VAN TÜRKÜLERİ CAZ FORMUNDA YORUMLANACAK
Birbirinden güzel ezgi ve sözlere sahip olan Van Türküleri, caz müziği formunda yorumlanarak müzikseverlerle buluşturulacak. Van'da caz müziği üzerine konserler düzenleyen Road To (Jazza giden yol) Jazz Grubu Şefi Siyabent Bayat, 'Van'da ilk defa biz Road To Jazz Grubunu kurduk. Konserlerimiz çok büyük bir ilgi gördü. Şimdi Van türkülerini caz formunda yorumlayarak şehrimizin kültürüne, tanıtımına katkı sunmak istiyoruz. Van'da kurumların kuruluşların gönüllere dokunacak projemize destek vermelerini istiyoruz' dedi.
Burhan Ergin
Van'da caz müziğinin yerel temsilcileri Road To Jazz Grubu Van'ın bilinen ve bilinmeyen yüzlerce Van türküsünü caz müziği tarzından yorumlayarak Van'ın kültürüne, müziğine ve tanıtımına katkı yapamaya harılanıyor.
Caz müziğine Van'da büyük ilginin olduğunu, verdikleri konserlere Vanlıların önemli katılım sağladığını kaydeden Road To Jazz Grubu Şefi Siyabent Bayat, “Caz pek çok farklı insanların mirasından oluşmaktadır. Caz bazıları tarafından modern müzik türlerinin başlangıcı olarak görür. Caz dinlenebilir ve çalınabilir tamamıyla teknik, armoni ve akor müzik tarzıdır. 1800'ler de Amerika'nın güneyinde müzik Afrika kökenli kölelerin yaşam alanlarında hayatın ayrılmaz bir parçasıydı. Kutlamalarda, yaslarda, eğlencelerde, çalışırken ve bu müzik Avrupa-Amerika geleneksel müziği ile harmanlanarak blues, ragtime ve diğer müzik formlarını yarattı. İlk ortaya çıkışından şimdiye dek, caz 19 ve 20. yüzyıl Amerikan popüler müziğinden etkilenmiştir. Caz terimi ilk batı kıyısında ortaya çıkmış ve Chigago'da 1915'lerde yapılan müziği tanımlamak için kullanılmıştır. Dünyada ve Türkiye'de çok geniş kesimin ilgi gösterdiği caz Van'da da ilgiyle dinleniliyor. Van'da ilk defa biz Road To Jazz Grubunu kurduk. Verdiğimiz konserlerimiz çok büyük bir ilgi gördü. Güzel bir projemiz var. Biz Van Türkülerini caz formunda yorumlayarak kadim kültürümüze, ilimizin tanıtımına müzik ile katkı sunmak istiyoruz. Bu amaçla sevilen ve dillerden düşmeyen Van türküleri başta olmak üzere notaya alınarak kayıt altında alınan yüzlerce Van türküsünü caz forumunda yorumlayarak müzikseverlerin beğenisine sunacağız. Projemize kurum ve kuruluşların desteğini bekliyoruz” dedi.
“Van'ın müzik hayatına katkılar sağlayacağıma inanıyorum”
Road To Jazz Grubu Şefi ve müzik öğretmeni Siyabent Bayat, “Van'daki kurumlarla görüşüyoruz fakat beklediğimiz desteği alamıyoruz. Mesela Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinde caz müziğiyle ilgili büyük bir eksiklik var. Bunu gidermek için kendi alanım olan caz ile ilgili ders vermek istedim ama ne yazık ki bu talebim ilgili bölümlerce kabul edilmedi. Üniversitemiz bu şansı bize verebilirse hem üniversitemizin hem de Şehrimizin müzik hayatına önemli katkılar sağlayacağımıza inanıyorum. Bu konuda görev bekliyoruz” dedi.
“Konser hayatım devlet tiyatrolarında gerçekleşti”
Müzik yaşantısından söz eden Siyabent Bayat, devlet tiyatrolarında müzisyen olarak çalıştığını belirterek, “Van doğumluyum. Müzik hayatım Güzel Sanatlar Lisesi'nde başladı. Başarılı bir lise hayatım oldu. Çünkü çok yetenekli öğretmenlerimiz vardı. Fatih İş öğretmenimiz hem müzikal anlamda, hem de sosyal anlamda benim ufkumun açılmasına neden olan önemli bir isimdir. Çalışmayı çok seviyorum, lise hayatım boyunca günde 10 saat çalışırdım. Hatta akşamdan memurlardan anahtarı alırdık, sabah herkesten önce okulu açıp, çalışmaya başlardık. Anahtarı yine memurlara teslim etmezdik, okulu saat 9 gibi biz kapatırdık. Günde en az 10-11 saat çalışırdık. O süreçte çalıştığımız birçok arkadaşımız şuan Türkiye'de çok başarılı projeler yapıyor. Bu çalışmalar sırasında hayatın değiştiğini gördüm ve o yıllarda Almanya'ya bir konser projemiz oldu. Aslında proje su üzerineydi. Bizde burada su üzerine yapılan türküleri Almanya konserinde seslendirdik. Konseri Fatih İş adlı öğretmenimiz ile birlikte organize ettik. Konser hayatım devlet tiyatroların bünyesinde daha bir güç kazandı. Çünkü o yıllarda devlet tiyatrolarında da müzisyen olarak çalışıyordum. O dönem Türkiye'nin birçok yerine gidip tiyatro müziği yaptık” diye konuştu.
“Türk Silahlı Kuvvetleri'nin caz müzikalinde solist olarak yer aldım”
Road To Jazz Grubu kuruluşunun hikayesine değinen Bayat, “Van Güzel Sanatlar Lisesi'nden mezun olduktan sonra üniversite hayatıma hep İstanbul'da devam etmeyi hedeflemiştim. Ancak bir arkadaşımın önerisi üzerine Ankara Gazi Üniversitesi'nde müzik öğretmenliği bölümünde okumaya başladım. Üniversitenin ilk döneminden itibaren hayatımın değiştiğini ve istediğim şeyleri yapabileceğimi gördüm. Gazi Gençlik Oda Orkestrası grubunun bir konserinde yer aldım. O süreçte okulumuza eğitim görmek için askeri bandodan gelenler vardı. Onlarda çok müthiş bir caz yeteneği ve eğitimi olduğunu gördüm. Onlarla arkadaşlık geliştirmeye başladım. Kısa sürede iyi bir yol kat ettim. Daha sonra benim gerçek anlamda ilk verdiğim caz konseri oldu. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin caz müzikalinde solist olarak yer aldım. Müzikalde bir eser seslendirdim. Bunun yanında aranjörlük yeteneğimin olduğunu da fark ettim. Düzenlemeler yapardım, ayrıca bizim yöremize ait türküleri caz olarak çalmaya çalıştım. Daha sonra müzik arkadaşlarımla birlikte bir grup kurduk. Bu arkadaşlarımın çoğu Türk Silahlı Kuvvetleri'nin orkestrasına mensuptu. İzmir, Denizli, Ankara gibi çeşitli illerde konserler düzenledik. O sıra üniversiteyi bitirip, yüksek lisansa başladım. Ben olgunlaşma dönemine girdiğimi gördüm” şeklinde konuştu.
“Ailemin bütün üyeleri müzikle ilgilenir”
Ailesinin de müzikle ilgilendiğini kaydeden Bayat, “Ailemin bütün üyeleri müzikle ilgilenir. Bir ağabeyim müzik öğretmeni, babam bağlama çalıp türküler söyler. Annemin de bir şekilde çok güzel yetenekleri vardır. 10 yaşındayken İstanbul Üniversitesinden gelen bir profesörle tanıştım. Kürt müziği, dengbej müziği ve bu yörenin müziğinin caz müziğiyle ortak bir noktasını yakalayıp bunun üzerine araştırma yaptığını söylemişti. Çocukluğumdan bu yana hep aklıma takılmıştı ve zaman zaman düşünürdüm. Daha sonra iki müzik türünde de bir özgürlüğün olduğunu fark ettim. Belli bir melodik hat var. Onun üzerine okunan doğaçlama bir hikaye var. her ikisinin de ortak noktası buymuş, bununla ilgili çalışmalar ve projeler yapmaya çalıştım. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin kültürü üzerine cazla sentezleyerek, bir proje yapacaktım fakat annemin rahatsızlığı nedeniyle Van'a gelmek zorunda kaldım. Annemin beyin damarları tıkanmıştı. 40 gün boyunca komada kaldı. Çok şükür annem gözlerini açarak, tekrardan yaşama başladı. 40 günlük süre zarfında birçok şeyin muhasebesini yaptım” dedi.
“Van'da caz müziğine büyük talep var”
Van'da caz müziğine büyük bir talebin olduğunu söyleyen Bayat, “Milli Eğitim Bakanlığı sınavlarına girdim ve atamayla Hoşap'ta müzik öğretmenliğine başladım. Şuan görevime devam ediyorum. Tabi bu arada caz müziği çalışmalarımıza da kaldığı yerden devam ederek, Van'da caz anlamında hiçbir çalışmanın yapılmadığını öğrendim. Bunun üzerine Road To Jazz Grubu olarak bazı çalışmalar yaptık. Van'da caz müziğe büyük bir talebin olduğunu gördük. Müzik çabalarımızı daha çok geliştirmemiz gerektiğini düşünüyoruz” diye belirtti.
“Grubumuz 6 kişiden oluşuyor”
Road To Jazz Grubunun 6 kişiden oluştuğunu söyleyen Bayat, “Grubumuz 6 kişiden oluşuyor. Arkadaşlarımızın biri Ankaralı, biri Tunceli'li, üç arkadaşımızda Vanlıdır. Bu zamana kadar 9 konser verdik. Van'daki kurumlarla görüşüyoruz fakat istediğimiz desteği alamıyoruz. Kurumlardan beklentilerimiz kültür, sanat projelerini desteklemeleridir. Desteklerken bu işi profesyonel olarak yapmaları gerekir. Artık Van olarak biraz halayın ötesine geçmemiz gerekiyor. Halay tabii ki bizim kültürümüzdür. Bunu bir kenara atamayız. Fakat Van'da caz müziğininde olması gerektiğini düşünüyorum. Van'da ilk defa Road To Jazz Grubunu biz kurduk. Kurumların kuruluşların bize destek vermesini istiyoruz. Çünkü Van'da caz müziğin gelişmesi konusunda herkesin katkı sunması gerekiyor. Van türkülerini caz formunda seslendirerek, ilimizin müziğine ve tanıtımına katkı sunmak istiyoruz. Bu zamana kadar verdiğimiz bütün konserlere vatandaşlarımız çok büyük ilgi gösterdi” ifadelerini kullandı.
“Uluslararası festivallerde Van'ı müziğiyle temsil etmek istiyoruz”
Van'daki kurumların ve kuruluşların genelde kültürümüze, müziğe özelde caz müziğine destek vermesi gerektiğini belirten Bayat, “Kurumlarımız destek vermeleri halinde yöremizin müziğine bağlı kalarak, batının o gelişmiş müziğinden faydalanarak, ilgi çeken bir sentez oluşturduktan sonra şehrimizi uluslararası kültürel ve müzik festivallerinde temsil etmek istiyoruz. Birbirinden güzel ezgileri ve sözleri olan Van türkülerimizi dünyaya caz formunda dinleterek sevdirebiliriz. Bu anlamda bir şeyleri de başarmak istiyoruz. Turizm, kültür projelerimiz var, ama bunların hayata geçmesi için ilgi ve destek bekliyoruz” şeklinde konuştu.