Var Mısın Özlemeye?
Ne kötüdür insanın aklıyla yüreği arasında çaresiz kalması. Ne kötüdür an kadar yakın, bir asır kadar uzak olması...
Evet can dostlarım bu gün sizler ile birlikte sevdalarda ki özlemleri konuşacağız. Nedir bu duygunun yürekçesi... Her sevda da var mıdır acısı?
Her gün yüzlerce hayal kurarız ve çoğu gerçek olmaz; ama bir gün öyle bir gerçek yaşarız ki, hiç bir hayale sığmaz. Her insanın içinde özlem duygusu vardır. Kimimiz geçmişi, kimimiz kalbimizdekini, kimimizde kalbinde olmayı hayal ettiği kişiye karşı hisseder bu duyguyu. Ama her defasında mesafeleri bahane ederiz bu duygunun yoğunluğunda. Peki, gerçekten öyle midir? Mesafeler midir özlemlere neden olan? İlla ki yanımızda, yakınımızda mı olmalı sevdalarımız, özlem çekmemek için... Soruyorum size? Mesafe dediğimiz şey nedir? Biz Yaradan'ı da görmeden sevmedik mi? Mesafesi olmayan özlenemez mi? Var mıdır bunlara cevabınız? Balıkların sevdasını bilir misiniz? Bir birlerine dokunamazlar ama sevgilerini hep yüreklerinde hissederler. Var mıdır peki aşk'lar da, yürekteki sevdalar da özlemek? Vardır elbet. Dokunamadığın birini özlüyorsan eğer, özlediğin kalbine dokunmuştur çoktan. Olmaz elbet özlemsiz sevda; aşk dediğinde buram buram özlem kokar. Biliyor musunuz; birini sevmek için nedeniniz yoksa özlemek için sebepleriniz yoksa onu yüreğinizle sevmişsinizdir. Sevdanın da cefası vardır, aşkında, özleminde. Can acır, yürek yanar. Bana göre aşk bir dava'ya benzer, özlem ise şahid'e. Sorarım size şahidiniz yoksa davayı kazanabilir misiniz? Ama biz varya biz her duyguda olduğu gibi bu duygunun da kolayını ve sahtesini yaşamak isteriz. En kolay yol budur çünkü. Emek vermeden elde etmek isteriz. Peki, farkında mısınız bu duygunun ağırlığının? Hakkını verebiliyor musunuz? Sorun bakalım içinizdeki size? Gözlerinizin gördüğünü, yüreğinizin gördüğüne değişiyorsanız, eyvallah, ama yüreğinizin gördüğünü, gözlerinizin gördüğüne değişiyorsanız eyvah, eyvah... Sakın unutmayın insan kaybettiğinde değil, kaybedecekleri kalmadığında biter. Dilediğiniz kadar kalabalıkta yaşayın, sol yanınız yalnızsa işte orada sıkıntı başlar. Eğer beceremiyorsanız sevmeyi, özlemekten haberdar değilseniz, o küçücük yürekle sevmek ne haddinize. O kadar yakınsın ki, seni ben sandım. Sana o kadar yakınım ki, beni sen sandın. Sen mi bensin, ben mi senim anlamadım diyebiliyor musunuz? Diyemiyorsanız bir kez daha sorgulayın sevdalarınızı, aşklarınızı. Ertelemeyin özlemlerinizi, yarınlarınızı, hayallerinizi, ertelemeyin karanlık akşamlardaki mutlu yarınlarınızı... Varsa gönlünüzde özlemini duyduğunuz sevdalarınız ertelemeden, bekletmeden söyleyin ona duygularınızı. Düşündünüz mü hiç ya ölüm sizden önce gelirse sizin ertelediğiniz yüreğe. O halde zaman kaybetmeden var mısın özlemi dile getirmeye, seni çok özledim demeye. Varsın elbet bunu söylemeye...
Sevgi dolu, özlem dolu aydınlık yarınlarınız olsun.