Van'da başlayan, İstanbul-Ankara ve Amerika'da devam eden başarı hikâyesi Nezir Usta ve oğlu

Anılar, olaylar, dersler dolu pazartesi günü başlayacak, cumartesi günü son bulacak söyleşimizde Vanlıların geleneksel komşuluk, esnaflık, yardımlaşma, paylaşma kültürüne tanık olacaksınız.


Gazetemizin yazarı ve yazı işleri müdürü İkram Kali sordu Vanlı Prof. Dr. Cahit Çoruh yanıtladı.

Tarihin çeşitli dönemlerinde büyük acılar, yıkımlar, işgaller yaşayan Van, 1915'te Ruslar tarafından işgal edilir. Ruslarla işbirliği içinde olan Ermeni çeteleri isyan ederek Van'ı yakıp yıkar ve harabeye çevirir, 30 bin Vanlı Müslüman katledilir, on binlerce Vanlı ise canlarını kurtarmak için göç etmek zorunda kalır. Harabe görünümü alan Van, 2 Nisan 1918'de düşman işgalinden kurtularak yeniden özgürlüğüne kavuşur.

Kurtuluş sonrası yaralı Van şehrinin ve acılı bir avuç Vanlının çaresizlikler içinde yeniden hayata tutunma mücadelesi başlar. 1920-30'lu yıllarda Bağlar Mevkii denilen bugünkü yerde yeni Van şehrinin imar çalışmaları yoğunluk kazanır.
Devlet bu yıllarda elektrik ve motor ustası Nezir Çoruh'u yolun, elektriğin, suyun, lisenin daha birçok imkansızlığın yaşandığı Van'a gönderir. Nezir Çoruh'un ilk elektrik santralini kurma heyecanıyla başlayan Van hikâyesi İskele Caddesinde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmesiyle hüzünle noktalanır. Nezir Çoruh'un vefatıyla ailenin hikayesi hanımı Gülgüle Çoruh ve geride kalan 5 çocuğuyla birlikle farklı bir yöne evrilir.

Van'ın toplumsal hafızasına katkı sağlayacak bilgilerden oluşan Nezir Çoruh ve oğlu Prof. Dr. Cahit Çoruh'un hikâyesini konuştuk. Van-İstanbul-Ankara-Amerika arasında mücadeleler ve başarılarla dolu yaşam hikâyesini okurken farklı duygular yaşayacak, 80 yıl öncesinin Van şehrine yolculuk yapacaksınız.

Anılar, olaylar, dersler dolu pazartesi günü başlayacak, cumartesi günü son bulacak söyleşimizde Vanlıların geleneksel komşuluk, esnaflık, yardımlaşma, paylaşma kültürüne tanık olacaksınız.

Van'ın kent hafızasına kayıt dşecek söyleşiden bazı pasajlar :

"Hüsrevpaşa İlkokuluna gidip gelirken çocuklar her gün beni döverdi. Babama durumu anlattığım zaman beni evimize çok yakın olan İnönü ilkokuluna naklettirdi. ..."

"1914 doğumlu olan babam; makine ve elektrik makinistiydi. Van şehir merkezinin nüfusunun yaklaşık 10 bin yani bir mahalle kadar olduğu 1937 yılının temmuz ayında Nafa Müdürlüğü (Bayındırlık)'ne makinist olarak tayinle Van'a gelmiş. "

"Elektrik ihtiyacının artması ve şehrin daha fazla elektrikten yararlanması için belediyeye ait ikinci santral 1948 veya 1949 yılında, şimdiki Milli Egemenlik Parkı yanında yer alan Van Gölü Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (VEDAŞ) vezneleri yerinde kuruldu. "

"Babam vefat ettiğinde ben 10 yaşındaydım. Vefat ettiği akşamın sabahında annem beni erkenden uyandırıp babamın eve gelmediğini söyledi"

"Vefat sonrası ilk bayramda evimizin karşısında oturan komşularımız Ömer Selçuk ile Mahmut Doğan beyler ilk bayram ziyaretini bizim eve yaptılar. Hüzün ve mutlulukla karışık duygular yaşadık. Bizdeki bayramlaşmadan sonra bana evin reisi artık sensin, birlikte komşuları gezeceğiz dediler. Beni yanlarına alarak ve büyük bir insan gibi değer vererek komşularımızı bayram kutlaması için gezdik."

"Dükkânı ve önündeki yolu sulayıp süpürdükten sonra Erek Dağına bakarak güneşin doğmasını beklerdim"

"Kemal Kuroğlu biz beş kardeşe ve anneme yardım yanında sonradan yanımıza gelen dayımın ticari hayatının şekillenmesine de katkısı oldu"

"Şen Gençler Kulübünün futbol maçı vardı. Gidip maçı seyrettikten sonra hemen dükkana dönmüştüm"

"Van Belediyesi eski başkanlarından Tayyar Dabbağoğlu bile benim için müdürle görüşmüştü."

"İstanbul Üniversitesi'ndeki eğitimden ve mesleğimden çok memnun kaldım. "

"Maliye Bakanı Ferit Melen'e gidip Van'a gitmek istediğimi ama kadro olmadığını söyledim."

"Turgut Özal Genel Direktör Yardımcımızdı ve Turgut Özal'dan bir hayat dersi aldım."

"2 yıl Londra'da kaldıktan sonra doktora çalışmamı tamamlayıp döndüm"

"1979 Ekim ayında bir yıl kalmak üzere Amerika'ya gittim fakat uzatarak iki yıl kalarak 1981 sonunda döndüm."

"Profösör oldum"

"Ankara'da kurs dersi verirken aniden hastalandım. İstanbul'a Cerrah Paşa Hastane'sinde 1 ay kaldığım ve gittikçe kötüleştiğim halde bir tanı yapılamıyordu. "

"10 yaşından beri çalışıyorum dediğimde çok şaşıranlar oldu. "

"İnönü İlkokulu'ndayken öğretmen, eski müfettiş Dursun Uzel'in bizleri koro haline getirip Van Türkülerini söylettiğini hatırlıyorum."

"Resmi binalarda, eski Van evlerinde mimari estetik, kimlik vardı. Çevreyle uyumlu Halkevi, Tekel binası, Valilik, Belediye, Gümrük Müdürlüğü gibi sembol yapılar ve bir şekilde “kehrizlerin” korunup geleceğe taşınabilirdi. "

"Babam bana çok şey öğretti. Babamın arkadaşı gibiydim. "

"Mustafa Kemal Atatürk'ün vasiyetiyle kurulan doğduğum memleketimin üniversitesi olan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinden teklif gelirse ve deneyimlerim öğrencilere yararlı olacaksa onları motive etmek için paylaşmaktan zevk ve gurur duyarım."

"Vansesi'nin değerli okurlarına selam ve sevgilerimi iletiyorum."

Vansesi Özel Haber

Bakmadan Geçme