Uyyy!.. Cısss!..

Karikatürist- Yazar Hikmet Aksoy'un hazırladığı 'Vansesi Mizah Sayfası' bundan böyle her Cumartesi günleri siz değerli okuyucularımızla buluşuyor.

Hazırlayan: Hikmet Aksoy

ABD CIVIZLIK YAPTI

Daha önce İran'la yaptığı nükleer anlaşmadan cayan ABD, cıvızlık/oyunbozanlık yaparak devletler hukuku konusunda yeni bir zayıf not daha aldı.

ABD, "Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ile bu coğrafyayı kana buladığını, milyon kişinin canına okuduğunu, milyonları evsiz-yurtsuz bıraktığını, Irak'ın, Libya'nın defterini dürdüğünü, Suriye'de ise sert kayaya çarptığını bilmeyen yok.

İran ile yaptığı nükleer anlaşmayı tek taraflı yok saydığını duyuran ABD'nin ne demek istediği ortada:

-Ben istediğimi yaparım... Astığım astık, kestiğim kestik!..

Yok ya!.. Yahni o kadar ucuzladı mı sanıyorsun. Otur kıçının üstüne...

Irak'ı, Libya'yı yakıp yıktıktan sonra Suriye'yi de aynı kafayla hizaya getirmek isteyen ABD'nin son amacı gün gibi ortaya çıkmış bulunuyor. Türkiye'nin terör örgütü olarak tanımladığı eşkıyalara binlerce kamyon silah veren ABD'nin amacını anlamayacak kadar saf değiliz.

Ah Koltuk Ah!..

Siyasal manzarayı tam tarif eden, tanımlayan "Biz bize benzeriz" sözü boşuna söylenmemiş... Önceden beğendiğimiz nice durumu; sonradan tekzip eden bir manzarayı yaşadığımızda yukarıdaki sözle zevahiri kurtarırız.

Şimdiki siyasal ittifaklarda da bunu yaşıyoruz.

Peki, demezler mi şimdi, "Ya daha önceki seçimlerde barajda boğulanlar oldu. Bugünkü aklınızı o zaman niçin kullanmadınız? Şimdi "Demokrasiyi kurtardık!" öyle mi?

Ah koltuk, sen nelere kadirsin ah!..

Siyasete "ince ayar!"

Siyasetin ayarı değişecek gibi.. Gözlenen o ki, önceleri ayarsız, akortsuz atıp tutan kimi sözcülerin kulaklarına soğuk su kaçmış sanki...

Herkes kendine çeki-düzen verme derdine düşmüş durumda.

CHP, Muharrem İnce gibi ağzı laf yapan adayı bulunca siyasetin fırtınaya mı, lodosa mı dönüşeceği merak ediliyor.

Eskisi gibi desteksiz atmalar olacak mı? Yoksa" Gün ola, harman ola..."

Yaşayan görecek elbet.

O Zaman Ne Olur?

"Dereyi görmeden paçayı sıyıran"lardan değildik. Öyle bir toplum olduk ki, hep abdestli olmayı seviyoruz da; "desturlu!" konuşmayı nedense beceremiyoruz.

Aklımıza geleni, dilimize bulaşanı hemen söylüyoruz bu nedenle...

Bir beis sınırımız yok bu konuda.

Şimdi hep seçim öncesinin afaki havasına kapılıp atıp-tutmayı seviyoruz. Arkadan ne geleceğini hiç düşünmüyoruz.

Yani, yarınki hava raporunu merak ettiğimiz kadar, azıcık olsun yapacağımız eylemlerin ve de söylemlerin nereye varacağını tahmin etmeyi sevmiyoruz.

"Ne olursa olsun!" dik kafalılığı...

Peki, seçimi yaptık. Sonuçta "Başkan", kişisel olarak koltuğuna oturdu. Öte yanda TBMM'de oluşan siyasal tablo "Başkan"la anlaşamaz bir kadronun çoğunluğu olursa ne olacak?

Böyle zamanların sözüdür; "Ayıkla pirincin 'Başkanlık' taşını..."

Yüce Rabb'im; ne zaman akıl ihsan edeceksin bu siyaset fakiri kullarına...

Kanarya'nın iştahı kursağında kaldı

Ziraat Türkiye Kupasında; yüze yüze kuyruğa gelinen karşılaşmada gülen taraf Akhisar'ın efeleri oldu. Rakipleriyle Diyarbakır'da karşılaşan Efeler; Sarı Kanaryaların kanatlarını öylesine yoldu ki, uçamaz oldu, düşleri kâbusa döndü. İstanbul'un Sarı Kanaryaları uğradıkları hayal kırıklığıyla uçakta "Kupalardan bir yar gelmez bizlere// Kimse acımaz bize düştük dillere" şarkısını söyleyerek kendilerini acındırdılar.

Öte yandan Ziraat Türkiye kupasını -ilk kez- bir ilçe olan Akhisar'ın kazanmasıyla Ege'de yer yerinden oynadı. Akhisar taraftarları " Akhisar... Akhisar... Fenerbahçe'yi bir daha sar..." şeklinde sabaha kadar slogan attılar.

Bakmadan Geçme