Yeni anayasa hayırlı olsun

Ülkemiz için çok önemli bir adım atıldı. Sistem tıkanmıştı. Açmak zorundaydık. Şükürler olsun ki aklı selim galip geldi. Bu önemli sorun çözüldü.

"Seni başkan etmeyeceğiz" diyerek, ülkeyi kaos ortamına sokmaya çalışan zavallı mahlukat şimdi nerede?

"Rejim sorunudur. Bu rejimi hiç kimse değiştiremez. Kanlarımız aksa da direneceğiz" sözlerini sarf eden “halk oylamasından çıkacak sonuç % 90 dahi olsa meşru görmeyiz” diyen muhalefet partisinin akıl tutulması içinde olan GENEL BAŞKANI ihanet kokan bir tavır içerisindedir.

Unutulmamalıdır ki; "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" söylemi, Cumhuriyetimizin temel ilkesidir.

Bu ilkeye karşı olmak Cumhuriyete karşı olmakla eş değerdir. Cumhuriyeti kuran partinin genel başkanı halkın iradesini tanımamakta ısrarlıdır. Milletin iradesine değer vermeyen bu akıl almaz yaklaşımının izahı mümkün değildir. Bu zihniyet yıllardır iktidara gelememiştir. Bu yüzden halk onlar için önemli değildir. Gayri meşru vesayet odaklarını kullanarak iktidara gelebilme yolunu seçtikleri için milletin eğemenliğini önemsememektedirler.

Vesayet umutlarını kaybetmişlerdir. Hırçınlık ve şaşkınlıkları bu yüzdendir. Ne Millet Meclisi çoğunluğunu ne de halk iradesini tanımayan bu şaşkın ördekler ellerinden gelse zor kullanarak mevcut gelişmeleri engellemeye çalışacaklardır.

Gözü dönmüşler düşman ülkelerini ülkemize müdahale etmeye davet edebilecek kadar da ihanet içindedirler. Allahtan güçleri yetmiyor. Güçleri yetmiyecektir de. Ne yaparlarsa yapsınlar bu Anayasa değişikliği mutlaka gerçekleşecektir.

FETÖ'nün avukatlğını yapan Kılıçdarloğlu'nun Adana mitinginde FETÖ'cü gazetecileri savunması CHP'lilerden önemli tepki almasına neden olmuştu. Gazetecilerin konuyla ilgili soruları üzerine "Ben ilkeli bir duruş sergiliyorum. Gazeteci ne yaparsa yapsın tutuklanmalarına karşıyım." sözlerini de hatırlayınız.

Oysa o gazeteciler, GAZETECİ kimliğini kullanarak teröristlere silah taşımaktan yakalanarak tutuklanmışlardır.

Gazeteci kimliği ile uyuşturucu taşırken yakalanarak tutuklanmışlardır.

Gazeteci kimlikleri ile ülkenin gizli sırlarını düşmanlarımıza ifşa ederken tutuklanmışlardır.

Gazeteci kimlikleri ile FETÖ terör örgütünün 15 temmuz ihanetinin içinde yer alırken tutuklanmışlardır.

Bu alçak vatan hainleri gazetecilerin, gazeteci kimlikleri var diye dilediği her pisliği yapmalarına izin mi verilseydi. Bu nasıl bir mantıktır. Dünyanın hiçbir ülkesinde emsali olmayan bir yaklaşım içinde olan bu FETÖ savunucusu insanların gözlerinin içine baka baka bu kadar sahte bir algı operasyonu yapmaya çalışan bu militan mutlaka bedel ödemelidir.

Anayasa değişikliğine ilişkin iki siyasi partimizin anlaşmaya varmalarının ardından istanbul'da iki ayrı bombalı saldırı düzenlenmiştir. Saldırılarda şu an itibariyle 44 şehidimiz vardır… 155 yaralının 14'ü yoğun bakımdadır. BU TERÖR SALDIRISI BİR TESADÜF OLABİLİR Mİ?

Elbette değildir. Bu bir kaos ortamı yaratma girişimidir. Bu milli duruşumuza, istikrarımıza vurulmak istenen bir darbedir. Bu planlı ve programlı bir organizasyondur. Bu ABD'nin ve Avrupalı Haçlı şeytanların içimizdeki uşaklarına, köpeklerine yaptırdıkları bir eylemdir.

Şehitlerimize Allahtan rahmet yaralılarımıza acil şifalar dilerken bu alçaklığı yapanları nefretle ve şiddetle kınıyorum.

Bizim bizden başka dostumuz yok. Ülkemize canımız feda. Bu alçak namussuzlar bizi korkutamayacaklar. Dim dik ayaktayız, korkmuyoruz. Onlar bizden korksun.

Ülkemizde birlik ve beraberliğimizi her zamankinden daha güçlü bir hale getirmek zorundayız.

BİZ TÜRKİYEYİZ…

Seksen milyon, yürekten birbirimize bağlıyız.

Korkmuyoruz.

BUGÜN yastayız…

YARIN TEPELERİNE BİNMEYE DEVAM EDECEĞİZ. …

KÖKLERİNİ KURUTUNCAYA KADAR…

Saygılarımla…