Uzmanlardan öğrencilere YGS tavsiyesi

Türkiye'de 2 milyonu aşkın adayın girdiği YGS'nin üniversiteye giriş sistemindeki ilk aşama olduğunu belirten uzmanlar, adayların özellikle son haftalarda dikkat etmesi gereken hususların olduğunu söylediler. YGS'ye giren adayların en az yarısının durumunun, iyi de olsa kötü de olsa son haftalarda belli olduğunu ifade eden uzmanlar, son haftaların adeta koltuğu terk etme ve kapma dönemi olduğunu vurguladılar. Sınava sayılı günler kala adayların, yapmaları ve yapmamaları gereken konulara değinen Kavram Eğitim Kurumları Müdürü Lokman Tekin, “Öncelikle YGS; 9'uncu sınıf müfredatından soruların sorulduğu, bilginin yanı sıra öğrencinin dayanıklılığının, konsantrasyon gücünün, dikkatinin, analiz ve sentez becerisinin ve okuduğunu anlama becerisinin sınandığı bir sınavdır. Bu yüzden öğrencilerin, son günlerde psikolojik ve biyolojik açıdan iyi bir final yapmaları gerekmektedir” dedi.

"Başarılı olmanın en önemli yolu, sınav gününü normalleştirmektir"
Öğrencilerin sınavda başarılı olmalarının en önemli yolunun, sınav gününü normalleştirmeleri olduğuna dikkat çeken Tekin, “Adaylar, sınav gününü ne kadar normal bir gün haline dönüştürebilirlerse, o kadar başarılı olacaklardır. Bu yüzden, sınava en geç bir hafta kala, sınav gününün yaşanması gerekir. Bu temelde uyku ve kahvaltı saatlerinin netleşmesi gerekir. Uyku düzeni, öğrencilerin kendilerini sistemleştirmelerinin en önemli yoludur. Bu yüzden işe buradan başlanması önemlidir. Öğrenci, son bir haftada en fazla 7 saat, en az 6 saat uyumalıdır. İnsanın en verimli zamanı, uyandıktan 3 saat sonrasıdır. Bu yüzden sınav saatinden 3 saat önce öğrencilerin uyanmaları önemlidir. Yani YGS saati 10.00 olduğuna göre, öğrencilerin en geç 07.00'da uyanmaları gerekir. Son bir haftada kahvaltı saatleri ve kahvaltıda yenilenler önemlidir. Özellikle sınav sabahı yapılacak kahvaltının, son bir haftada yapılması, sınava bir kaç gün kala yağlı yiyeceklerden ve kırmızı etten kaçınılması önemlidir” ifadelerini kullandı.

Öğrencilerin konu çalışmalarını sınava bir-iki hafta kala en aza indirmeleri gerektiğini dile getiren Tekin, konu çalışmasının daha çok hatırlama amaçlı, kısa zaman dilimlerinde yapılması gerektiğini söyledi. Konu yerine deneme sınavlarına, geçmiş yıllarda çıkan sorulara, ders denemelerine ve karma soru çözümüne ağırlık verilmesi gerektiğine de değinen Tekin, “Son 10 günde sabah sınav saatinde bir deneme sınavı çözülmeli, öğleden sonraları sınav değerlendirmesi ve kısa konu tekrarları yapılmalı, akşamları ise son yılların ÖSS-YGS soruları ve ders denemeleri çözülmelidir. Sınava 3 gün kala, yani 9 Mart'ta 2015'in, 2 gün kala ise 10 Mart 2016'nın YGS soruları çözülmelidir. En son yapılması gereken çalışma da budur” şeklinde konuştu.

"Öğrenciler sigara içilen ortamlarda bulunmamalı"
11 Mart gününün ders çalışılması için uygun olmadığını belirten Tekin, şöyle konuştu:
“Bugünü öğrenciler, daha çok kendilerini yormayacak etkinliklerle geçirmelidirler. Sigara içilen ortamlara girmemeleri, gürültülü ortamlarda dolaşmamaları ve ağır sportif etkinliklerde bulunmamaları gerekir. Kendisini mutlu edebilecek ve çok fazla efor sarf etmesini gerektirmeyecek etkinlikler yapması gerekir. Örneğin sevdiği kişilerle kır gezisi yapabilir, uzun zamandır görmediği bir akrabasını ya da arkadaşını ziyaret edebilir. Sınava bir gün kala yapılması gereken en önemli şey, sınav binasının ve salonunun görülmesidir. Daha önce görülmüş olsa ya da bilinen bir yer olsa da, öğrencilerin sınava girecekleri salonlarını önceden görmeleri, onların kaygılarını azaltacaktır. Sınav salonunda abartıldığı gibi deneme sınavının çözülmesi, sıranın değiştirilmesi gerekmez. Ancak öğrencinin sırasında birkaç dakika oturması, sınıfının rengini, ışığı alma açısını, öğretmen kürsüsünün ve çöp kutusunun yerini öğrenmesi, kaygısını azaltmasında önemlidir. Yine oturduğu yer ile sınava gireceği yer arasındaki mesafeyi iyi ayarlaması da çok önemlidir.”

Sınav akşamı öğrencinin ılık bir duş alması ve uyumadan önce klasik müzik dinlemesinin yanında bir dilek tutmasının da onu rahatlatacağını ifade eden Tekin, “Sınav akşamı, sınavda götürülmesi gereken belgelerin hazırlanması gerekir. Sınav giriş belgesi ve kimlik olmadan öğrenci sınava giremez. Bu yüzden bu iki belgenin, sınav akşamı hazırlanması önemlidir. Sınav giriş belgesi kaybolan, yırtılan ya da ellerine geçmemiş olan öğrenciler, nüfus cüzdanlarıyla bizzat başvurarak, ÖSYM merkezlerinden ikinci bir giriş belgesi çıkarttırabilirler. ÖSYM merkezleri, sınav sabahı da açık olacaktır. Sınavda öğrencilerin rahat giysiler tercih etmeleri, rahat hareket etmeleri açısından önemlidir. Ayrıca parfüm, kolonya, krem gibi koku yayıcıların da aşırı kullanılmaması önemlidir. Öğrencilerin, en geç saat 09.30'da, en erken 09.15'te sınav binasının bahçesinde olmaya çalışmaları da dikkat edilmesi gereken bir diğer husustur. Çünkü erken giderse strese girer, geç giderse de telaşlanır. Sınav zilinin çalınmasıyla birlikte, öğrencilerin heyecanlanması çok normaldir. Bu yüzden heyecanlanan öğrencilerin, kendilerini suçlamamaları ve sakin davranmaya çalışmaları gerekir. İlk 20 dakikaya kadar da heyecanın yatışmaması doğaldır. Bir süreden sonra, suyun yüzeyine çıkan bir nesne gibi, öğrencinin de bilgileri yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlayacaktır” diye kaydetti.

"Öğrenciler turlama tekniğini kullanmalıdır"
Sınav sırasında öğrencilerin olup bitenlere karşı kayıtsız kalmalarının onlar için önemli olduğunu aktaran Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sınav sırasında test tekniklerinin kullanılmaya çalışılması, dikkat edilmesi gereken en önemli husustur. Örneğin zaman alıcı ve psikolojik gerilimi yüksek soru tipleri karşısında öğrencilerin soğukkanlı davranmaları çok önemlidir. Sınav tekniğinde, her 10 sorudan biri çok kolay, biri de çok zordur. Bu iki soru tipleri de tuzak olarak kullanılır. Öğrencilerin, çok kolay sorularla karşılaştıklarında ‘sınav çok basit' edasına kapılıp, sınavı hafife almamaları gerekir. Unutulmamalıdır ki, müsabakayı kaybetmenin en önemli nedenlerinden biri, rakibi hafife almaktır. Bu yüzden bu soru tipleri karşısında öğrencilerin soğukkanlılıklarını yitirmemeleri gerekir. Yine zor bir soru ile karşılaştıklarında, ‘sınav çok zor, baştan kaybettim' edasına kapılmamaları da çok önemlidir. Bu sorularla karşılaşıldığında, sorunun bırakılıp diğer sorulara geçilmesi gerekir. Öğrenciler, bu vesileyle çok önemli olan bir tekniği (Turlama tekniği) kullanabilirler. Turlama tekniği, karşılaşılan zor ve zaman alıcı soruların bir sonraki tura bırakılmasıdır. Kodlamayı en sona bırakmak, büyük bir hatadır. En doğru kodlama şekli ise sayfa sayfa yapılan kodlamadır. Sınav bitiminde, öğrencilerin salondan çıkarkenki düşünceleri ve duyguları, onların sağlıkları açısından çok önemlidir. Bunun için sınav nasıl geçerse geçsin, salondan çıkarken öğrencilerin, ‘sınavımın iyi geçmesi için elimden geleni yaptım, kendimle gurur duyuyorum' diye düşünmeleri, onların hayatlarını önemli ölçüde olumlu etkileyecektir. YGS'den bir iki gün sonra LYS'ye çalışmaya başlamaları gerekir. Alınları açık, başları dik, göğüsleri kabarık olsun. Unutmayın ki her gün yeni bir gün doğuyor. Bu yeni gün yarın da doğacaktır. Her yeni güne umutla bakmalısın ve bugünde en iyisini sen yapmalısın. Bu duygularla sınava girecek bütün öğrencilere başarılar dilerim.”