Yeni bir sayfada başlar hayat
Zaman her geçengün bizi yaşamın çok sesli korosundan adım adım uzaklaştırır.
Zaman her geçengün bizi yaşamın çok sesli korosundan adım adım uzaklaştırır.
Bir başına kalmanın burukluğuna doğru sürükler. Birlikteliğin coşkusunu zamanın tüm zerresine yayarak geçmişle şimdiki zaman arasında bir köprü kurmaya başlarız.
Yaşamanın bir eylem, devinim olduğunu kendimizle baş başa kaldığımızda daha iyi anlarız.
Sevgiyi yaşamımızın merkezine alırız. Yağmur sonrası bir toprağın kokusunu sadece bir doğa olayı gibi görmez orada bir gizem,bir lezzet ararız. Yaşamda var olan her şeye, doğan güne, yeniden sevdalanarak güne başlarız.
Artık yaşamdaki her zerrenin doyumunu ve özündeki gizemi farklı bir bakış açısıyla kavramaya başlar, sevginin kesiştiği her eylemi sevdiklerimize yüreğimizden süzerek sunarız.
Tohumun filiz sürmesini fark eder, bir bebeğin gülüşünde yakalarız sevinci.
Bir kahve kokusunda gideriz yıllar öncesine. Iskalanmaması gereken bu anlardır bize dostluk kapılarını açan ve kırk yıl hatırı var hadisesinin baş kahramanıdır. Tadından daha çekicidir kokusu; dostluk gibidir.
Eğer yaşama sevdalı biriysekve sevgiden, dostluktan yana çarpıyorsa yüreğimiz yaşamı sürmanşetlerde değil satır aralarında yakalarız.
Doyumsuz sular gibi dostlukları ve sevgiyi içeriz. İçtikçe susarız, susadıkça severiz, sevdikçe de çoğalırız.
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ