Vali Murat Zorluoğlu'na açık mektup

Vanlılar netice olarak güvenli, huzurlu, mutluluk duyulan, yaşam heyecanı olan herkesin sorumluluğunun gereğini yerine getirdiği ve ortak paydada birleştiği nezih bir şehirde yaşamak istiyor.

Sayın Valim,

Şehrimize hoş geldiniz. Her yeni başlangıç yeni bir umuttur. Kültürümüzde, şiirimizde, türkümüzde yeri olan, Vanlıların günlük yaşamında kardeşliği ifade eden "Gardaş" tanımı sizin ifadenizle daha bir anlam kazanarak halkımızın gönlünde karşılık buldu.

Valilikteki ilk basın toplantısında idarecilik ve hizmet anlayışınızı, prensiplerinizi, önceliklerinizi kamuoyu ile paylaştınız. Söylenmesi gerekenleri söylediniz, muhataplarına gereken mesajları verdiniz.

Sayın Valim,

Şehrimiz Van ile memleketiniz Trabzon ve diğer Karadeniz kentleri arasında tarihten gelen köklü bir yakınlık, dostluk vardır. Osmanlı döneminde Van'ın İstanbul ile bağlantısı Cumhuriyet dönemine kadar Trabzon'dan gemilerle sağlanmıştır. Ayrıca Rizeli Kalakavan daha doğrusu Kalkanvan ailesi Osmanlı döneminde göç eden Vanlı bir ailedir. 1915'te Van'ın Ruslar tarafından işgali sırasında Van savunmasında Türk, Kürt, Çerkez birliklerinin yanı sıra Laz birliğide kahramanca görev almıştır.

Farklı dönemlerde Van'a yerleşen Trabzonlular, Rizeliler ile Vanlılar ticaret ortaklığı, komşuluk, dostluk yapmakla kalmamışlar kız alıp vererek akraba olmuşlar. Mesela İskele mahallemizin yerlilerinden Trabzon kökenli eniştemiz, dayımızın damadı Bahri Ertan ve ailesini çok sever ve sayarız.

Karadeniz-Van kardeşliği bunlarla bitmiyor.

Çaykara'da 1963 yılında meydana gelen heyelan nedeniyle doğdukları toprakları terk etmek zorunda kalan çok sayıda aile, dönemin Maliye Bakanı olan Van Milletvekili merhum Ferit Melen tarafından "Halkların Kaynaşması" projesi kapsamında Özalp ilçemize bağlı Emek ve Dönerdere köylerine yerleştirilerek yarım asırdan bu yana Çaykaralılar ile yöre halkı arasında kardeşlik bağı kurulmasını sağlanmıştır. Demem o ki, siz Vanlılara, gardaş dediğiniz Vanlılar da size yabancı değil.

Sayın Valim,

Kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri çalışmalarıyla ilgili bilgilendirme dosyası sundular ya da sunacaklar. Bende kentin insanı, gazetecisi olarak bazı sorun ve önerileri bu köşede takdirlerinize sunmakta yarar görüyorum.

Şöyle:

* 7 bin yıllık geçmişi olan Van şehri Urartulardan Osmanlılara; Selçuklulardan günümüze savaş, işgal, isyan, deprem, yoksulluk, terör, göç ve farklı sosyal olaylara maruz kalmıştır. Yaşanan felaketler şehrimizin toplumsal ve sosyal dokusunu tahrip etmiş, hafızasının kaybolmasına, kimliğinin dejenerasyonuna yol açmıştır. Ciddi yıkımlar yaşayan ilimiz kimlik, insanlarımız gelecek kaygısı taşımaktadırlar.

* Merkezi ve yerel yetkilere birlikte sahip olmanız hem Van için hem de makamınız için büyük önem taşımaktadır. Zaman ve kaynaklar nitelikli insanlar eliyle doğru projelerle yerinde ve hızlı bir şekilde kullanılırsa bu avantaj fırsata dönüşebilir.

* Valiliğiniz süresince yetkisi görevi ne olursa olsun, kimlerden oluşursa oluşsun, kentimizin tarihini, kültürünü, sosyal yapısını, ayrıntılarıyla iyi bilen ve bilgileri makamınıza doğru şekilde aktaran kişi veya kişilerden yararlanmalısınız.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme