Van'da Doğu Türkistan'daki baskılar protesto edildi
Alperen Ocakları Van Şubesi üyeleri, Çin'in Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine uyguladığı baskıları kınadı.
Alperen Ocakları üyeleri, Çin'in Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine uyguladığı baskı ve zulümleri protesto etmek için cuma namazı sonrası Beşyol Meydanı'nda bir araya geldi.
“Doğu Türkistan kan ağlıyor” konulu basın açıklamasını Alperen Ocakları Van Şube Başkanı Muhammed Nur Kaya okudu. Türkiye'nin; engin tarihi, zengin devletleşme tecrübesiyle Batı Trakya'dan Doğu Türkistan'a, Kırım'dan Yemen'e uzanan Osmanlı kültür mirası dolayısıyla milyonlarca kilometrekarede nüfusu olan bir devlet olduğunu ifade eden Kaya, “Bu yüzyılın belki de en adice zulmü; öz hanemizde yani baba ocağımız olan Doğu Türkistan'da yapılmaktadır. Dünyanın en büyük açık hava hapishanesi haline getirilen Doğu Türkistan, Çin'in baskılarıyla sindirilmeye ve yok edilmeye çalışılmaktadır. Planlı asimilasyon ve soykırım politikalarıyla özlerinden koparılmaya çalışılan soydaşlarımız, katil Çin'in bu zulmüne göğüs gerebilmek için canlarını feda etmektedir. Fakat hiçbir kutsalı olmayan Çin, kardeşlerimizin en insani haklarını dahi kısıtlamakta ve insanca yaşama haysiyetlerini zorbalıkla ellerinden almaya kalkmaktadır” dedi.
“Doğu Türkistan'daki zulüm soykırıma döndü”
Doğu Türkistan diye bir toprak olduğunu ve bu topraklarda da Müslümanların yaşadığını dile getiren Doğu Türkistanlı Erşidin Erkin ise “Doğu Türkistan'daki zulüm soykırıma döndü. İnsanlar katlediliyorlar. Müslüman olmanın bedelini kanla ödüyoruz. 2008 yılında 35 milyon nüfusumuz, 2018 yılında 25 milyona düşmüştür. Bu 10 milyonluk nüfus nereye gitti? Biz Müslümanız. Damarlarımızda akan kan Müslümanların kanıdır. Müslüman, Müslümana sahip çıkmak demektir” şeklinde konuştu.
“Lütfen sesiz kalmayalım”
Çin nüfusunun ve silahlarının güçlü olduğunu belirten Erkin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çinliler bize her türlü zulmü yapıyor. Anne, babalarımız hapishanelerde ve çocuklarımıza sahip çıkacak kimse yok. Çocuklar da soğuk havada donarak ölüyorlar. Bizi ‘terörist' ilan ettiler. Sırf dinimizi, topraklarımızı ve namusumuzu koruduk diye mi terörist olduk? Lütfen sesiz kalmayalım.”
Gözyaşlarıyla basın açıklamasını dinleyen grup, Çin aleyhine atılan sloganların ardından dağıldı.