iddialaşıyordu. Karakolun arkasındaki büyük ağaç kiraz mıdır, armut mudur? diye... Konu üzerinde anlaşamayınca hakimlerden biri;

"- Biz niçin böyle tartışıyoruz? çay ocağı işleticisi Temel'i çağırıp ona soralım," der...

Sorarlar:

"Temel efendi, karakolun arkasındaki şu görünen ağaç ne ağacıdır?"

Temel az önce çay servisi yaparken kulak ucuyla tanık olduğu tartışmada taraf olmamak ve hakimleri birbirine düşürmemek için en politik yanıtı verir:

"- Vollaha hakim beylerum, hau görunen ağaç geçen yıl elma ağacıydı."

xxx

Ezberleyecek...

Az önce bayiiden aynı gazeteden iki tane alan Temel, biraz sonra aynı gazeteden dört tane daha isteyince tezgahtarlık merakla sordu:

"- Beyefendi az önce aynı gazeteden iki tane almıştınız. Şimdi bu dört gazeteyi bine yapacaksınız?"

Temel; "- Ezberleyecoğum... Annamay misun daa?"

Xxxx

Saa bişe diyecek!..

Temel, bahçesindeki incir ağacına çıkmış olan çocuğu görünce sabredemediğin:

"- Ula piç kurusi, çabuk iç aşaaa... Dallari kıra kıra incir yeyesin... Diye çıkıştı ve ardında da ekledi:

"- Habu yaptuğuni bobağan diyecoğum!.."

Temel söylenmesini bitirince ağaçtaki çocuk yukarıdakiödallara doğru seslenir:

"- Bobaaa!.. Bobaaa!.. Ya bak aşaaa... Habu emica saa bile diyecek...

xxx

Öyle horluyor ki...

Köydeki evi ormanın kenarında bulunan Temel'in eşi Fadime'ye İstanbul'dan konuk gelen Nazime önerilerde bulunuyordu:

"- Fadmecuğum, benden saa akıl olmasın ama, bir köpeğiniz olsa iyi olur. habu ormanın kenarında yabanı hayvanlardan korkmayi misunuz? Hiç olmazsa bi tüfek bulundurun evde..."

Fadime kendinden emin bir havada arkadaşını yanıtlar:

"- Ey gidi Nazime, niye korkacağum ki? Temel, uyurken öyle bi horlay ki, ormandaki yabani hayvanların hepimiz kaçacak deluk arayi..."

Xxxx

Bedavacı seni...

Temel, nüktedanlığıyla sevilen-sayılan bir kişi olarak tanınmıştı çevresinde... Uzun süre ortalıkta görünmeyen Temel'e çarşı ortasında rastlayan arkadaşı Cemal nükte ile karışık sataşır:

"-Ula Temel, seni öldi, dediler. Nerelerden çıktın da geldun?"

Temel, hazırcevaplılığıyla arkadaşını yanıtlar:

"- Açıkgöz seni... Ölü babandan haber mi soraysın? O zaman ver kahv parsalarıni da

konuşayım. Öyle bedavadan haber mi verilur?

Xxxx

Bi vurdum...

Köy merasının bölüşülmesi sırasında çıkan kavgada Temel köylüsü Cemal'in kafasını yarmış, iş mahkemeye intikal etmişti.

Duruşmada C.Savcısı iddianameyi okuduktan sonra sıra Temel'in savunmasına gelince masumane bir tavırla şöyle dedi:

"- Hakim benum, bir ben ne bileyım, habu adamun kafasunın çürük raporu olduğuni...

Bi vurdum, kafasi içıne geçti...

xxxx

Ortadoğu haşeresi

ABD'nin Ortadoğu'yu babasının malı sanıp istediği gibi arşınlayıp parselleme hevesi kursağında kaldı. Suriye'nin "Demir perde" döneminden gelen Sovyet Rusya ilişkileri bu devleti şimdilik ayakta tutuyor.

Ama ABD'nin Ortadoğu'nun haşeresi İsrail'in hamiliğini üstlenmesi ve de terör örgütlerini şemsiyesi altına alması huzursuzluğun daha süreceğinin işaretini veriyor. ABD , Ortadoğu'da uyguladığı BOP'tan hava alacak. ABD çizilen karizmasını kurtarma peşinde ama koruduğu haşeresi onu daha çok batağa sokacağa benziyor.

Xxxx

Batı seviniyor!.. Ama...

Türkiye'nin kalkınmasını ve bulunduğu coğrafyada söz sahibi olmasını istemeyen dış güçlerin terörü teşvik yanında bir de el çırpıp seviniyorlar. Nedeni de, Türkiye ekonomisinin tekrar enflasyonla tanışmış olması.

Önceleri frenlenen enflasyonist baskılar son aylarda gemi azıya aldı ve tekrar çift haneli oldu. İşte Batılı sömürgeciler buna seviniyorlar. Ama ne olursa olsun, Türk halkı enflasyonun kaynağında terörle mücadele için yapılan harcamaların büyük payı olduğunu biliyor ve ne pahasına olursa olsun önce terörün bitirilmesini, Suriye bataklığının kurutulmasını istiyor.